Telif Bildirimi ve Kitap Kaldırma İstekleri İçin
Şehrin Katmanları

Kategori: Edebiyat Yazar: Antoni Jach Yayınevi: Türkiye Iş Bankası Kültür Yayınları

Şehrin Katmanları

  • çevirmen: Devrim Denizci
  • Yayın Tarihi: 16.08.2001
  • Orijinal Adi: The Layers of the City
  • ISBN: 9789754582819
  • Dil: TÜRKÇE
  • Sayfa Sayısı: 237
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
  • Boyut: 13 x 19.5 cm
Tanıtım Bülteni
İşte uygarlık... İşte zevk ve zerafet..İşte yapmayı seçtiğimiz binalar, caddeler...İşte oluşturduğumuz kültür; işte kalabalığın neye benzediği... Ve bu kalabalığın iç yüzü; dilenciler, sokak çocukları ve burjuvazi...Eğer şehri yakından; hatta içeriden tanımak istiyorsanız Anthony Jach'ın romanını okumalısınız. Yazar, Paris şehri örneğinden yola çıkarak barbarlık ve uygarlık arasındaki gel-gitlerle, zaman ve mekân kaymalarıyla; surlarla çevrili ilk şehirlerden gökdelenlerle göğe doğru uzanan bugünkü modern şehirleri anlatıyor.Bu güzel romanı okurkan şu soru sık sık aklınıza takılacak: Uygarlık ve barbarlık arasında bir seçim yapmalı mıyız? Uygarlar ne kadar uygar, barbarlar ne kadar barbar?..
Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Şehrin Katmanları PDF 9.84 MB İndir
Şehrin Katmanları EPUB 10.99 MB İndir
Şehrin Katmanları MOBI 8.68 MB İndir
Şehrin Katmanları ODF 9.26 MB İndir
Şehrin Katmanları DJVU 11.57 MB İndir
Şehrin Katmanları RAR 7.52 MB İndir
Şehrin Katmanları ZIP 6.94 MB İndir

ALTERNATİF İNDİRME LİNKLERİ

Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Şehrin Katmanları PDF 9.84 MB İndir

Benzer Kitaplar




Kitap Yorumları - (1 Yorum)


Yüzey. Ağaçlar, binalar, insanlar, toprakta gömülü altınlar. Katman. Şehrin kuşatıldığı zamanlarda altınlarını gömen köylüler, sığınaklarda felaketin geçmesini bekleyenler, dehlizlerde saklanmaya çalışanlar. Alt katman. Zırhlı askerler kapıları kırmak için koç başıyla saldırıyor, içeridekiler şehirlerini kimin ele geçirmeye çalıştığını bilmiyor. Atılan oklardan biri surların üzerinden geçiyor, kıyamet anında etrafına topladığı çocukları eğlendirmeye çalışan ihtiyarın böğrüne saplanıyor. Daha da alt katman. Sessizlik. Çayırlarda bir adam, bulutları izliyor. Bir altı. Toprak. Sessizlik.
Paris’in altı kat kat mezarlıkla, üstü de mezarlarını sırtlarında taşıyanlarla dolu. Radyo dalgalarının izini ilk salınımdan itibaren izleyebiliriz, birkaç ışık yılı uzağa kadar. Yaşayanların izini de toprağın derinliklerine kadar, belirli bir noktaya ulaşıncaya dek izleriz. Sonrasında boşluğun uğultusu. Jach, bu uğultuya kadarki süreci inceliyor. Dünyanın uğultusunu. Modern şehirlerden barbarlara yolculuk. Aslında barbarlardan barbarlara; kentleşme sürecinde mezarlıkların ve kutsal sayılan bölgelerin etrafında oluşan meskenler su kaynaklarıyla birleşti, böylece felsefenin ve sair uğraşın doğduğu alanlar ortaya çıktı, barbarlıktan medeniyete ölülerin ve evrensen çözücünün omuzlarında ulaşıldı. Birileri bu düzeye daha önce geldikleri için gelemeyenleri kendilerinden ayırdılar. Medeniyet, ikiliklere çok şey borçlu. Rémi Brague’ın Avrupa: Roma Yolu nam incelemesini öneririm, bu metinle paralel okunursa Romalılığın ve Avrupalılığın aynı şey olduğu görülebilir. Neyse, Jach anlatısını ikinci tekil şahıs üzerine kuruyor. “Siz” gidiyorsunuz, görüyorsunuz, anlatıcı gözlemliyor ve öznenin yaptıklarını sıralıyor. Yine bir ikilik; devini ve sabitlik.
Bölümlenmiş bir anlatı: Kütüphane, Metro, Kafe, Cadde, Mahzen-Mezar, Barbarlar, Romalılar, Varış, Ayrılış, Uyanış. Mahzen-Mezar’da muhtemelen uyuyakalan öznenin Roma döneminden kalan kemiklerle dolu mahzenlerde bir savaşın arifesine uyandığını görene kadar günümüzün sokaklarında geziniyoruz, uyanışlar birlikte Romalıların ve barbarların ağzından iki farklı cephenin birbirlerine dönüşme aşamalarına şahit oluyoruz.
Jach, şehri ele alırken mitolojiden felsefeye, teknolojiden medeniyete pek çok konuda fikir yürütüyor, kurduğu bağlantılarla mekânı birçok açıdan üretiyor. Mutlaka okunması gereken bir metin, uğultuyu merak edenler için.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*