“Kırılır bütün oyuncaklar kırılır.Çocuk kalplerinden mi yaparlar onları?Niçin oyun biterken hep hatırlanır ?Hatıralarımızın en güzel oyunları…”Geriye döndüm; geçip giden yıllara şöyle bir baktım.Sanki bir bulutu üflemişim… ve dağılıp gitmiş; hepsi bu!Ağarmış saçlarımın dibinde ince bir sızı, arkada bıraktığım uzun ve meşakkatli yıllara el sallıyarak yürüyorum köyümüze...İçimde zaman susmuş; yol boyunca her adımda önüme serili hatıralar; sevinçli, umutlu, sımsıcak eski rüyalar; sıraya dizilmiş gümüş çıngıraklar gibi bütün varlığımı çınlatıyor.***Yollarında, bağlarında, çayırlarında çimenlerinde arıyorum ayak izlerimi. Varıp eşelemek istiyorum ocağımızdaki külleri.Acaba o eski ateşlerden bir köz kalmış mı bugüne? Ya sıcaklıklara kırağı düşmüşse? Ya uçup gittiyse çimenlerin ucundan gökkuşakları yansıtan o sabah çiğleri?Haneydeki serili yatağım...Acaba duruyor mu hala tandır sıcaklığında?Ya anamın alnımdaki serin elleri..!?
Kitap Yorumları - (0 Yorum)