Kategori: Siyaset
Yazar: Mete Gündoğan
Yayınevi: Destek Yayınları
Erbakan
Tanıtım Bülteni
Aslında Türkiye’de iki tane Meclis var. Birisi bu Meclis, biz avam meclisiyiz. Paryalar meclisi. Bir de bize hiç sorulmadan yürütülen işlerin meclisi var. O da lortlar kamarası, rantiyecilerin meclisi. Bu bütçenin dörtte üçü bu Meclis’e gelmiyor. Nedir bu? Borç ve faiz. Kim karışıyor buna? Bunu rantiyeciler kontrol ediyor. Bizim kontrolümüzden çıkarılıyor. Onların kendi meclisleri var. Hepiniz bunu biliyorsunuz. O meclislerde Hükümet bu ay şu kadar faizle şu kadar borç alsın diye onlar karar veriyor ve o kadar da borç alınıyor. Bu devlet böyle yönetiliyor. Bu gerçekleri birbirimizden gizlemeyelim. İşte biz gerçek demokrasi istiyoruz. Bunlara bu Meclis, bu Hükümet karar vermeli... Herhangi bir kimse, Malazgirt’te inanışının şahlanışını yaşamadan, Kosova’da, Niğbolu’da bir kılıç olup parlamadan, Ulubatlı Hasan olup İstanbul’u fethetmeden, Sultan Fatih olup atını denize sürmeden, Kanuni olup şanlı ordularıyla Avrupa’nın içlerine yürümeden, Seyit Onbaşı olup 250 kiloluk mermiyi “Ya Allah!” deyip namluya sürmeden, Sakarya’nın siperlerine girmeden ve Kıbrıs’ta düşman tahkimatının arasından geçmeden Milli Görüş’ün ne olduğunu anlayamaz.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Yazar, Refah partisi döneminde Erbakan’ın danışmanlığını yapmış biri. Onunla yakın mesai imkanı bulmuş, hatıralar edinmiş. Bu gibi tecrübeler mezara gitmemeli, kayıt altına alınıp paylaşılmalı.
Evvela üsluba değinelim. Gayet akıcı, pürüzsüz, anlaşılır. Tarihimizin bir dönemini, bir şahıs üzerinden okumak ufuk açıcı. Belki de kitabın özünü açıklayan şu son başlık, imge her şeyi özetliyor: Bir nehir, bir şehir. Yazar da buradan ilham aldığını ve yazmaya başladığını söylüyor. Somut olaylar üzerine söylenebilecek pek bir şey yok ama bunların yorumlanması, etkileri ve sonuçları için başka kaynaklardan çapraz okumalar yapmak şart.
Öncelikle bir beyefendi! Teknokrat ve iyi bir siyaset erbabıydı rahmetli.Büyük resmi görmekse mesele, her zaman bu meselelerle uğraştı.Mikro meselelerle,türevlerle uğraşmadı, hep makro açıdan baktı.Yılmadı hiç,siyonizm belasını yeryüzünden silmeliyiz dedi.Ekonomik açıdan Faiz sistemi insanlığın kanseridir,kurtulmalıyız dedi.Adil Düzen dedi,kimse anlamadı.Ya da anlaşılmak istenmedi,kafa yorulmadı.Maalesef bizim gibi ülkelerde bir kişi öldükten sonra kıymeti iyi anlaşılıyor.Daha pek çok değerli insanımız var onlarda göçüp gitmeden her zaman el üstünde tutulmalı.Mete hoca yine iş çıkarmış.Tavsiye ederim.
Erbakan hocanın yaşarken kıymeti tam anlamıyla bilinmedi.Her büyük şahsiyet gibi öldükten sonra anlaşıldı rahmele anıyorum
Cennet mekan Erbakan! Bu kitap da görüldüğü gibi hayatı hep mücadele ile geçmiş, ömrünü vatanına milletine, dinine adayan dava adamı. Engellere rağmen pes etmeden nasıl mücadele ediliri anlatan harika bir kitap.