Eserleriyle Türk toplumunu renkli bir tablo gibi sunan Hüseyin Rahmi Gürpınar sadece edebiyat okurunu değil, toplumun sosyal gelişimine kafa yoran herkesi bugün hâlâ aydınlatmaya devam eden bir yazar. Gürpınar, altı hikâyeden oluşan İki Hödüğün Seyahati’nde, toplumsal bozuklukları ve batıl inançları mizahi bir dille eleştirerek, okuyucularını “yüksek felsefe”ye ulaştırmaya çalışır. Kültür yozlaşmasını, bilime ve çağa ayak uyduramamayı, hayvanlara yapılan zulümleri ve cahilliğin insanın başına açtığı problemleri hikâyelerinde titizlikle işler. Gürpınar bu eserinde, dönemin İstanbul’unda konuşulan farklı şive ve ağızları büyük bir ustalıkla kullanmanın yanında, kültürel hayatı da tüm yönleriyle yansıtmayı başarır.
Gürpınar bu eserinde, dönemin İstanbul’unda konuşulan farklı şive ve ağızları büyük bir ustalıkla kullanmanın yanında, kültürel hayatı da tüm yönleriyle yansıtmayı başarır.
Hüseyin Rahmi Gürpınar, ilk gençlik dönemi en sevdiğim yazarlardandı. O zamanlar güle eğlene okurdum. Seneler sonra tekrar okuduğumda satır aralarında ne kadar derin düşünceler saklıymış gördüm. Gerçekten klasikleri farklı yaşlarda tekrar okumak gerekiyormuş.
Kısa hikayeler yolda, yolculukta, bekleme zamanlarında keyifle okunabiliyor.
Bu arada kitaplar gerçekten çantaya cebe sığabilecek mini boyutta, tabi yazılar da o oranda küçük 🙂
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Gürpınar bu eserinde, dönemin İstanbul’unda konuşulan farklı şive ve ağızları büyük bir ustalıkla kullanmanın yanında, kültürel hayatı da tüm yönleriyle yansıtmayı başarır.
Duyguları okura çok iyi geçiren bir eser.
Köyden şehre gelen iki adamın düştüğü komik durumu anlatan hem güldürücü hem düşündürücü bir kitap.
Hüseyin Rahmi Gürpınar, ilk gençlik dönemi en sevdiğim yazarlardandı. O zamanlar güle eğlene okurdum. Seneler sonra tekrar okuduğumda satır aralarında ne kadar derin düşünceler saklıymış gördüm. Gerçekten klasikleri farklı yaşlarda tekrar okumak gerekiyormuş.
Kısa hikayeler yolda, yolculukta, bekleme zamanlarında keyifle okunabiliyor.
Bu arada kitaplar gerçekten çantaya cebe sığabilecek mini boyutta, tabi yazılar da o oranda küçük 🙂
Sevmek ve acımak duygularına temas eden bir eser.