Modern Arap Edebiyatı’nın en büyük temsilcilerinden Abdurrahman Münif’ten Ortadoğu’nun yıllardır değişmeyen siyasi atmosferine ilişkin çarpıcı bir eser. Münif’in tüm renkleriyle betimlediği Orta Doğu’da geçen roman, cezaevinde gördüğü işkenceler sonucunda sağlığını kaybetmiş Recep’i tedavi için Avrupa’ya taşıyan bir gemide başlar. Entelektüel bir muhalif olan kahramanımız beş yıl cezaevinde çeşitli işkencelere maruz kalır. Münif bu romanı ile bir mahkûmun gözünden özgürlüğü, yıllarını cezaevinde geçirmiş bir Doğulu’nun bakışıyla Batı’yı görmemizi sağlıyor. Arap toplumunun sosyal ve bireysel yaşamına dair sadece edebiyatın bizlere verebileceği bilgiler ise paha biçilmez. “Susuyordum... Fakat dış dünya kafamda bir ateş topu gibi koşmaya devam ediyordu... Bu dünya gerçekten var mı? İnsanlar hâlâ sinema kuyruğuna giriyorlar mı? Gülüyorlar mı? Bahçelerde oturuyorlar mı? Arabalar! Hâlâ caddelerde ilerlemiyorlar mı? Satıcılar, bakkallar ve müzeler? Ah ne çok özledim müzeye gitmeyi, ya kadınlar?Kadınlar büyük şehirde binlerce, on binlerce, her bir kadın çılgınca ve sıcak bir dünya...”
Abdurrahman Munif’in kültürlü ve siyasi bir muhalif olan Recep’in hikayesini ve ruh halini anlattığı etkileyici bir roman. Yazar, herhangi bir lider ve ülke adı zikretmeden Ortadoğudaki siyasi muhaliflerin ve siyasi tutukluların nasıl bir baskıya ve psikolojik cendereye hapsedildiğini kaleme almış.
“Bizim ülkemizde insan en ucuz varlıktır ve sigara izmaritleri ondan daha kıymetlidir… Ah, keşke bir dakikalığına Akdeniz’in doğu kıyısından uzak çöle kadar yayılmış binlerce mahzenden birinin dibine baksan…” diyor yazar (sayfa 167)
Ülkeler ve isimler değişse de baskıcı ve adalet terazisi bozulmuş olan yönetimlerde durum ne yazık ki değişmiyor…
Romanın dilimize tercüme eden Ayşe İspir Kurun’u tebrik etmek lazım. Eseri Türkçeye çok profesyonelce ve sürükleyici bir dille aktarmış.
iç yaralayan bir kitap. kitaptaki iki karakter ağzından anlatılıyor. hapishanede gördüğü işkencelerden sonra bir mahkumun çıktıktan sonra bile kedine gelememesini anlatıyor
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Abdurrahman Munif’in kültürlü ve siyasi bir muhalif olan Recep’in hikayesini ve ruh halini anlattığı etkileyici bir roman. Yazar, herhangi bir lider ve ülke adı zikretmeden Ortadoğudaki siyasi muhaliflerin ve siyasi tutukluların nasıl bir baskıya ve psikolojik cendereye hapsedildiğini kaleme almış.
“Bizim ülkemizde insan en ucuz varlıktır ve sigara izmaritleri ondan daha kıymetlidir… Ah, keşke bir dakikalığına Akdeniz’in doğu kıyısından uzak çöle kadar yayılmış binlerce mahzenden birinin dibine baksan…” diyor yazar (sayfa 167)
Ülkeler ve isimler değişse de baskıcı ve adalet terazisi bozulmuş olan yönetimlerde durum ne yazık ki değişmiyor…
Romanın dilimize tercüme eden Ayşe İspir Kurun’u tebrik etmek lazım. Eseri Türkçeye çok profesyonelce ve sürükleyici bir dille aktarmış.
iç yaralayan bir kitap. kitaptaki iki karakter ağzından anlatılıyor. hapishanede gördüğü işkencelerden sonra bir mahkumun çıktıktan sonra bile kedine gelememesini anlatıyor
Başlarda biraz yavaş ilerlesem de okuduktan sonra üzerimde bıraktığı etki fazla oldu. Özellikle sonu çok etkileyici.
Beğenerek ve merakla okudum. Tavsiye ederim
Garb’tan sıkılanlar için tavsiye şark romanlarından birisi.