Paris Düşerken, Fırtına ve Dipten Gelen Dalga'dan oluşan nehir roman, 20.yüzyılın en hareketli dönemini tüm tarafları ve çeşitli yönleriyle tasvir eden dev bir eserdir. Üçlemenin bu son cildi, İkinci Dünya Savaşı sonrasında kurulan yeni dünyayı anlatıyor. 20.yüzyılın ortasında büyük bir yara açarak beliren dehşet bitmiştir ama, şimdi daha sinsi ve daha gizli bir savaş başlamıştır. Dolayısıyla, o önüne çıkan her şeyi yakıp kavuran fırtına dinmiş gibi görünse de küller arasında kalan kordan yeni fırtınalar körüklenmektedir.Yazar bu kitabında Soğuk Savaş'ın ilk yıllarına ayna tutuyor. Faşizmin yıkamadığı Sovyetler Birliği'ne karşı ABD'de yapılan planlar, Pentagon'dan Paris Hükümeti'ne kadar uzanan entrikalar ekseninde hayata geçirilirken, sosyalizm ve kapitalizm arasındaki savaşın yeni cephesinde yaşayan direniş güçleri de yeni durum için mevzilenmektedir.
Paris düşerkenle doğan bir nehir gerçekten, dönemin siyasi tarihinin bu kadar ayrıntılı ve bu kadar akıcı bir şekilde betimlenmesi inanılmaz. Romanda o kadar çok kahraman olmasına rağmen her biri bambaşka etkiler bırakıyor insnaın üzerinde. Böylesi insanların bir an için olsun tek bir kişinin -İlya Ehrenburgun- zihninde dahi olsa yaşamış olması düşüncesi, hayata dair umut aşılıyor.Bu nehir insanı alıp götürüyor.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Soluksuz okuyarak bir devre tanıklık edeceksiniz..?
Paris düşerkenle doğan bir nehir gerçekten, dönemin siyasi tarihinin bu kadar ayrıntılı ve bu kadar akıcı bir şekilde betimlenmesi inanılmaz. Romanda o kadar çok kahraman olmasına rağmen her biri bambaşka etkiler bırakıyor insnaın üzerinde. Böylesi insanların bir an için olsun tek bir kişinin -İlya Ehrenburgun- zihninde dahi olsa yaşamış olması düşüncesi, hayata dair umut aşılıyor.Bu nehir insanı alıp götürüyor.