Sırtında görünmez bir bebekle, beyin kanamasından sonra sürekli saçlarımı ters yıkadım. Görünmez bir Japon felç halinde… Karmaşıklaşan yeni bir su dili ve Apokalips’in kirli saçlarıyla… Her şiirin sonunda dipdiri kalakalıyordum işte bir Yunan tanrısının mükemmel uzantılarında… Ah görünmez, felçli bebekleri büyük Amonyak/Apokalips halinin…Apokalips/Amonyak, Lâle Müldür’ün 1990-2012 yılları arasında yayımladığı kitaplardan oluşuyor. Sarartı/Safran (Ahmet Güntan’la birlikte, Voyıcır 2 kitabından), Güneş Tutulması 1999, Saatler ve Geyikler, Ultra-Zone’da Ultrason, Siyah Sistanbul, anne’ye ayetler ve o’nun postmortem alâmetleri.Tüm sınır uçlarını gezdikten sonra kendi kovuğuna çekilen, tamamen kendine ait bir dil. Kıyamet sonrası yeniden doğuşu temsil edecek kadar duru ve çocuksu, ama bir başka kıyamete geçişi de hissettirecek kadar 21. yüzyıla ait şiirler.
Bu kitabın birinci cildini hiçbir yerde bulamayınca tüm sahaflarda aradığım yazardır Lale Müldür. ikinci cildini de burada görünce hemen aldım. Okumayan varsa kesinlikle tavsiye ederim. Kendine has bir dili var Müldür’ün, çok içten ve duygu yüklü.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
okudukça sizi içene alan bir yazım tarzı, okurken çok güzel duygular hissedeceğinize eminim
Kendine has üslubu ile binbir duygu dünyasına götüren, oldukça tütün işlenmiş konuları ile değerli bir eser
Bu kitabın birinci cildini hiçbir yerde bulamayınca tüm sahaflarda aradığım yazardır Lale Müldür. ikinci cildini de burada görünce hemen aldım. Okumayan varsa kesinlikle tavsiye ederim. Kendine has bir dili var Müldür’ün, çok içten ve duygu yüklü.
Tanımlanamayan bir şey
Sürüp giden aramızda
Çoğu zaman hüzün ama aşk değil asla…
Böyle içten duygulu şiirleri herzaman sevmişimdir.
Kendine has bir kalemi var Lale Müldür’ün. Bu kitap onunla tanışmanız için biçilmiş kaftan, mutlaka okuyun derim