Tuncay Özkan bu kitapta, senelerdir “Silivri Esir Kampı”nda yaşadıklarını ve hapishane deneyimlerini okurlarıyla paylaşıyor.Sırf muhalif olduğu için sabaha karşı polis baskınlarıyla evinden alınıp götürülenlerin, hapse atılanların ya da atılmayı bekleyenlerin yaşadıklarını gözler önüne seriyor.Özkan, yurttaşların adını sadece televizyonlardan duyduğu örgütlere üye olduğu iddiasıyla tutuklanmaktan çekindiği günümüz Türkiye’sinde, korku imparatorluğundan sıyrılıp gerçeklerle yüzleşmek adına bir başucu kitabı sunuyor.Böyle bir haksızlık karşısında hayata nasıl tutunulması gerektiğinin ipuçlarını veriyor.Özgürlüğün, insanın kendi beyninde başladığını anlatıyor herkese.Zira Nâzım Hikmet’in de dediği gibi: “Mesele esir düşmekte değil, teslim olmamakta bütün mesele…”
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Enteresan ve ilginç anektodları olan bir kitap…
Yazarın hapiste geçen son kitaplarıyla aynı içerikte, aynı şeyleri tekrarladığı için biraz sıkıcı olabiliyor
yapılan kumpası ve orada yaşananları okudukça tüyleriniz diken diken olacak
Kişisel gelişim tadı aldığınız doğrusuna dik bir kitap..Gülüyorsunuz,duygulanıyorsunuz..Sirkenin ne kadar önemli birşey olduğunu anlıyorsunuz..
şartların zorluğunu esprili bir dille anlatmış, okuyun lütfen