"İçine girip çıkıyordu adam!İçine girip çıkıyordu... Sancılarına değil...İçine girip girip çıkıyordu. Acılarına değil...Yalnızlığı azalmıyordu...İçine girip... Çıkıp... Gidiyordu...Hiçbir gün dokunmuyordu,senelerdir incitip durduğu kadının yüreğine.Hiçbir gece bakmıyordu gözlerinin içine.Bir güzel laf etmiyordu hiçbir gece.İçine girip çıkıyordu sadece.İçine girip... Çıkıp... Uyuyordu..."Küstah hayat, şiddet mübahtır, yalnızlık kıskançtır. İçimize girip çıkan onca hikaye zamanın karşısında masalsı bir rüyadır. Belki de aşk bir hülya ya da MİYAAV'lı bir sertifikadır...
Yaşam acısını doyasıya yaşayan birinin yine de şiirselliğini kaybetmeden yazabildiği, fransız trajedileri formatına uygun çok güzel bir prose denemesi. Yazar hakkında hiçbir bilgi bulamadım. Bu da merakımı körükledi, çünkü bu yaşam acısı cidden histtiğini, histerik bir teşhirciliğe kaçmadığını düşündürdü bana. Kitabın kendisi bir teşhircilik denebilir elbette ama bana daha çok kusmaya benzer bir ifade şekli gibi geldi. (insanın kusması gelince hiçbir şey onu durduramaz anlamında). Diğer (eski kitabını) merak ettim. Bir de son satırda söylediği ciddi bir kitabı. Bence çok başarılı bir ifade şekli.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Yaşam acısını doyasıya yaşayan birinin yine de şiirselliğini kaybetmeden yazabildiği, fransız trajedileri formatına uygun çok güzel bir prose denemesi. Yazar hakkında hiçbir bilgi bulamadım. Bu da merakımı körükledi, çünkü bu yaşam acısı cidden histtiğini, histerik bir teşhirciliğe kaçmadığını düşündürdü bana. Kitabın kendisi bir teşhircilik denebilir elbette ama bana daha çok kusmaya benzer bir ifade şekli gibi geldi. (insanın kusması gelince hiçbir şey onu durduramaz anlamında). Diğer (eski kitabını) merak ettim. Bir de son satırda söylediği ciddi bir kitabı. Bence çok başarılı bir ifade şekli.