Ne acımasız bir şefkat!
Sevgi her zaman bu kadar sahiplenicidir belki de!
Sarsıcı bir köklerinden koparılış hikâyesi; günlük hayatta yaşanan kırgınlıkların, yaralanmaların, düş kırıklıklarının, suçluluk hissinin, sürgünlük duygusunun, anlayışsızlığın, iletişim güçlüklerinin, duygusal geçirimsizliklerin, pişmanlıkların, yasın ve metanetin, şefkat ve sevginin romanı. Gücünü, birbirinden öylesine farklı "çiftler"i "ana-kız, karı-koca, ana-baba" birlikte ya da yan yana yaşatma ustalığından alan bir kitap.
Bayan Szöcs, kocasının ölümü üzerine evini, kasabasını, taşralı geçmişini geride bırakıp Budapeşte’de yaşamakta olan kızı, başarılı doktor Iza’nın yanına taşınmayı kabul eder. Iza onun için en iyi olanı yapmaya çalıştığını düşünerek annesine yepyeni bir "hayat" hazırlar. Ama yaşlı kadın kendisine ait hiçbir şey barındırmayan bu hayata, bu modern çağa ayak uydurmaya çalışırken yavaş yavaş taşlaşır... Ta ki bir gün doğduğu kasabaya dönme kararını verene kadar.
Çağdaş Macar edebiyatının en büyük ustalarından Magda Szabó, büyük dönüşümler geçiren bir toplumda kuşaklar arasında, gelenek ile modernite arasında yaşanan çatışmayı, her şeyi anlatacak kadar sıradan sözcüklerle, büyük bir incelikle aktarıyor.
"Her şey yok olmuştu, eski yoksulluklarından büyük bir sabırla, bitmez tükenmez bir maharet ve ustalıkla kurtarmış olduğu her şey; tahripkâr zamanı kandırma becerilerinin hiçbir tanığı kalmamıştı geriye."
Gerçekten büyük bir beğeniyle okudum kitabı. Tuhaf bir etki bırakıyor insanın üzerinde… Yazarın çekici üslubuna ilaveten çevirmen Hakan Tansel’in titiz çevirisi de size büyük keyif veriyor.Kitabı bitirdikten sonra birkaç gün zihnimde dönüp durdu öykü ve karakterler. Öylesine somuttu ki her biri…
Magda Szabğ, ‘Iza’nın Şarkısı’nda, kahramanları Bayan Szöcs ve kızı Iza arasındaki ilişki üzerinden kuşak çatışmasını hikâye ediyor. Bayan Szöcs, kocası öldükten sonra, Budapeşte’de yaşayan kızı Iza’nın beraber yaşama teklifini kabul eder. Evini, kasabasını, geçmişini geride bırakan Szöcs, tek bir ayrıntısı bile geçmişine ait olmayan bu “yeni” hayatında, gün geçtikçe yabancılaşmaya, kabuğuna çekilmeye başlar. Modern çağa bir türlüadapte olamayan Szöcs, günün birinde tekrar kökenlerine dönmeye, unutamadığı geçmişine gitmeye karar verecektir. Szabğ, kadının köklerine duyduğu özlemi, kızı ile yaşadığı kuşak çatışması eksenindeve samimi bir dille anlatıyor.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Hüzünlü bir kitap. Çerezlik olarak okunabilir.
kuşak çatışmasını anlatan öykünün tamamen içine dahil olup okuyacağınız bir eser. dili ve kurgusu gayet ilgi çekici…tavsiye ederim.
Gerçekten büyük bir beğeniyle okudum kitabı. Tuhaf bir etki bırakıyor insanın üzerinde… Yazarın çekici üslubuna ilaveten çevirmen Hakan Tansel’in titiz çevirisi de size büyük keyif veriyor.Kitabı bitirdikten sonra birkaç gün zihnimde dönüp durdu öykü ve karakterler. Öylesine somuttu ki her biri…
tam bir perihan mağden üslubu bence gerçekçi dürüst her şeyiyle açık açık saklamadan aklından neler geçiyorsa yazmış ağzına sağlık.
Magda Szabğ, ‘Iza’nın Şarkısı’nda, kahramanları Bayan Szöcs ve kızı Iza arasındaki ilişki üzerinden kuşak çatışmasını hikâye ediyor. Bayan Szöcs, kocası öldükten sonra, Budapeşte’de yaşayan kızı Iza’nın beraber yaşama teklifini kabul eder. Evini, kasabasını, geçmişini geride bırakan Szöcs, tek bir ayrıntısı bile geçmişine ait olmayan bu “yeni” hayatında, gün geçtikçe yabancılaşmaya, kabuğuna çekilmeye başlar. Modern çağa bir türlüadapte olamayan Szöcs, günün birinde tekrar kökenlerine dönmeye, unutamadığı geçmişine gitmeye karar verecektir. Szabğ, kadının köklerine duyduğu özlemi, kızı ile yaşadığı kuşak çatışması eksenindeve samimi bir dille anlatıyor.