“… Alevilik ve onunla örtüşen Bektaşilik hakkında yazı yazabilmek için o yörelerle ilgili sosyal yapıyı çok iyi bilmek ve bu durumu sosyolojik açıdan ele alıp değerlendirmek lazım gelir.İslamiyet’in ilk yıllarında Peygamberimizin ölümü sonucu ortaya çıkan ayrılık siyasidir ve ideolojiktir. Çünkü İslamiyet’in doğduğu yöredeki sosyal yapı aynıdır…”“...Bugün Türk halkı inançları ile birlikte dilini muhafaza ediyorsa,bunu Asya’da Hoca Ahmet Yesevi’ye Anadolu’da Hacı Bektaş Veli’ye ve Yunus Emre gibi dervişlere borçludurlar.Alevilik adı altında Anadolu’laşan Türk, Müslümanlığı kabul etmiş ve töresel özellikleri ile yorumlamıştır.O halde Alevilik ve Bektaşilik konularında araştırma yapacak kimselerin öncelikle Aleviliğin nasıl geliştiğini, hangi dinlerin ve inançların etkisinde kaldığını, özünü kaybetmeden İslamiyet’i nasıl kabul ettiğini incelemelidirler. Çünkü Alevilik ve Bektaşiliğin tarihsel yapısı anlaşılmadan, bu inançlara etki eden dinler ve akımlar göz önünde bulundurulmadan yazmak büyük noksanlıkları beraberinde getirir. Bu nedenle “Alevilik” gelişirken, töresel özelliklerini muhafaza ederek diğer dinlerin inançların etkisinde de kalmıştır. Etkisinde kalınan inançlara ağırlık verilerek;”Alevilik kültürdür,İslam dışıdır,Yaşam biçimidir “demek yanlış olur. Bazı yazarlar da Marks’ın ideolojisi ile açıklamaya çalışmaktadırlar. Kürt Milliyetçiliğini savunan yazarlar da “ Mezopotamya menşelidir” diyerek sapkın ideolojilerden; Karmatilerle, Babek ve Mezdek’le ilişkili olduğu iddiasındadırlar.Özellikle Alevi Türkmenlerin asırlardır kutladıkları “ Nevruz Bayram”ınaŞafii Kürtler sahip çıkarak başkaldırı olarak istismar etmektedirler…”
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Alevilik için önemli bir eser