Gözlerini açtı. Karanlıkta karşılaşınca dehşetle yerinden fırladı. Zihninde art arda sorular oluştu. Neredeydi, başına ne gelmişti, fenalık mı geçirmişti? ,Zifiri karanlıkta bir şeyler görmeye çalıştı, başaramadı… Panik içinde doğruldu. Bedeni kaskatı kesilmişti. Ensesinden vücudunun alt kısmına doğru şiddetli bir ağrı yayıldı… Karanlığa alışan gözleriyle, üzerinden yuvarlandığı sert yerin bir lahit olduğunu kavrayınca gözleri irileşti… Kocasının ve halasının adlarını seslendi… Niçin kimse ona cevap vermiyordu? İnleyerek ayağa kalktı, duvarları yoklayarak yürümeye başladı… Kapı olmadığını anlayınca içindeki ümit tekrar dehşete dönüştü. Gözyaşları içinde avazı çıktığınca bağırdı.her yanı umutsuzca yumrukladı… Dermansız kalınca yere çöktü. Üstüne toprak ve taş parçaları dökülmeye başladı. Aklına buraya düştüğü yarık geldi. Belki oradan çıkabilirdi. Başını yukarı çevirince tiz bir çığlık attı. Paramparça Bir iskeletle burun buruna gelmişti. Yere bir kafatası düştü… Dedektif Sokratis, bu kez Hans Christian Andersen’in 1841 yılında Smyrna’da notlarını tuttuğu defterin izinde, peş peşe işlenen cinayetlerin gizemini çözmeye çalışıyor.
Simirna Cinayetleri üçlemesinin ilk kitabını okuduktan sonra, Suphi Varım külliyatının tamamını defalarca kez okudum. Sn. Varım polisiye dünyası için büyük bir ayrıcalık. Henüz yeteri kadar değer görmediğine inanıyorum. İzmir tasvirleri gerçekten baştan çıkarıcı. Sadece polisiye edebiyat olarak düşünmemeli, eserlerinin arka planında Birinci Cihan Harbine doğru toplumsal değişimlerin, İmparatorluğa yansımasını, İzmir ve azınlıklar üzerinden, aynı zamanda değişen ticaret hayat, ve İzmir limanı bir çok kitabında hem karakterlere, hem de liman ile değişim rüzgarlarının İzmire gelmesi ayrı bir dinamizm kazandırıyor. Dedektif Sokratis karakterinin maceralarının, serinin, 5. kitabı.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
dönem polisiyesi sevenler mutlaka okumalı
Simirna Cinayetleri üçlemesinin ilk kitabını okuduktan sonra, Suphi Varım külliyatının tamamını defalarca kez okudum. Sn. Varım polisiye dünyası için büyük bir ayrıcalık. Henüz yeteri kadar değer görmediğine inanıyorum. İzmir tasvirleri gerçekten baştan çıkarıcı. Sadece polisiye edebiyat olarak düşünmemeli, eserlerinin arka planında Birinci Cihan Harbine doğru toplumsal değişimlerin, İmparatorluğa yansımasını, İzmir ve azınlıklar üzerinden, aynı zamanda değişen ticaret hayat, ve İzmir limanı bir çok kitabında hem karakterlere, hem de liman ile değişim rüzgarlarının İzmire gelmesi ayrı bir dinamizm kazandırıyor. Dedektif Sokratis karakterinin maceralarının, serinin, 5. kitabı.