Bugünün hakikat-sonrası rejiminde, gündelik siyasetin bir uzantısı haline gelen, yalnızca yorum ve görünümlerin olduğu bir “gösteri toplumu”nun yükselişine tanıklık ediyoruz. Sorular ve cevaplar arasındaki nedensel bağları yitirdiğimiz kapitalist modernite çağında, devlet aklına ve onun otoriter siyasal tahayyüllerine muhtaç olmayan bir karşı duruş geliştirebilmek mümkün müdür? Sosyal adaletin, özgürlüğün ve demokrasinin özüne tehdit oluşturan popülizm ve yalanlarla nasıl baş edebiliriz? Hakikat-sonrası, tüm bu sorulara yanıtlar arayan bir kamusal felsefe kitabıdır. Mirgün Cabas’ın sunuşu ile
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Önsöz bile başlı başına çok iyi .
post-truth’a dair oluşmuş literatürü çok iyi kullandığı kitapta felsefeci yönünü de güzel gösteriyor. hakikat sonrasının kökenini postmodernizmde bulduğuna dair iddiayı çok güzel tartışıyor.
Sorgulamasıyla zihin açıyor.
kaliteli bir eser, düşüncelerime katkı sağladı
Gerçek, hakikat kavramlarının sorgulandığı; “üretilmiş gerçeklik” kavramının hakikatten daha ikna edici hale geldiği veya getirildiği zamanımızı ele alıyor.