Cumhuriyet ailesi ise kadına Atatürk tarafından birçok hakkın verildiği bir dönemde başlamaktadır. Ancak geçen yıllar içerisinde evinden, yuvasından ve yavrusundan hürriyet verme, haklar tanıma, çağdaşlaştırma adına koparılan kadın birçok problem yumağı içerisinde çırpınmakta ve kendisine bir çıkış yolu aramaktadır.Kadına yaşatılan bu problemler, dolayısıyla aileyi ve milleti de perişan etmektedir. Ekonomik hayat içerisinde bin bir sıkıntıyla yer almaya çalışan kadından anneliği ve eşliği terk etmesi istenmektedir. Hayatı Cahiliye cinayetleriyle sonlandırılmaya çalışılmakta bunu yapanlar ise töre cinayeti adı vererek Türk milletinin törelerini suçlu görmelerini sağlamak niyetindedirler.Avrupa birliğine girme adına ailelerimiz anlaşmalı ticari şirketlere dönüştürülmeye çalışılmaktadır. Kadına, kız çocuğuna ve anneye gösterilen saygı ve hürmet ortadan kaldırılmaya kadın-erkek eşitliği adına kadına karşı şiddet, vefasızlık, sadakatsizlik, güvensizlik ve hoş görüsüzlük sergilenmektedir. Medyada kadının asli görevi olan annelik ve bir Türk kadının sahip olduğu değerler adeta hor görülmekte, kendisine, ailesine, milletine, vatanına, inançlarına karşı hiçbir sorumluluğu olmayan kendi zevkleri, arzuları, istekleri, hürriyeti uğruna gününü gün eden bir kadın imajı oluşturulmaya çalışılmaktadır. Bunu yapanlar çok iyi biliyorlar ki bir milleti ve bir aileyi yok etmenin yolu kadını kendi değerlerinden uzaklaştırmak mümkün olacaktır.
Türk kadını ilk çağlardan itibaren erkeklerinin yanında ve onlarla birlikte değerlendirilmelidir. Orta Asya ilk Türk Devletlerine baktığımız zaman hükümdarın eşi “Hatun’un” devlet yönetiminde bir etkisi olduğu görülmektedir. yani Türk kültüründe kadınlar bir süs eşyası değil bizzat kültürün parçasıdır. işte kitap bunun üzerine yazılmıştır. Yazar çağdaş toplumların gereği olan kadın-erkek eşitliğinin Türk kültürünün temelinde olduğunu göstermektedir. okumanızı tavsiye ediyorum…
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Türk kadını ilk çağlardan itibaren erkeklerinin yanında ve onlarla birlikte değerlendirilmelidir. Orta Asya ilk Türk Devletlerine baktığımız zaman hükümdarın eşi “Hatun’un” devlet yönetiminde bir etkisi olduğu görülmektedir. yani Türk kültüründe kadınlar bir süs eşyası değil bizzat kültürün parçasıdır. işte kitap bunun üzerine yazılmıştır. Yazar çağdaş toplumların gereği olan kadın-erkek eşitliğinin Türk kültürünün temelinde olduğunu göstermektedir. okumanızı tavsiye ediyorum…