Adreana… Alegra… Yok yok, biz ona Yosma Hatun diyelim, cümle âlem gibi…16. yüzyılın sonlarında doğar Yosma, Hırvat toprağında. Hasbehas yeniçeridir, Osmanlıdır. Simsiyahtır saçı, kapkaradır gözü. Teni akça pakça, dili pabuç kadar. Fikri neyse zikri de odur. Ve bilinmeli ki gönlünde bir Şehzâde Daryal yatar, bir de intikam… Geçmişten gelen bir hesabı vardır Yosma’nın. Irzına geçmişler, anasını öldürmüşler. Dört gözle beklemektedir sefer haberini. Ve gün gelir, ferman işitilir, sefer vaktidir! Viyana yollarına düşülecek, cenk edilecektir. Büyük müjdedir bu Yosma Hatun nazarında! Ama cengin dehşetli yanıyla, bu tahsilatın karanlık tarafıyla nasıl yüzleşecektir? Buyurun bir yeniçerinin masalına… Pürdikkat yapışın bu cesur hatunun kelamına…
Alternatif tarih kurgularını sevmeyenlere bile kendini okutabilecek, Osmanlı temasının işlendiği kıymetli kurgu eserlerden. Dili ve anlatımı da son derece usta işi.
Kitap Yorumları - (3 Yorum)
Osmanlı ile ilgili anlatımı iyi yorumuna bakarak aldım. Umarım iyidir.
Kitap bir kadın gözünden anlatmış ama kullandığı dil ve hikaye çok havada kaliyor. Konu güzel ama hikaye olarak çok boş…
Alternatif tarih kurgularını sevmeyenlere bile kendini okutabilecek, Osmanlı temasının işlendiği kıymetli kurgu eserlerden. Dili ve anlatımı da son derece usta işi.