Telif Bildirimi ve Kitap Kaldırma İstekleri İçin
Çocukluk Adası

Kategori: Edebiyat Yazar: Karl Ove Knausgaard Yayınevi: Monokl Yayınları

Çocukluk Adası

Tanıtım Bülteni
"Çocukluğum denen bu kuyunun dibinde kuşkusuz o, annem, anneciğim vardı. Beni kurtarmıştı." Knausgaardmania Amerika’da “Çocukluk Adası” ile başladı ve etkileri tüm dünyada hissedilen kuvvetli bir edebi fırtınaya dönüştü. Çocukluk Adası, hep geri dönmek istediğimiz çocukluk zamanlarını anlatıyor. Knausgaard, bilinmeyen zamanların büyüsüne ve güzelliğine götürüyor bizleri. Özlemleriyle hepimize seslenen bir çocuğa hayat veriyor: hepimizin içindeki çocuğa. “Yirmi birinci yüzyılın en büyük edebiyat olayı olmaya aday.” Guardian “Herkes bir tutam Knausgaard istiyor.” Vice "Selfie çağının başyapıtı.” Guardian “Çocukluk çağı hem keyifli hem de korkutucudur. Yeni evler, dersler ve arkadaşlar küçük Karl Ove’un içinde delicesine bir heyecan ve tüyler ürperten bir korku uyandırır. Yetişkinlerin tanrısal nitelikte güçleri vardır; söz konusu, Karl Ove’un üzerine titreyen annesiyse bu güç iyilikseverlikle özdeşleşir, zalim babasıysa gaddarlıkla özdeşleşir.” Harvill Secker “Knausgaard kendini zorlayarak daha önce yapılmamış bir şey yaptı ve otobiyografik romanın ses duvarını aştı. Her sinir ucunu ateşlerken okuyucuları yaşamanın ne kadar harika bir his olduğunu anlamaya davet ediyor” Jeffrey Eugenides, New York Times  “Çağdaş bir Norveçli yazarın kendi hayat hikâyesini anlattığı altı ciltlik edebi bir deneyim, kulağa sıkıcı gelebilir. Ancak Knausgaard'ın edebi deneyimi hem acımasızca dürüst, hem de sıkıcı olmaktan çok uzak. Bana güvenin, tüm ciltlerin İngilizceye çevrilmesini beklediğinize değecek." Jo Nesbo, The Week "Hayatın her detayını ustaca ifşa eden Karl Ove Knausgaard, favori yazarınızın yeni favori yazarı haline geldi.” Evan Hughes, The New Republic  "Knausgaard son yıllarda ortaya çıkan en dikkat çekici yazarlardan birisi. Global bir süperstar olma yolunda hızla ilerliyor.” The Economist “Kavgam öylesine özel bir kitap ki, âdeta bir sığınak…  [Knausgaard] günümüzde olup bitenleri anlatan önemli bir yazar." Ian Brown, The Globe and Mail “Yılın –ya da yüz yılın– en çok beklenen kitaplarından biri.” Financial Times (UK) "Çocukluk Adası ilk gençliğin mutluluklarıyla ve kaygılarıyla yankılanıyor. Knausgaard bu mutlulukların ve kaygıların uyandırdığı yoğun duygulara ustalıkla yeniden hayat veriyor." Thomas Meaney, Times Literary Supplement “Onu okumak kendinden geçmekten farksız; bünyeyi hızlandıran bir halüsinasyon değil de, tersine daha da yavaşlatan bir halüsinasyon gibi… Knausgaard, hiç şüphesiz ki bir dahi.” Toronto Star "Karl Ove’un yeteneğinde dikkati çeken şey, ki bu yetenek bugünlerde ender bulunuyor, tamamen anda bulunması ve kendi varlığının farkında olması. Her detay süsleme ve gösterişten uzak bir biçimde ortaya konuyor, sanki yazmak ve yaşamak eşzamanlı meydana geliyormuş gibi hissediyorsunuz… Sizi tamamen içine çekiyor olması gerçeği dışında göze çarpan bir şey yok. Onun hayatını onunla birlikte yaşıyorsunuz… Ove’un kitabının pek kibirli başlığı, bir yetişkinden beklenen hayatı gözlerinizin önüne getirmeye çalışırken, sürekli olarak önünüze çıkan kötü bir şaka gibi. Nasıl daha şu anda olunur, nasıl daha duyarlı olunur? Kendimiz hakkında, başkaları hakkında? Başkaları için?" Zadie Smith, The New York Review of Books "Kavgam Serisi günlük hayatın dayattığı dipsiz gizem yığınını araştırıyor… Knausgaard'ın yaklaşımı sade ve titiz, kimi zaman sıradan, ama bunu asla kağıda dökmüyor. Onun teması hayatın bütününün kendi kendisiyle bir arada var olduğu gerçeğinin güzelliği ve dehşeti. Tüm edebi aldatmacaları terk ederek mükemmeliyete konan gerçek bir kahraman, çıplaklığı kraliyet şıklığını alt eden bir imparator." Jonathan Lethem, The Guardian “Çocukluk Adası ile (altı ciltlik) Kavgam yolunu yarıladık ve eser şimdiden yüz yılın başyapıtı gibi parlıyor.”  Kirkus Reviews  "Çocukluk Çağı’nın kendine has bir güzelliği var. Önceki ciltlerde, anlatıcı akşam yemeğini pişirmek için ocağı açmasından tabağında hazır duran yemeğe çatalını batırmasına kadar yaptığı her şeyin her aşamasına şahit olmamızı istiyordu. Knausgaard’ın bu ısrarı, edebiyatta yabancılaştırma denemesinin rahatsız edici bir parçası gibi görünüyordu. Ama genç Karl Ove’un akşam yemeği konusundaki titizliği, böyle günlük işlerdeki detaylara dikkatini veren bir çocuğun bakış açısıyla birebir örtüşüyor. Nihayet Knausgaard’ın tarzındaki gizli anlamın ve arka planın ne olduğunu bulduk sanırım." Elaine Blair, The New York Review of Books “Uzun hatıralarını kaleme döktükçe giderek Wordsworth-vari bir üslup kazanan Knausgaard için hayatın gerçeği, her şeyin kaynağı ve sıcaklığı çocukluk; ondan uzaklaşmak zorunda kalmak, ki hepimiz bunu yapmak zorundayız, güneşten uzaklaşmaya eşdeğer. Kavgam okuyucuları çocukluğa döndürüyor (bilhassa da Knausgaard’ın 1970’lerin Norveç’indeki çocukluğuna) ve bizleri artık çok uzaklarda kalan o sızılarla (mısır gevreği, babamızın kötü mizacından korkmak, havalı bir çanta veya yeni bir mayo alınca hissettiklerimiz, okulda geçirilen bir günün getirdiği korku ve mutluluklar) kuşatıyor. Ve sanki okuyucularına şöyle sesleniyor: Bunu görün, hissedin ve her bir saniyesini hatırlayın ki kavrayışınızdan kurtulmaya başladığı anda onu yeniden ele geçirin.” James Wood, The New Yorker “Knausgaard’ın son derece sıradan olan bir konuyu araştırmaya cesaret ediş şekli beni heyecanlandırdı. Tabii tümüyle metafizik bir konunun üzerinde durmaktan utanmaması da öyle… Her ne kadar kitaplar sıklıkla gayet eğlenceli olsalar da her biri insanın kendisini ve hayatını ciddiye almasının değerinin somut birer delili aynı zamanda. Önümüzde okunmayı bekleyen ciltler olmasına bundan daha fazla sevinemezdim." Rebecca Mead, The New Yorker (Yılın En İyi Kitabı) "Çok fazla değerlendirmeye alınmayan ya da tartışmaya konu olmayan çocukluk çağı bir yoğunlaşma,  bir kayıp gitme gerektirir. Yoğunlaşmanın adeta saf halidir: bir şeye dalmak için değil, bir şeyi araştırmak için değil, yoğunlaşmak için yoğunlaşmak. Roland Barthes’ın dil hayaline atfen, bu dalışa yazının sıfır derecesi, cenneti andıran (veya çocuksu) bir hayal diyebiliriz." Nicholas Dames, Public Books  "Ardı ardına gelen her kitabıyla Bay Knausgaard günümüzün en önemli yazarlardan biri olma ününü pekiştiriyor." The Observer "Bilmediğimiz zamanlara ait çok güçlü bir biyografi." The London Evening Standard “Yaşamanın o canlı, son derece kuvvetli hissiyatını sayfalardan aynen aktarıyor… Hep birlikte Karl Ove’un geçmişine, zaferlerine ve felaketlerine, büyük sevinçlerine ve aptallıklarına kapılmış olabiliriz; ama onun kavgası bizim de kavgamız… çünkü bu güzel ve zor dünyada, aşk, dostluk ve hayatın anlamı için kavga ediliyor.” The National "...Kavgam’ı okurken Knausgaard’ın harika bir keşif, neredeyse bilimsel bir yenilik yaptığı hissine kapılıyorsunuz. Kavgam yeni, cesur bir şey..." n + 1  "Kavgam şaşırtıcı bir biçimde büyülüyor –ayrıntılar ve içtenliğin birleşimi, başka birinin beynine girme illüzyonu yaratıyor... Kavgam, kavgaya değer." GQ  "Karl Ove Knausgaard'ın epik serisi Kavgam beni altüst etti: tamamen sürükleyici, siz hayatını onunla beraber yaşarken yazarla okuyucu arasındaki duvarı yıkıyor. Hayatın en açıkça dünyevi yönlerini naklederken bile muzaffer, kurtarıcı ve son derece bağımlılık yapıcı. O bir dahi." Simon Prosser, The Guardian  "Knausgaard’ın eseri, hayatımın en unutulmaz okuma deneyimlerimin arasına girdi. Şahsen böyle bir şeyle karşılaşmadım. Karl Ove gözlerimi açtı. Kitaplarının bitmesini ve ondan ayrılmayı istemedim. Yazarken, kavuştuğu o “çılgın, yalnız, mutlu yere” dönme özlemini sayfalara döküyor. Bir süre dünyadan uzaklaştığım, insanların etkisinden uzaklaştığım o kendi çılgın, yalnız mutluluğumda, mesafeye ve çalışmaya duyduğu derin hasrete karşın yine de Knausgaard’ın insanların dünyasına, onların sunduklarına kendini açmaya sadık kaldığını bilmekle huzura erdim.” Nina MacLaughlin, L.A. Review of Books “Pek çok kişinin kitap dükkânlarının ve edebiyatın ölümden şikayet ettiği şu günlerde Knausgaard dünyayı kasıp kavuran, şaşırtıcı ve rahatlatıcı bir fenomen… Knausgaard’ın edebiyatın şu anki yıldızı olduğuna hiç şüphe yok.” Outlook India "Hiçbir yazar en az on yıldır dünya sahnesinde bu kadar onaylanmadı...  her çizgiden okur Knausgaard’ı konuşuyor." Evan Hughes, The New Yorker  "Çok güçlü ve canlı... Knausgaard son derece dürüst, evrensel endişeleri dillendirmekten korkmuyor... Nefis, yavaş ilerleyen, ilahi pasajlar... Walter Benjamin’in deyişiyle ‘gerçeğin efsanevi yönü’ne sahipler.” James Wood, The New Yorker  "Hem Knausgaard’ın Proust’u andıran tarzı hem de eserinin Kayıp Zamanın İzinde gibi ciltlere ayrılmış tek bir uzun kitap oluşu, benzerlerini hayatımızda tekrar göremeyeceğimiz edebi bir olay olduğunun sinyalini veriyor. 21. yüzyılda yayınlanmış neredeyse tüm diğer eserlerin aksine Knausgaard’ın muazzam kitabı, tadına varma imkânına sahip olduğumuz süreklilik arz eden kültürel bir olay." Jason Diamond, Flavorwire    "Kavgam beni kendim hakkında, özellikle duygularım hakkında daha fazla düşünmeye sevk etti. Beni hislerin canlılığı ile yeniden tanıştırdı. Bu duygusal bir eğitim… Kendi hakkında yazıyor, ancak özleri oluşturan sabit fikirlere başvurmaksızın. Roman bir tür nihai özgürlüğü –radikal açık sözlülüğe dayanan ruhani bir özgürlüğü hayal etmekte. İçten ve kişilerüstü, ancak insancıl; somut, ideolojiler dışı ve en önemlisi duygusal. Kendini tanıma arayışının ötesinde, yanında ve belki de içinde, evreni tanıma arayışı var." Joshua Rothman, The New Yorker  "[Knausgaard] sıradan şeylerin simyacısı… Bu yazar gerçek zamanda yüksek bir bina inşa ediyor. Çağımızda çok az sanat projesi ilgilenilmeyi bundan daha fazla hak ediyor." Dwight Garner, The New York Times  "Karl Ove Knausgaard’ın Kavgam’ının Norveçli yazarı James Joyce, Marcel Proust ve Henry Miller gibi yüksek yazarların arasına yerleştirdiğini söylersek abartmış olmayız. Bu yazarlar yen bir bilinç ile öne çıkarak kendi nesillerinin sesi olmuştur. Yıllar sonra, Knausgaard’ın 20. yüzyılın sonunda aynısını yapan son derece ayrıntılı hatıratı üzerine konuşacağız." The Providence Journal  "Neden altı ciltlik, 3600 sayfalık Norveççe bir roman yazan bir adam hakkındaki altı ciltlik, 3600 sayfalık Norveççe bir romanı okuyasınız ki? Kısa cevabı, bunun olağanüstü iyi olduğu ve kendinizi durduramadığınız, durdurmak da istemediğiniz olabilir... Karşı koyulamayacak kadar güzel."  Leland de la Durantaye, The New York Times Book Review  "Sarsıcı orijinalliğiyle bir başyapıt, yüzyılın edebiyat olayı. Yaşam şimdi ve burada anlatılıyor, heyecanlı bir alanda, günlük hatıralar ve çarpıcı detaylarla." Arlice Davenport, Wichita Eagle   "Sanki gözümüzün önünde zalimane bir açıklıkla kendi kendini muayene ediyor." Justine Jordan, Guardian Online   “Aşırı doğallığı mümkün olabileceğini düşündüğümüzden çok daha yoğun bir gerçeklik yaratıyor. Tüm itirafları gölgede bırakan bir itiraf romanı.” Times Literary Supplement (UK) “Knausgaard insan varoluşunun iç merkezine sesleniyor. Kimilerine ün getiren, kimilerineyse getirmeyen ve günümüz yazarları arasında Knausgaard’dan daha iyisinin bulunmadığı bir girişimle karşı karşıyayız.” The New Statesman                       “Kavgam okuması oldukça kolay, hatta heyecan verici derecede devrimci bir roman. Kitap âdeta bir başyapıt; gerçekten de şaşırtıcı olan ve kendisinden öncekilerin geleneklerini değiştiren o eserlerden biri… Kavgam’ı bu kadar hipnotize edici kılan şey –kitabı inceleyen pek çok kişinin kullandığı bir tanım bu– zihnin normalde bu kadar ayrıntılı bir şekilde yazılmayan alışkanlıklarını (bir akşam yemeği davetindeki duygusuzluğunuz, bir arkadaşınızın mayosunu kıskanmanız ya da sevgilinize duyduğunuz anlık öfke) görmenin verdiği keyifli şaşkınlık. Ve bir de her gün tecrübe ettiğimiz o uzun, hipergerçekçi sahnelerin birbirleriyle etkileşimleri ve düşünce deneylerinin etkililiği.” Meghan O'Rourke, Bookforum  "İnsani bir güzelliği var... Knaugaard’ın dünyasına çekilmek kaçınılmaz bir zevk.” Melissa Katsoulis, The Times "Kavgam muazzam bir projeyi ve 21. yüzyıl başı genel edebiyat görüşünün önemli bir yönünü ifade ediyor... Knausgaard, bizi hayatla hem genel hem mahrem ölçekte yüzleşmeye zorluyor. Okurları özel anlara daha iyi odaklanmaya ve daha iyi anılar oluşturmaya sadece kalitesiyle teşvik edecekse, Kavgam bu (hatırı sayılır) ağırlığa değiyor." Connor Ferguson, Libretto “Aşırı doğallığı mümkün olabileceğini düşündüğümüzden çok daha yoğun bir gerçeklik yaratıyor. Tüm itirafları gölgede bırakan bir itiraf romanı.” —Times Literary Supplement (UK)            “Kavgam insanın bakış açısını değiştiren bir kitap. İncil gibi.” —Heather Mallick, The Toronto Star 
Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Çocukluk Adası PDF 6.23 MB İndir
Çocukluk Adası EPUB 6.96 MB İndir
Çocukluk Adası MOBI 5.49 MB İndir
Çocukluk Adası ODF 5.86 MB İndir
Çocukluk Adası DJVU 7.32 MB İndir
Çocukluk Adası RAR 4.76 MB İndir
Çocukluk Adası ZIP 4.39 MB İndir

Sponsorlu Kitaplar

Satıcı Kitap Adı Bağlantı
BKM Kitap Sessizlik Artık Sensizlik Satın Al
Kitapyurdu Yüreğin Yorgunluk Görmesin Satın Al

Benzer Kitaplar




Kitap Yorumları - (5 Yorum)


Anıların işlenmeden aktarılması zor. Bilincin parladığı anın biricik peteğine sıkışmış olanlar haricinde anılar olabildiğince kurgulanır, hikâyeleştirilir ve paketlenir, sonrasında bir uyarıcıyla birlikte ortaya çıkacak biçimde depoya kaldırılır. Bir şarkı, bir koku, algıların anahtarları her türlü kodu çözer ve yıllar bir anda aşılabilecek mesafeler haline gelir.

Aynı mevzuyla alakalı Hafızadan Kurtulmanın Beş Kadim Yolu diye bir öykü yazıyordum, adam kitabını yazmış. Ben bitireyim de dergiler yine basmasın. Knausgaard’ın üçüncü kuşatması tamamen çocukluğundan ibaret. Bir bölümü olduğu gibi çocukluk, şu parıltılı anlar, diğer bölümler çocukluğun yetişkin yorumlaması şeklinde okunabilir.

Yeni bir mahalleye taşınan ailenin küçük çocuğu, manzarayı hiç unutmayacağı şekilde zihnine kazıyor. Küçük Karl Ove, çocukluğundan bir anda yetişkinliğe adım atıyor ve geçen zamanla birlikte kişiliğinin nasıl değiştiğini, nasıl değişebileceğini merak ediyor. Kitabın yazıldığı ana kadar böyle pek çok an yaşanmış, çoğu hatırlanıyor ve zamanın henüz işlenmemiş bölümü bir bilinmez olarak ortaya çıkıyor. Çocukluk, ölüme dair sahte anılar yaratabilir. Cenaze evinde masaya yatırılan bedenle yeni mahallesini keşfedilmiş bir dünya gibi inceleyen aynı: Karl Ove.

“Bellek, yaşam için güvenilir boyutlarda değil. Üstelik belleğin gerçeğe öncelik vermemesi gibi basit bir nedeni yok bunun. Belleğin bir olayı doğru veya yanlış hatırlamasını gerçeklik gereksinimi belirlemiyor hiçbir zaman. Öz çıkarlar belirliyor bunu.” (s. 21)
Bazen karıştırıyorsunuz; anıların anlatıcısı hafıza kodlarını bu çıkarların peşinde çözüyor gibi görünürken çocukluğun doğal anıları bir anda ortaya çıkıyor, karma bir yapı oluşuyor. Güzel bir şey bu, çok katmanlı yapıyı kendiniz aralamalısınız. Hemingway’in buzdağı metaforunu anımsarsanız daha derinlere inebilirsiniz.

İnsanın söylemedikleri olduğunu kim söylemişti?

Tek bir sözcük olsun israf edildiğini düşünmüyorum, Knausgaard okuruna sunduğu şemada anılarının yazınını nasıl etkilediğini anlatıyor aslında. Bu yüzden uzun uzun anlatılan ve anlamsız/değersiz görünen bölümler bile bir amaç uğruna yazılmış. Fark edersiniz ki büyük bir felaketin öncesi ve sonrası uzun uzun anlatılmıştır, zira felaket unutulsa bile ardılı ve öncüsü asla unutulmaz, hafıza eklektik bir şekilde çalışır ve bazı parçaları daha çok parlatır. Bu parlamalardan sıkça görürüz, zira Karl Ove’ın babası, özellikle ilk kitapta ölümünün ardında bıraktığı boşluğa düştüğümüz adam, tam bir sığır olduğu için çocuğa etmediğini bırakmıyor. Bunun yanında ergenlik problemleri, akran despotizmi derken kimsenin yabancısı olmadığı bir dünyayı, orman yasalarının yaşam boyunca en geçerli olduğu zamanları izliyoruz. 60’lı yılların Norveç’i oldukça ıssız, yeşil ve depresif. Despot baba, sessiz anne ve kendi halindeki abi ile birlikte Karl Ove için onlarca kez damgalanmış bir çocukluğu yazmak zor olsa gerek.

Cinsellik, edebiyatın ve müziğin keşfi, okul, arkadaşlar, hepsi bir yerden çocukluğa tutunmuş.

Tekrar söylemek istiyorum, baba tam bir sığır. Ortaokul öğretmeni olup çocuk psikolojisinden bu kadar uzak kalan bir adam olamaz. Mesleki deformasyon mu diyeyim, ne diyeyim, bilemedim.

Müthiş.


Knausgaard kendini merak ettiriyor. Serinin ilk iki kitabı kadar merak uyandırıcı


Keyifle okunabilen bir kitap. Basım ve çeviri iyi.


karl ove knausgaardın kavgam serisinin monokldan çıkan üçüncü kitabı. daha ilk sayfalarda insanı içine çekiyor, ilk kitaba daha yakın bir tadı var gibi şimdilik.


Karl’ın bu kitabı da diğer kitapları gibi güzeldi. Bence en önemli özelliği konusuna bakılınca basit bir kitap gibi gözükse de hiçlikten bir edebi eser çıkartılması.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*