Telif Bildirimi ve Kitap Kaldırma İstekleri İçin
Dune: Makinelerin Seferi

Kategori: Edebiyat Yazar: Brian Herbert Yayınevi: Kabalcı Yayınları

Dune: Makinelerin Seferi

  • çevirmen: Zeliha İyidoğan Babayiğit
  • Yayın Tarihi: 12.08.2005
  • Orijinal Adi: Dune The Machine Crusade
  • ISBN: 9789759970185
  • Dil: TÜRKÇE
  • Sayfa Sayısı: 850
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
  • Boyut: 10.5 x 17.5 cm
Tanıtım Bülteni
İnsanoğlunun yıldız sistemlerine yayılan Eski İmparatorluğunu yıkan bir avuç hırslı insan kendi hırslarının kurbanı olur ve bilgisayar ebedizihin Omnius yönetimi ele geçirerek bin yıl sürecek olan makinelerin egemenliğini başlatır... İnsanoğlu bu kez en kurnaz ve en güçlü düşmanıyla, yapay zekâ sahibi düşünen makinelerle savaşa başlamıştır ... Zamanın okyanusunun ve yanılabilir belleklerin içinde gerçek kahramanlar başkalaşım geçirerek arketiplere dönüşür; savaşlar gerçekte olduklarından çok daha önemli bir hale gelir. Efsanelerin ve gerçeklerin uzlaşmasıysa zordur. Ama bilin ki Cihat günlerinde bir adam, İblis Ginjo sonu bir türlü gelmeyen savaşı her şeye rağmen sürdürmekte kararlıdır ... Oğlunun adına başlatılan savaşın ve insanların en sonunda özgür olmasına yönelik tutkusunun dışında Serena Butler’ın kalbinde hiçbir şey kalmamıştır ... Arrakis’in çöllerinde yaşayan Solucansüvari Selim, Şeyh Hulud’un hazinesini, baharat denilen o muhteşem maddeyi dış-dünyalıların yağmalanmasını engellemek ve bozulan Zensünni halkını doğruya yöneltmek için elinden gelen her şeyi yapmakta ... Uzun savaşın içinde düşünmeyi sürdüren, asla yorulmayan ve asla unutmayan ebedizihin Omnius mantık ve verimlilik için insanoğlunu evrenden silme hesapları içindedir ... Önündeki upuzun yılların hesabını yapamayan Vorian Atreides ise ulaştığı özgür yaşamın tüm keyfini sürerek gezinip makinelerle savaşırken, küçük ve önemsiz bir okyanus dünyasında aşk ve sadakat kavramına rastlayacaktır ... Frank Herbert’ın klasik Dune dizisinde anlatılan olayların bin yıl öncesine, Dune evreninin geçmişine, insanlar ve düşünen makineler arasında yapılan o korkunç savaş günlerine, efsanelerin en başına uzanıyoruz ... Butleryan Cihadı tüm yıkıcılığıyla sürmekte ... Gelin ve aramıza katılın ... Bildiğiniz her şeyi yeniden öğreneceksiniz ... Gelecek, geçmiş ve şu an iç içe geçip sarmalanmıştır, zaman içindeki herhangi bir noktayı oluşturan örgü budur.
Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Dune: Makinelerin Seferi PDF 35.28 MB İndir
Dune: Makinelerin Seferi EPUB 39.43 MB İndir
Dune: Makinelerin Seferi MOBI 31.13 MB İndir
Dune: Makinelerin Seferi ODF 33.20 MB İndir
Dune: Makinelerin Seferi DJVU 41.50 MB İndir
Dune: Makinelerin Seferi RAR 26.98 MB İndir
Dune: Makinelerin Seferi ZIP 24.90 MB İndir

Sponsorlu Kitaplar

Satıcı Kitap Adı Bağlantı
BKM Kitap Sessizlik Artık Sensizlik Satın Al
Kitapyurdu Yüreğin Yorgunluk Görmesin Satın Al

Benzer Kitaplar




Kitap Yorumları - (5 Yorum)


Cihat’ın başlamasından 20 yıl sonra, eski bir köle-efendi olan İblis Ginjo’nun politik oyunları birçok masum insanın ölümüne sebep oldu. Makineler için casusluk yaptığını düşündüğü politik düşmanlarını, kurulmasına önayak olduğu Cihat Polisi “Cipol” yardımıyla ortadan kaldırdı ve Yüce Patrik ünvanını kullanarak Cihat’ın devam etmesinde Serena Butler’a yardımcı oldu. Serena, oğlunu kaybettikten sonra bütün enerjisini makinelerin ortadan kaldırılması için kullandı ama yetkilerinin, politik gücünün İblis Ginjo tarafından yavaş yavaş ortadan kaldırıldığını göremedi. İblis, cogitor denen kadim beyinlerden birini kendi amaçları için kullandı ve elindeki güç büyüdü. Devlet içinde devlet oldu adeta.
Agamemnon, Dünya’nın atomiklerle bombalanmasıyla birlikte spermlerinden oldu ve tek oğlunun ihanetiyle yıkıldı. Saçma değil mi? Teknolojinin deli geliştiği bir evrende spermlerin kopyalanıp onlarca gezegende saklanmamış olması garip.
Milyonlarca insan öldü, milyonlarca makine yok oldu, savaş devam ediyor. Savaş alanı çok geniş, cephe savaşlarında kazanılan zaferlerin anlamı yok. Makineler çok daha çabuk çoğalabiliyor, insanlarda durum biraz daha sıkıntılı. Anne yetiştirecek de, o ellere yollayacak da… Tleilaxular kayıp uzuvların, organların yerine yenilerini üretebiliyor olsalar da -ki sonradan öğreneceğimiz üzere mevzu öyle değilmiş, pis işler dönüyormuş bu olayda- can kayıpları arttıkça birliğin köleler üzerindeki baskısı artıyor, Zensünnilerin Arrakis’e gitmesine yol açılacak. Başarısızlık, haksız uygulamaları beraberinde getiriyor, günümüzde olduğu gibi.
Ginazlı paralı askerlerin ortaya çıkışından da bahsedeyim, bu arkadaşlar kadim teknikleri modern yöntemlerle geliştirerek bir yakın dövüş sınıfı oluşturuyor. Orijinal seriden bildiğimiz Duncan Idaho, Ginaz kılıçustalarının yetiştirdiği süper bir adam mesela. Bu kitapta Zon Noret ve evladı Jool Noret’le tanışıyoruz, baba katlinin mitini robotla insan arasında görüyoruz. Asıl evlat Jool, Chinox adlı antrenman robotunun zorluğunu en üst seviyede bırakınca babasının robot tarafından öldürülmesine yol açar. Bu robot, eğitimin en önemli adımlarından biridir ve bizzat Zon Noret tarafından tekrar programlanmıştır. Yaratıcısını öldürürken doğasına uyar, hiçbir duygu belirtisi göstermez, gösterecek bir mevzusu yoktur zaten. Evlat Jool, acısıyla çok iyi bir iş becerir ve Ginaz’ın görüp göreceği en büyük savaşçı olur, zorla kabul ettiği öğrencilerine pek faydası dokunmasa da yeteneğiyle herkesin hocası haline gelir. Yenemeyeceği kimse yoktur, yaşam dışında. Dev bir tsunami kendisini yeryüzünden siler, efsaneler arasına karıştırır. Gereksiz bir yan karakter gibi gözükse de bu kılıçustaları meselesinin anlatılmasında kilit rollerden birine sahiptir.
Solucansüvarisi Selim… Arrakis’in has adamı, yamağı Cafer’le birlikte haksızlıklara karşı koyarken köle isyanıyla birlikte Arrakis’e gelen Zensünnilerle bir olup ilk fremenlerin temel taşı olacak. Fremenler de bu kitapla birlikte ortaya çıkmış oluyor böylece. Baharat hasadını bitirmek için yaptıkları saldırılar daha büyük boyutlara ulaşacak, böylece Arrakis’le ilgili büyük planları olan Lonca’nın da başına bela olacaklar. İsmail burada çok önemli. Tio Holtzman adlı mucidimiz, teknolojik ürünlerin yapımında büyük köle gruplarını çalıştırarak robotlara ve simeklere karşı yürütülen savaşa büyük katkı sağlarken kölelerin ayaklanma ihtimallerini, daha doğrusu işin çarpık ahlakını görmezden geliyor. İsmail’in eşi ve çocuklarının ölümüyle birlikte isyan fikri giderek yayılıyor ve bum! Holtzman kalkanı ve lazer silahının etkileşimiyle ortaya çıkan atomik patlamada gezegenin yarısı falan havaya uçuyor, İsmail ve tayfası da yürüttükleri gemiyle birlikte Arrakis’e gidiyor. İyi bir amaç uğruna yapılan kötülük de cezasız kalmıyor.
“Esirlere göre Poritrinli köle sahipleri de makineler de iblisti – yalnızca farklı türlerde.” (s. 85)
Erasmus, ilk mentat olan Gilbertus Albans’ı yetiştiriyor, insanları anlamak için büyük bir şans ama özellikle yaratıcılık hakkında hiçbir şey bilmediği ve bilemeyeceği için robotların sonu gelecek, bu en başından belli. Zaman meselesi.
Norma bağımsızlığını kazanıyor, Aurelius Venport’un ölümüyle birlikte yalnız kalıyor ve uzay-bükücülerin üretilmesi konusunda baharatın yardımıyla yeni bir başlangıç yapıyor. Tüm uzayı beyne sıkıştırmak için baharat şart, böylece büyük bir ticaret ağı da ortaya çıkmış oluyor.
Agamemnon cogitorları yok etmeye and içmiş bir halde yeni gezegenler fethediyor, büyük fedakarlıklarla durdurulabiliyor. Tek bir gezegene sıkışmış halde sonunun gelmesini bekleyecek, yapacak fazla bir şeyi kalmadı.
850 sayfa, bir sene önce okudum ve çok az ayrıntı verebildim ama durum budur, Dune muhteşem bir sagadır.


Seriyi tamamlamak için çok ideal bir fiyat. kaçırmamak lazım.


Dune serisi efsanem.Şimdi oğlu sürdürüyor sagayı.Fiyatı görür görmez satın aldım.Mükemmel baskı ve ciltleme bu sayfa sayısına göre…


İndirimden çok uygun bir fiyata aldım. Serinin diğer iki kitabını da tamamlayarak okuyacağım.


Efsane serinin, şahane kitabını çok çok uygun bir fiyata aldım. Teşekkürler kitapyurdu…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*