Çalışmamızın ana konusu, Muhyiddin b. Arabî, görüşleri ve bunlara dair tartışmalardır. İslâm düşünce tarihinde önemli bir yeri olan İbn-i Arabî’nin imalı, kasten örtük ve dolambaçlı bir üslubu ve özellikle tasavvuf çevrelerinde takva abidesi olmak gibi bir imajı vardır.İbn-i Arabî, esasen bir sûfî-filozoftur. Hal böyleyken onunla ilgili bugüne kadarki tartışmalar genelde sırf dinsel bir perspektifle yapılmış ve teolojisine ilişkin felsefi analizler ise hemen hemen hiç yapılmamıştır. Oysa onun teosofik öğretisinde temel hedef, kozmik varlığı bir sıradüzeni içinde yorumlamak yani gerçek anlamda bir felsefe yapmaktır. İbn-i Arabî’nin, kelâmın hemen her alanına ilişkin bir kanaati, bu bağlamda kendi dönemine kadar yapılmış değerlendirmelere dair olumlu- olumsuz bir önerisi olmuştur. O, sisteminin bütününde dinî nasları ve terminolojiyi olabildiğince kullanarak ona bir tür kutsallık halesi kazandırmayı ve böylece eleştiri oklarına hedef olmaktan korunmayı planlamıştır.İbn-i Arabî’ye yöneltilen eleştirilerin en önemli handikabı, bunların tasavvuf eleştirisi olarak algılanmasıdır. Tasavvuf eleştirisi ise, İslâm dünyasında manevî hayatın eleştirisi gibi anlaşılma korkusuyla genellikle ihmal edilmiştir. Zira takva alemine -bigayrı hak- tekel koyan sûfîler, manipülasyonlarla İslâm toplumunun kendi mensupları dışında kalan diğer aktörlerine hiç de etik ve vicdânî davranma gereği duymamışlardır.Bu anlamda biz gerek kendi eserleri ve gerekse onun leh ve aleyhinde yazılmış çeşitli çalışmalar üzerinden yaptığımız detaylı okumalarımızla onun bu görüşlerini incelemeye, arka planını ve esasen ne anlama geldiğini yorumlamaya çalıştık. Bunu yaparken de leh veya aleyhinde olmak gibi bir ikilem içinde olmadık.
Yazar daha çok karşı görüşte birisi olarak yazmış, elinden geldiğince tarafsız yazmaya çalışsa da başaramamış, zaten öyle bir iddiası da yok. Kişisel fikrim doğu entelektüeli bu tarafsız olma işini beceremiyor, duygusalız nede olsa. İtiraf ederim ki Bende bir kitap yazacak olsam Şeyhül Ekbere toz kondurmazdım. Bundan ayrı olarak emek verilerek hazırlanmış bir kitap. Bilmediğim şeylerde varmış dedirtiyor. Allah razı olsun verilen emeğe. Dipnotlar ve kaynak bile dolu dolu.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
ibni arabiyi dirilis ertugrulda tanidim ve cok güzel bir kisilik olduguna kanaat getirdim
Bir kafamızda bir de gerçekte yaşamış ibni Arabi var. Gerçeğini öğrenmek isteyenler için bu kitap yok gösteriyor.
Yazar daha çok karşı görüşte birisi olarak yazmış, elinden geldiğince tarafsız yazmaya çalışsa da başaramamış, zaten öyle bir iddiası da yok. Kişisel fikrim doğu entelektüeli bu tarafsız olma işini beceremiyor, duygusalız nede olsa. İtiraf ederim ki Bende bir kitap yazacak olsam Şeyhül Ekbere toz kondurmazdım. Bundan ayrı olarak emek verilerek hazırlanmış bir kitap. Bilmediğim şeylerde varmış dedirtiyor. Allah razı olsun verilen emeğe. Dipnotlar ve kaynak bile dolu dolu.