Az gittik, uz gittik; dere tepe düz gittik, altı ayla bir güz gittik; kâh çıktık göğe, kâh indik yere; derken daldık bir masal bahçesine; baktık ki neler yok, neler...Kırklar yediler; altın kapılar, gümüş taslar; korkak devler, yiğit pireler; güzeller, çirkinler; cadılar, melekler; görkemli saraylar, köhne kulübeler; berber keçiler, tellâl develer...Gayri çarığını bırakıp kaçan kaçana, kanadını açıp uçan uçana; anlatan anlatana, dinleyen dinleyene...Derken bütün bunları derledik, topladık; bir demet Anadolu Masalı yaptık.
‘Kurt ile Oduncu’, ‘Sihirli Ada’, ‘Kedi ile Kaplan’… Anadolu Masalları adlı kitapta, Anadolu’da çıkan ve kulaktan kulağa bugüne kadar gelen yirmi masal bir araya getiriliyor. Resimlerle de desteklenen kitapta altın kapılar, gümüş taslar, korkak devler, cesur pireler, cadılar, melekler, berber keçiler masalların kahramanları oluyor. Tümü ‘bir varmış bir yokmuş’ diye başlayan masallarda kimi kez padişahın kızı Anka kuşunu arıyor, kimi kez tilki ile yılan insanlarla arkadaşlık etiyor. Hepsi de bir kıssadan hisseyle sona eriyor.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
‘Kurt ile Oduncu’, ‘Sihirli Ada’, ‘Kedi ile Kaplan’… Anadolu Masalları adlı kitapta, Anadolu’da çıkan ve kulaktan kulağa bugüne kadar gelen yirmi masal bir araya getiriliyor. Resimlerle de desteklenen kitapta altın kapılar, gümüş taslar, korkak devler, cesur pireler, cadılar, melekler, berber keçiler masalların kahramanları oluyor. Tümü ‘bir varmış bir yokmuş’ diye başlayan masallarda kimi kez padişahın kızı Anka kuşunu arıyor, kimi kez tilki ile yılan insanlarla arkadaşlık etiyor. Hepsi de bir kıssadan hisseyle sona eriyor.