Kemal Uluer, Yenimahalle sokaklarında büyüdü, koştu, oynadı, bu dönemde unutamadığı simalardan biriydi eşekli dondurmacı... Endüstri Meslek Lisesi'nden makine ressamı olarak mezun olduğunda hayata atılamadı; kas erimesi hastalığına yakalanmıştır. Mucize vaat eden doktorlar işe yaramadı ama o tekerlekli sandalyede de olsa mutluğun peşine düştü. AÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi'ndeyken oluşturduğu dost grubuyla bol bol gezdi, sevgiye adanmış bir yaşam sürdü.27 Aralık 2001 Perşembe günü öğleden sonra gereği kadar yaşadığına karar vererek intihar etti Aborjinler gibi, bedenine zarar vermeden. Başına soluk almasını engelleyecek bir poşet geçeirip yüzüstü yere atmıştı kendisini 41 yaşındaydı..."Eğer bu yazdıklarım basılabilirse, beni anlayanlar, yaşamlarının kıymetini bilerek mutlu yaşarlar, diğer insanlarla paylaşmayı öğrenirler ve her şeyi kararında bırakmayı bilirler..."
Kemal Uluer, gerçekten incelenmesi ve araştırılması gereken çok değişik ve güçlü bir kişilik… İnancı yok fakat en az gerçek inançlı insanlar kadar dürüst ve doğaya saygılı… Benim açımdan Kemal Uluer’in özel bir konumu daha var. Çok sevdiğim sınıf arkadaşım, Eren’in kuzeni O. Eren’in tavsiyesi üzerine okuduğum bu kitaptan etkilenmemek mümkün değil… Müthiş bir yaşama gücü ve kendi ölümüne bile kendi karar verebilecek kadar Tanrı’ya kafa tutabilecek bir kendine güvenirlilik… Ya arkadaş canlılığına ne demeli? Bu kitabı okuduktan sonra tek bir şeye üzüldüm;O’nunla tanışamamış olmama… Biliyormusunuz O’nun hayatında “üzülme” bile yok…
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
çok etkilendiğim bir kitaptı.
Kemal Uluer, gerçekten incelenmesi ve araştırılması gereken çok değişik ve güçlü bir kişilik… İnancı yok fakat en az gerçek inançlı insanlar kadar dürüst ve doğaya saygılı… Benim açımdan Kemal Uluer’in özel bir konumu daha var. Çok sevdiğim sınıf arkadaşım, Eren’in kuzeni O. Eren’in tavsiyesi üzerine okuduğum bu kitaptan etkilenmemek mümkün değil… Müthiş bir yaşama gücü ve kendi ölümüne bile kendi karar verebilecek kadar Tanrı’ya kafa tutabilecek bir kendine güvenirlilik… Ya arkadaş canlılığına ne demeli? Bu kitabı okuduktan sonra tek bir şeye üzüldüm;O’nunla tanışamamış olmama… Biliyormusunuz O’nun hayatında “üzülme” bile yok…