Hırvat asıllı Fransız ajan Francis Servain Mirkovi´c, Fransız İstihbarat Servisi’ne bağlı görev yaptığı, kendi deyimiyle “Mıntıka”sı olan Akdeniz havzasında dehşet ve şiddet dolu ilişki ağları içinde geçirilen yılların ardından depresyona ve alkolizme eğilimli orta yaşlı bir adamdır artık. Son beş yıldır da kendisini, resmî görevinin sağladığı imkânlardan yararlanarak Mıntıka’sındaki siyasi ve askerî cinayetlere ve katliamlara dair gizli kalmış belgeleri toplamaya kaptırmıştır. Mirkovi´c, belgeleri Vatikan’daki “ebediyet uzmanlarına” teslim etmek ve sonra da yeni sahte kimliği ve geçmişini bilmeyen sevgilisiyle yeni bir hayata başlamak niyetindedir. Ancak Milano-Roma arasında, “dünyanın sonuna” doğru uzanan bu tren yolu boyunca, “ölülerle dolu valizdeki” hikâyeler, göçler ve savaşlarla sarılmış aile tarihi, kendi savaş travması ve karanlık geçmişi zihnine musallat olur.Yazar, “Akdeniz’in en parlak, en güzel imparatorluğu” dediği Osmanlı’nın son dönemine dair hikâyelerinden İstanbul tasvirlerine, İstanbul’un fethinden Çanakkale Savaşı’na, Osmanlı Yahudilerinin kaderinden Akdeniz sahillerindeki tatil köylerine kadar anlatılarıyla da Türkiye tarihine ve coğrafyasına özel bir önem atfediyor.“Çağdaş bir destan yaratmaya çalıştım,” diyen Goncourt ödüllü yazar Mathias Enard’ın “edebî bir şok” olarak tanımlanan bu tek cümlelik “büyük romanı”, tıpkı sık sık andığı İlyada destanı gibi, olağanüstü ritmi, dehşet dolu olanı inceltmeyi ve görkemli kılmayı başaran özgün üslubuyla çağdaş edebiyatın en yetkin ve başarılı örneklerinden biri olarak zihinlerimizde ve raflarımızdaki yerini alacak.
Hırvat asıllı Fransız ajanın gözünden savaşın korkunç yüzü… Aralarda çok fazla konuya değinilmiş olması ilgi dağıtıcı olmuş bu da kitabın zor okunmasına neden oluyor.
Ajan Mirkovic’in kendi tarihiyle yüzleşmesi, arınması, özünde Batı’nın yakın tarihine ağır göndermelerin olduğu bir kitap Mıntıka. Yazar’in bilgi birikimi mükemmel kesinlikle ama okuması oldukça zor bir kitap. Uzun paragraflar, bilinç akışı ile süslenmiş cümleler, çok katmanlı yapısıyla oldukça zorlandım. Sabırla okumak lazım kesinlikle. Zorlu okumaları sevenlere önerimdir. Okuyunuz efendim…
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Hırvat asıllı Fransız ajanın gözünden savaşın korkunç yüzü… Aralarda çok fazla konuya değinilmiş olması ilgi dağıtıcı olmuş bu da kitabın zor okunmasına neden oluyor.
Keyif vermeyen değişik bir tarzda yazıp çıkıntılık yapmaya çalışmış yazar. Okurken çözmeye çalışayım, işim gücüm yok diyorsanız, buyrun.
Ajan Mirkovic’in kendi tarihiyle yüzleşmesi, arınması, özünde Batı’nın yakın tarihine ağır göndermelerin olduğu bir kitap Mıntıka. Yazar’in bilgi birikimi mükemmel kesinlikle ama okuması oldukça zor bir kitap. Uzun paragraflar, bilinç akışı ile süslenmiş cümleler, çok katmanlı yapısıyla oldukça zorlandım. Sabırla okumak lazım kesinlikle. Zorlu okumaları sevenlere önerimdir. Okuyunuz efendim…
Keyifle okumaya başlayıp, inatla sonunu getirdim. Çağdaş bir destan yaratmaya çalıştım demiş yazar. Fakat, beni mutlu etmedi.
konudan konuya atlayarak kafa karsikliklariyla bitti kitap noldu ne anlattı hic bisey anlamadım büyük bir vakit kaybı oldu