Namus cinayetleri, Müslüman kadının yanlış şekilde temsil edilmesi ve sansasyonel haberler, Batı’da insan hakları grupları ve Namus cinayetleri, Müslüman kadının yanlış şekilde temsil edilmesi ve sansasyonel haberler, Batı’da insan hakları grupları ve medya tarafından sürekli olarak pompalanarak şu fikrin yayılmasına katkıda bulundu: Müslüman kadınların kurtarılması gerekiyor. Lila Abu-Lughod, Müslüman Kadının Kurtarılmaya İhtiyacı Var mı? kitabında bu çıkarıma cesurca meydan okuyor. Otuz yıldan beri Arap kadınları hakkında araştırmalar yapan ve yazılar yazan antropolog, bugün de Müslüman kadınların içinde bulunduğu sıkıntıları inceliyor, İslam kültürü hakkında yapılan genellemelerin bu kadınların karşılaştıkları zorlukları aşmalarına yardımcı olup olmayacağını, hatta açıklayıp açıklamayacağını sorguluyor.Müslüman Kadının Kurtarılmaya İhtiyacı Var mı? belli bir amaç için askeri müdahale dahil her şeyi mübah gören bir zihniyeti gözler önüne sererken aynı zamanda kadınların gerçek deneyimlerine dayanıp detaylı öykülerini sunarak konuya ilişkin geniş bir perspektif sağlıyor.
Bu kitapla ilgil yazabileceğim çok şey var.
Öncelikle, bu içerikte yazılan tek kitap sanıyorum. Elimde olsa dünyadaki Müslüman-Gayrimüslim fark etmeksizin her kadına okutmaki isterim bu kitabı. Çünkü birçok anlamda yaralayıcı bir içeriği var. Hem müslümanlar hem de müslüman olmayanlar… Herkes bu yara içinde kendini bulabilir. Herkes kendini “o” kadının yerine koyabilir bu kitap sayesinde. Bazen benim de eleştirdiğim o toplumsal normları bir de gerçekten “o” kadınlar ağzından duymak benim için çok etkileyici oldu. Kesinlikle herkese tavsiye ediyorum. Özellikle de sosyoloji okuyan öğrencilere.
Kitap Yorumları - (4 Yorum)
Farkındalık oluşturacak bir kitap, bir çok farklı konuyu ele almışsa da yine de eksiklik hissediliyor, yazarın kalemine sağlık.
Bu kitapla ilgil yazabileceğim çok şey var.
Öncelikle, bu içerikte yazılan tek kitap sanıyorum. Elimde olsa dünyadaki Müslüman-Gayrimüslim fark etmeksizin her kadına okutmaki isterim bu kitabı. Çünkü birçok anlamda yaralayıcı bir içeriği var. Hem müslümanlar hem de müslüman olmayanlar… Herkes bu yara içinde kendini bulabilir. Herkes kendini “o” kadının yerine koyabilir bu kitap sayesinde. Bazen benim de eleştirdiğim o toplumsal normları bir de gerçekten “o” kadınlar ağzından duymak benim için çok etkileyici oldu. Kesinlikle herkese tavsiye ediyorum. Özellikle de sosyoloji okuyan öğrencilere.
bugünlerde gerçekten okunup üzerine düşünülmeyi hakeden bir eser, benzer yayınlar ile okumayı sürdürdüm.
feminizm bahsine dünya üzerinde el atan islami camiadan birilerini okumak şart. heyecanla baslayacagim