Thomas Pynchon, yalnızca yazdıklarıyla değil, münzevi yaşam tarzıyla da yirminci yüzyılın en büyük edebiyat figürlerinden. Paranoya, ırkçılık, kolonyalizm, komplo teorileri, eşzamanlılık ve entropi gibi çeşitli konularda verdiği postmodernist eserlerle edebiyat tarihini değiştirmekle kalmayıp kendinden sonra gelen yazarları da derinden etkileyen Pynchon’ın en kısa romanı olan 49 Numaralı Parçanın Nidası da yazarın külliyatının en önemli eserlerinden biri.Kocası Mucho’yla beraber yaşayan Oedipa Maas, eski erkek arkadaşı Pierce Inverarity’nin öldüğünü ve kendisini vasisi olarak atadığını açıklayan bir mektup alır. Vasiyeti yerine getirmeye karar veren Oedipa, San Narciso’ya yola çıkar ve sıradan bir macera olarak başlayan yolculuk, zaman geçtikçe Amerika tarihinin en büyük komplolarından birine dönüşmeye başlar.49 Numaralı Parçanın Nidası, tersyüz edilmiş bir dedektif hikâyesi olduğu kadar hayalle gerçekçiliğin iç içe geçtiği, kültürel kaosu ve iletişim sorunlarını merkezine alan, dolambaçlı bir hiciv şaheseri.
Dil oyunları Pynchon’un dünyasının önemli bir kısmını oluşturuyor. Yazarın münzevi yaşamı ve hakkında anlatılanlar dolayısıyla okumak istemiştim, ancak kendimi içine veremedim.
Hayatımdan 1 gün çalan kitap. Kitapta o kadar çok özel isim kullanılmış ki yer kişi mekan vs. Akılda kalmıyor doğru düzgün. Olaylar o kadar ağır ve kopuk anlatılmış ki bir paragrafta bir yerde olan şahıs diğer paragrafta başka yerde ne ara oraya gitti anlaşılmıyor.. kitabı kitaplığıma bile koymam sonunda ne olacak diye okudum o kadar sayfa sonuç hiçbir yere varmayan bomboş bir handikap. Zamanınız bol ve işsizseniz okuyun.. bir şey katacağına inanmıyorum yalnız.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Postmodern tarzda yazılmış bir eser ve bir nebze de zorlayıcı haliyle. Sakin kafayla okunmalı.
Amerikan edebiyatından post modern bir roman. Okuması, anlaşılması zor ve Ulysses ile kıyaslandığı söylenmekte.
Postmodern bir roman. Ulysses ile kıyaslandığı için aldım.
Dil oyunları Pynchon’un dünyasının önemli bir kısmını oluşturuyor. Yazarın münzevi yaşamı ve hakkında anlatılanlar dolayısıyla okumak istemiştim, ancak kendimi içine veremedim.
Hayatımdan 1 gün çalan kitap. Kitapta o kadar çok özel isim kullanılmış ki yer kişi mekan vs. Akılda kalmıyor doğru düzgün. Olaylar o kadar ağır ve kopuk anlatılmış ki bir paragrafta bir yerde olan şahıs diğer paragrafta başka yerde ne ara oraya gitti anlaşılmıyor.. kitabı kitaplığıma bile koymam sonunda ne olacak diye okudum o kadar sayfa sonuç hiçbir yere varmayan bomboş bir handikap. Zamanınız bol ve işsizseniz okuyun.. bir şey katacağına inanmıyorum yalnız.