Hasan Sabbah' ın Alamut Kalesi' nin, cennet bahçelerinin ve fedailerinin tarihi romanı ''Hıristiyanların zaman ölçüsü ile 1092 yılının ilk baharında hatırı sayılır büyüklükte bir kervan, Semerkant'tan başlayarak Buhara üzerinden Horasan'ın kuzeyindeki Elbruz platosuna dek uzanan, bir zamanlar muzaffer orduların kullandığı eski yolun üzerinde ağır ağır ilerliyordu. Karların erimeye başlamasıyla birlikte Buhara'dan ayrılan kervan haftalardır yollardaydı...'' ''Avni oğlum, Tahir'in torunu!'' demişti ona. ''Doğruca Demavend Dağı'na giden yolu tut. Rey'e ulaşınca Şahrud Irmağı' na giden yolu sor. Irmağın kaynağı sarp bir vadide bulunmaktadır; oraya çık. Büyük bir kale göreceksin: Bu yerin ismi Alamut kalesidir, yani 'kartal yuvası.'..''
Muhteşem bir eser, sizi adeta alıp Alamut’a götürüyor ve orada yaşatıyor. Okuduğum en iyi kitaplardan birisi. Tereddütsüz alınıp, okunması gereken ve her kütüphanede bulunması gereken bir eser.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Okuması çok heyecan vericiydi.
Alamut Kalesi ile ilgili bir kaç kitap var, bu en iyilerinden biri.
Okuduğum en güzel tarih romanı herkesin okumasını tavsiye ederim. Selçuklu döneminin en önemli konularından biri olan haşhaşilerden bahsediyor
Muhteşem bir eser, sizi adeta alıp Alamut’a götürüyor ve orada yaşatıyor. Okuduğum en iyi kitaplardan birisi. Tereddütsüz alınıp, okunması gereken ve her kütüphanede bulunması gereken bir eser.
güzel anlaşılır ve akıcı bir hikaye