Kendimizi ve yaşamı anlamlandırma ve kavramlaştırma biçimimizin tüketim kültürüyle şekillendirildiği günümüz kapitalist sisteminde,gündelik hayatın bireysel ve toplumsal pratiklerini yeniden düşünmek,özne olma durumuna ilişkin bir kapı aralamaktadır bize.Gündelik hayat,bireye özgü ama aynı zamanda başkalarınınkinden farksız bir değerler dizgesi içerir.Kitapta yer alan çalışmaların tamamı,tüketim kültürüyle kuşatılmış bireyin direniş noktaları oluşturma ihtimaline dair ortak bir umudu paylaşmaktadır.Tahakküm altına alınmış toplumsal hayatla,bireysel direniş pratiklerinin karşı karşıya geldiği gündelik hayat,bir mücadele alanı olarak çalışmanın merkezinde yer almaktadır.Toplumsal hayat,gündelik hayatın ekonomik,politik,kültürel ve ideolojik örgütlenmesinden ayrı bir yerde değildir,topyekün gündelik hayatın bir parçasıdır.Gündelik hayatın kavranabilmesi,seçimler/dayatılanlar,özgürlükler/esaretler,arzular/doyumsuzluklar vb. gibi karşıtlıkların sorgulanmasını gerektirir.Bu çalışma yukarıda çizilen perspektiften hareketle,gündelik hayatın farklı alanlarını sorgulayan,değerlendiren birbirinden bağımsız yazılardan oluşmaktadır.
Kitap Yorumları - (0 Yorum)