İşte Türkiye İnsanlarıyla, Sosyal Değişimiyle, Yöre Yöre
Yayın Tarihi: 31.10.2006
ISBN:
Dil: TÜRKÇE
Sayfa Sayısı: 368
Cilt Tipi: Karton Kapak
Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
Boyut: 13.5 x 19.5 cm
Tanıtım Bülteni
Bir Türkiye panoraması bu kitap.. Bir Türkiye mozaiği.. Türkiye’nin 32 ilinde 1970’lerde Nail Güreli’nin gazeteci olarak yaptığı röportajlar. Bu illerin çoğunda 2000’li yıllarda yine Nail Güreli’nin röportajları ve izlenimleri.. Türkiye’deki sosyal değişimi sergileyen yazılar.. Van’da daha elektrik yokken 1950’lerde buzdolabı çamaşır makinesini getiren girişimci.. Mardin’de ilk kuaförü açan kadın...1958’de İstanbul’dan Muş’a ilk gelinin törenle gelişi..Aşiret düğünleri, türküleri, yemekleri atasözleri, kent kent ünlüleriyle.. İnsanların neşeleriyle, dertleriyle.. Ve sosyal değişimiyle.. İşte Türkiye!
Nail Güreli’nin ‘İşte Türkiye’si, genelde Batı’dan Doğu’ya yapılan gezi seyirlerinin aksine geziye, Türkiye’nin Doğu’sundan başlayan bir kitap. Güreli, 1970’lerin son yıllarında değişik bölgelerinden Türkiye’nin otuz üç ilini dolaşmıştı. Kitap, ‘Doğu’, ‘Güney’, ‘Batı’, ‘Ege’ ve ‘Marmara-Trakya’ başlığını taşıyan beş bölümden oluşuyor. Her gezi kitabının, seyahatnamenin olduğu gibi, Güreli’nin bu kitabının da başlıca çerçevesi gezilip görülen yerler. Fakat kitap, bu turistik çerçevesinin dışında, gezilip görülen yerlerin folkloru, yemek kültürü ve en çok da tarihine odaklanan bir çalışma. Yani insan merkezli bu gezi kitabının sosyolojik kaygılarının daha merkezde olduğunu söyleyebiliriz.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Nail Güreli’nin ‘İşte Türkiye’si, genelde Batı’dan Doğu’ya yapılan gezi seyirlerinin aksine geziye, Türkiye’nin Doğu’sundan başlayan bir kitap. Güreli, 1970’lerin son yıllarında değişik bölgelerinden Türkiye’nin otuz üç ilini dolaşmıştı. Kitap, ‘Doğu’, ‘Güney’, ‘Batı’, ‘Ege’ ve ‘Marmara-Trakya’ başlığını taşıyan beş bölümden oluşuyor. Her gezi kitabının, seyahatnamenin olduğu gibi, Güreli’nin bu kitabının da başlıca çerçevesi gezilip görülen yerler. Fakat kitap, bu turistik çerçevesinin dışında, gezilip görülen yerlerin folkloru, yemek kültürü ve en çok da tarihine odaklanan bir çalışma. Yani insan merkezli bu gezi kitabının sosyolojik kaygılarının daha merkezde olduğunu söyleyebiliriz.