Dünyanın en çok satan bilgisayar oyunlarından Bioshock’ın başlangıç hikâyesi… Sualtı şehri Rapture’ın bilinmeyen gerçekleri… Bir ütopyanın adım adım distopyaya dönüşümü… II. Dünya Savaşı’nın sonuydu. Franklin D. Roosevelt’in Yeni Düzen’i, Amerika siyasetinin gidişatını değiştirmişti. Vergiler hiç olmadığı kadar yüksekti. Hiroşima ve Nagazaki’ye atılan atom bombaları, bütün dünyaya toplu bir ölüm korkusu saldı. Devletlerin istihbarat birimleri yükselişteydi. Amerika’nın özgürlük anlayışı yok oluyordu ve pek az insan özgürlüklerini kazanmak için savaşmaya hazırdı. Ancak bu insanlar arasındaki bir hayalperest, zorlu yollardan geçmiş bir mülteciyken dünyanın en zengin ve en hayranlık uyandırıcı adamlarından birine dönüştü. İşte o adam: Andrew Ryan! İnsanların hep daha iyisini hak ettiğine inanan bir vizyoner. Bu yüzden dünya üzerinde bir ütopya yaratıp imkânsızı gerçekleştirmeye kararlı. Öyle bir ütopya ki devletten, sansürden, bilim üzerindeki ahlaki sınırlamalardan uzak, emeklerinizin karşılığını aldığınız bir yer. İşte Rapture, denizin altındaki o parıltılı şehir bu fikirle ortaya çıktı… Ancak bu ütopya büyük bir trajediyle yüzleşti.Her şey böyle başladı… her şey böyle son buldu.
Kitabı gerçekten çok beğendim. Oyun serisiyle ilgilenmeyenler için bile tek başına okunabilecek çok güzel bir hikaye. Çevirisi de gayet başarılı. Distopya romanlarını sevenlere tavsiye ederim.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Oyunu bayıla bayıla oynayıp kitabın varlığını öğrendiğim gibi adlığım ve okuduğum mükemmel kitap.
BAFTA ödüllü oyun serisi Bioshock’un geçtiği Rapture şehrinin nasıl inşa edildiğine dair sürükleyici bir kitap. Olaylar oyunun öncesini anlatıyor.
Okuduktan sonra oyun serisini tekrardan oynamak için iyi bir sebep oldu. Kitap gerçekten güzeldi. Bioshock hayranlarına tavsiye edilir.
Kitabı gerçekten çok beğendim. Oyun serisiyle ilgilenmeyenler için bile tek başına okunabilecek çok güzel bir hikaye. Çevirisi de gayet başarılı. Distopya romanlarını sevenlere tavsiye ederim.
Oyunun yanında güzel bir hikaye