Kaan Özkan, bir yılı aşkın süredir Tahsin Yücel’le gerçekleştirdiği bu söyleşide Yücel’in bir yapıt gibi kurduğu yaşamından ve yazarlık serüveninden çeşitli kesitleri sunuyor. Bir yapıta nasıl yaklaşmamız gerektiğinden yazma serüvenine, dil devriminden güncel politikaya, söylem biçimlerine ve ‘salaklık’a ilişkin yüzlerce soruyu yanıtlayan Yücel bu kitapta her türlü yerleşik yargıyı sorguluyor. ‘Arada bir diyelim ki bir kuyrukta sıra beklerken, daha doğrusu tam sıra bana gelince insanlar ‘sende nereden çıktın beyim?’ diye sıranın dışına atmaya çalışırlar beni. Onlara başkaları da katılır. Şaşırıp kalırım. Bu yüzden kuyruğa girmeyi hiç sevmem. Görünmez niteliğimden midir nedir, benim gençliğim de, yaşlılığım da hep kuşkulu olmuştur…’ diyerek kitaba da adını veren görünmezliğinin gülümseten öyküsünü anlıtıyor.