Çağdaş Rus edebiyatında çok önemli bir yeri bulunan Viktor PELEVİN’in SSCB’nin çöküş yılları üzerine inşa ettiği bu romanı ne yazık ki eğer benim gibi SSCB’nin yıkılışına tanık olmamışsanız size sıkıcı gelebilir. Özellikle eski solcuların reklamcı olduğu bir ülkede Romanın ana karakteri Tatarskinin reklamcılık maceraları ve Pelevin’in birçok Batılı ürün markasını insana gına getirecek kadar romanında tekrarlayıp durması da diğer bir olumsuz durum. Ama Rus insanının dünyaya bakışının sosyo-ekonomik temellerini arıyorsanız bulunmaz bir kaynak. Zaten kitabın genelinde de bu havayı hissediyorsunuz. Yazar Rusların nasıl olup da aynı anda bu kadar romantik ve bu kadar gaddar olabildiklerine yanıtlar arar gibi. Viktor PELEVİN büyük bir üstad. Yazısına ve sanatının gücüne diyecek sözümüz yok ama Homo Zapiens ister istemez kısıtlı sayıda insana hitap eden, zaman zaman sıkıcı ve sonuçta Türk okuruna fazla hitap etmeyen bir roman. Ben okudum beğenmedim. Kabahat elbette ben fakirin cahilliğinde ve bi idraklığındadır. Umarım siz okuduğunuzda beğenirsiniz.