Kategori: Edebiyat
Yazar: John Kennedy Toole
Yayınevi: Can Yayınları
Alıklar Birliği
- çevirmen: Püren Özgören
- Yayın Tarihi: 06.09.2000
- Dil: TÜRKÇE
- Sayfa Sayısı: 374
- Cilt Tipi: Karton Kapak
- Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
- Boyut: 12.5 x 19.5 cm
Tanıtım Bülteni
1969 yılında, otuz iki yaşındayken intihar eden John Kennedy Toole'un bu romanı, ölümünden sonra annesinin ısrarlı çabalarıyla 1980 yılında yayınlandı ve 1981 yılında, Amerika'nın en büyük edebiyat ödülü olan Pulitzer Ödülü -ilk kez ölü bir yazarın yapıtına alıklar Birliği'ne verildi. John Kennedy Toole, bu romanında yaşadığı çağdan hoşnut olmayan, çağa ayak direyen bir kahraman yaratmış. Romanın kahramanı İgnatius, koca göbeği, gürültülü geğirtileri, yellenmeleri ve oburluğuyla bir Gargantua; herkese: Freud'a, eşcinsellere, eşcinsel olmayanlara, Protestanlara ve çağın her türlü aşırılığına karşı açtığı tek kişilik savaşla tam bir Don Kişot. Tam anlamıyla komik bir kişi, ama komik olduğu kadar da zeki; kendisini komik bulanları daha komik bir duruma düşürecek kadar zeki. 60'larda yazılmış bu romanın kahramanı 80'leri, 90'ları görecek kadar ileri görüşlü. Annesinin bütün zorlamalarına karşın çalışmak istemeyen İgnatiusun girişimcilik serüvenlerini okurken kahkahalarla gülecek, ama bu işin ahlaksal bir eleştirisine de tanık olacaksınız.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Mutlaka okumalısınız.ilginç bir kurgusu var.
Ignatius bit duzen karsiti, calismayi sevmiyor. Somuruyu sevmiyor, ona gore icinde bulundugu duzen her yonden bir buyuk “duzen”, o sebeple hemen herseye itirazi var hikayesinde. Tum bunlatin arasinda safca bir kalbi tasiyor hantal bedeni ama zekasinin kivrakligina diyecek yok. Annesinin ‘sususçi’ tabirini sanki kulaklarimizla duyuyorsunuz,o kadar sizi yakalayan, samimi bir kurgu.
bu kitabı okurken aklıma hangi kitap geldi dersiniz oblamov hani o ünlü rus asilzadesi oblamovu sevdiysdeniz bu kitabı da çok seversiniz
Yayımlandığı hiç göremediği kitabıyla Pulitzer alabilen bir dehadır Toole…Bu kitabı okumalısınız çünkü inanılmaz bir edebiyat fırtınası içermekte…
Yazarın tek bir kitabı olduğu için nasıl üzüldüğümü anlatamam.Konu öyle güzel işlenmiş ki bir solukta okuyup bitiryorsunuz.Kitabın konusuna gelince annesinin kaza yapması üzerine borçlanmaları ve bu borcu ödemek için İgnatius’un çalışmak zorunda kalması.Tabi kitabı okumayanlar bunda ne ilginçlik var diyebilirler.Ama Ignatius’un karakteri olayları inanılmaz bir şekilde ilginç kılıyor.Ignatius tüm zamanların belki de en anti kahramanı.Tüm bu sistemin -teknolojinin,çalışmanın,yeni çağın getirdiği herşeyin- karşısında.En korktuğu şey ses geçirmez duvarları olan klimalı bir odada kalmak.Her gün tv de izlediğimiz kendisinin sapkınlık dediği her şeye karşı.Orta Çağ’a dönmek isteyen şimdiki çağı ahlıksız bulan insanları geometri ve incelikten yoksun bulan biri o.Gerçekten bu kadar ilginç bir karakterle karşılaşacağımı tahmin etmezdim.Kitap boyunca Ignatius’un iş alanındaki uyum problemlerini okurken gülecek diğer bir yandan da düşünmekten kendinizi alamayacaksınız.Mutlaka okunmalı.