Varsıl bir hayat sürdüren, orta yaşlarında, kadın delisi Erkan bir kaza haberiyle sarsılır. Aynı araç içinde ölen karısı ve en yakın arkadaşının haberidir gelen. Tanıştıkları günden beri geçinemeyen bu iki kişinin hayatı nasıl olur da aynı arabanın içinde son bulur?Bu sorunun ardındaki sırlar Erkan’ı giderek koyu bir bunalıma iter ve Karadeniz’in bir kasabasındaki, dedesinden miras kalan fındık ağacı bahçesine kapanmasına neden olur. Bahçenin en kadim varlığı bir ardıç ağacıdır. Erkan günlerce ona içini döker.Okur, ardıç ağacının gövdesine yaslanarak, Erkan’ın birbirinden farklı karakterlerle örülü gizemli geçmişini dinlerken, o çarpıcı gerçeğe yaklaşmaktadır: Hayat romanlardan daha tuhaftır...
Kitabın kahramanı Erkan Sipahi adında bir estet. Onun gözünden kentleri, sanat eserlerini, romanları, gerçek karakterleri de işin içine katarak Erkan’ın iç hesaplaşmasıyla bizi baş başa bırakıyor.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Giresun’un Tirebolu ilçesinde kadim bir ardıç ağacının gölgesinde başlayıp biten, Sipahi Ailesi’nin üç kuşak hikayesinin anlatıldığı, “Estet” kavramına doyacağınız bir eser…
Bilgiler derin ve güzel, anlatım akıcı ama konu sıradan gibi,az biraz sonunda sürpriz var sanki
bir selçuk altun klasiği severek okudum
Kitabın kahramanı Erkan Sipahi adında bir estet. Onun gözünden kentleri, sanat eserlerini, romanları, gerçek karakterleri de işin içine katarak Erkan’ın iç hesaplaşmasıyla bizi baş başa bırakıyor.
Yazarın ilk okunacak kitabı olabilir, umarım seversiniz.