Tutku Her Zaman KazanırCennet Konağı’nda işlenen karanlık günahlara çok az insan tanık olabilir. Ancak sürgüne gönderilmiş İngiliz aristokratların bedensel tutkularını özgürce tatmin etmek için bir araya geldikleri bu gizli topluluğun içerisinde, baş tahrikçileri olan gizemli Vikont Rohan’ın doymak bilmez iştahıyla aşık atabileceklerin sayısı daha da azdır.Fiziksel haz arayışı, Rohan’ın hem en sevdiği eğlencesi hem de içinden yükselen en ısrarcı arzusudur, ta ki aklı kolay kolay çelinmeyen bir kadının büyüsüne kapılana kadar. Saf ve yoksul düşmüş bir kadın olan Elinor Harriman’ı karanlık arzusuyla dehşete düşürse de, Elinor da zamanla kalbinin hızla atmaya başladığını hisseder… ve tutkunun arkasındaki adama doğru gizliden gizliye çekilir.“Anne Stuart’ı geçmek imkânsız.”-Elizabeth Lowell
Çok çok çok beğendim. Konusunu okuduğumda öyle çok ilgimi çekmemişti. Ama nasıl bir romandı o öyle. Francis’e bayıldım. O kadar uç noktalarda şeyler yaşayan hiç bir sınırı olmayan bir adamdı. Ama Elinor’u o kadar güzel sevdi ki. Tek kelimeyle bayıldım
Beklediğim gibi değildi bir kere çok açık saçık bir kitap değil rohanın geçmişte yaptığı şeyle üstü kapalı anlatılıyor. Elenor ve rohanda kitabın sonunda beraber oluyor, sonu çok hızlıca yazılmış gibi kız kardeşini korumak ! için o kadar çabalaması sonrada geçliğinde başından geçenler, annesinin sevgisizliği ama yine de hiç yılmadı mücadeleyi hiç bırakmadı.
Cehennem Kralı Francis Rohan ile fakir ama ahlaklı, sözünü esirgemeyen kızımız Elinor’un adım adım aşka, tutkuya giden hikayeleri…Kitap da Rohan-Elinor aşkının yanında bir de kötü adamımız var. Cinayet, cinayete teşebbüs, adam kaçırma… Biraz gerilim, hikayeye ayrı bir tat, ayrı bir heyecan vermiş. Bir nefeste okunan bir kitaptı. Rohan’ın neler yapacağını merak ederek, sayfalar akıp gitti. Ben beğendim, tavsiye ederim.
Marques de Sade tarzı bir adam ama içinde bir yerlerde kalbinin olduğunu keşfeden bir aşık aynı zamanda, biraz marques de sade ve kitabı juliett e dair yazarımızda etkilenme sezdim , kitap çok yavandı , bu çeviriden de kaynaklanıyor olabilir , dışarıdan bir seyirci gibi okudum , konuya dahil olmakta zorlandım diyebilirim.
Bu nasıl bir kitap dı şok edici ve çarpıcı..En başından itibaren beni öyle bir etkisine aldı ki nasıl okuduğumu anlamadım…Bayıldım romanın,kurgusuna,karakterlerine ve dönemi çok çarpıcı bir biçimde yansıtmasına kesinlikle takip edeceğim bir yazar olacak..Anne Stuart’ı Beyaz Dizi romanlarından hatırlarım..O yüzden alırken tereddüt etmedim..Birde benim gönlümdeki çeviri ve editör işbirliği ile Goodreads’te 3,83 almış bir kitap bence tam tamına 10 üzerinden 10 puanı hak ediyordu doğrusu…Yayın evine buradan teşekkürlerimi sunarım keşke Kara Büyü’de bu özeni görebilseydim…Romandaki karakterler diğer historical karakterlerine pek benzemiyor..Daha doğrusu hikaye normal bir hikaye değil zaten..Burada saf bir genç kız ahlaklı dürüst bir asilzade bulmak isterseniz tavsiyem bu kitaptan uzak durun!!!..Hikaye Fransa’da Paris’de geçiyor..1768 kışı..Çok çetin bir kış..Romanımızın erkek karakteri Francis Rohan; Culloden savaşında ailesini kaybetmiş,İngiltere’den ayrılmış,Paris’te sürgün hayatı yaşayan bir Kontdur..Paris’de sefahat içinde de sürgün hayatı yaşıyor.Çok zengin,ahlaksız,günah gibi de yakışıklı..Tüm kurallara isyan eden,evinde her türlü ahlaksızlığı yaşayan ve yaşatan hiç bir kuralı olmayan bir adam..Bunda geçmişte yaşadığı ailesinin gözünün önünde katledilmesinin çok büyük etkisi var..Gözlerini kapadığında gözünün önüne aile kaybının gelmemesi için sayısını sayamayacağı çılgınlık yaşıyor..Yaşatıyor..Elinor Harriman gösterişsiz pek de güzel olmayan bir genç kadın üvey kız kardeşi,annesi,dadısı ile birlikte annesinin hesapsız ahlaksız tavırları yüzünden çok zor durumlara düşmüş bir genç kadın..Tüm amacı kötülüklerden kendisinden çok daha güzel bir genç kız olduğuna inandığı kız kardeşini korumak..Annesınden özellikle..Bir anne düşünün ki kızının bekaretini satılığa çıkartabiliyor…Annesinin bu hesapsız bencil tavırları yüzünde Francis Ve Elinor’un yolları Rohan evinde tam da bir çılgın partide kesişir:))..Elinor’un tüm amacı annesinin son kalan parayı kaybetmemesi,Francis’in ise belli bir amacı yoktur bu genç kadın çok ilgisini çekmiştir..Tüm ilgisi ona yönlenir…Veee olaylar başlar…Daha fazla anlatıp kitabın büyüsünü bozmak istemiyorum:))..Tam anlamı ile doludizgin bir hikayedi..Durmak yok:)) Yavaşlamıyor hiç…Sıkılmayı aklınıza bile getirmeyin…TavsiyemDiR
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Çok çok çok beğendim. Konusunu okuduğumda öyle çok ilgimi çekmemişti. Ama nasıl bir romandı o öyle. Francis’e bayıldım. O kadar uç noktalarda şeyler yaşayan hiç bir sınırı olmayan bir adamdı. Ama Elinor’u o kadar güzel sevdi ki. Tek kelimeyle bayıldım
Beklediğim gibi değildi bir kere çok açık saçık bir kitap değil rohanın geçmişte yaptığı şeyle üstü kapalı anlatılıyor. Elenor ve rohanda kitabın sonunda beraber oluyor, sonu çok hızlıca yazılmış gibi kız kardeşini korumak ! için o kadar çabalaması sonrada geçliğinde başından geçenler, annesinin sevgisizliği ama yine de hiç yılmadı mücadeleyi hiç bırakmadı.
Cehennem Kralı Francis Rohan ile fakir ama ahlaklı, sözünü esirgemeyen kızımız Elinor’un adım adım aşka, tutkuya giden hikayeleri…Kitap da Rohan-Elinor aşkının yanında bir de kötü adamımız var. Cinayet, cinayete teşebbüs, adam kaçırma… Biraz gerilim, hikayeye ayrı bir tat, ayrı bir heyecan vermiş. Bir nefeste okunan bir kitaptı. Rohan’ın neler yapacağını merak ederek, sayfalar akıp gitti. Ben beğendim, tavsiye ederim.
Marques de Sade tarzı bir adam ama içinde bir yerlerde kalbinin olduğunu keşfeden bir aşık aynı zamanda, biraz marques de sade ve kitabı juliett e dair yazarımızda etkilenme sezdim , kitap çok yavandı , bu çeviriden de kaynaklanıyor olabilir , dışarıdan bir seyirci gibi okudum , konuya dahil olmakta zorlandım diyebilirim.
Bu nasıl bir kitap dı şok edici ve çarpıcı..En başından itibaren beni öyle bir etkisine aldı ki nasıl okuduğumu anlamadım…Bayıldım romanın,kurgusuna,karakterlerine ve dönemi çok çarpıcı bir biçimde yansıtmasına kesinlikle takip edeceğim bir yazar olacak..Anne Stuart’ı Beyaz Dizi romanlarından hatırlarım..O yüzden alırken tereddüt etmedim..Birde benim gönlümdeki çeviri ve editör işbirliği ile Goodreads’te 3,83 almış bir kitap bence tam tamına 10 üzerinden 10 puanı hak ediyordu doğrusu…Yayın evine buradan teşekkürlerimi sunarım keşke Kara Büyü’de bu özeni görebilseydim…Romandaki karakterler diğer historical karakterlerine pek benzemiyor..Daha doğrusu hikaye normal bir hikaye değil zaten..Burada saf bir genç kız ahlaklı dürüst bir asilzade bulmak isterseniz tavsiyem bu kitaptan uzak durun!!!..Hikaye Fransa’da Paris’de geçiyor..1768 kışı..Çok çetin bir kış..Romanımızın erkek karakteri Francis Rohan; Culloden savaşında ailesini kaybetmiş,İngiltere’den ayrılmış,Paris’te sürgün hayatı yaşayan bir Kontdur..Paris’de sefahat içinde de sürgün hayatı yaşıyor.Çok zengin,ahlaksız,günah gibi de yakışıklı..Tüm kurallara isyan eden,evinde her türlü ahlaksızlığı yaşayan ve yaşatan hiç bir kuralı olmayan bir adam..Bunda geçmişte yaşadığı ailesinin gözünün önünde katledilmesinin çok büyük etkisi var..Gözlerini kapadığında gözünün önüne aile kaybının gelmemesi için sayısını sayamayacağı çılgınlık yaşıyor..Yaşatıyor..Elinor Harriman gösterişsiz pek de güzel olmayan bir genç kadın üvey kız kardeşi,annesi,dadısı ile birlikte annesinin hesapsız ahlaksız tavırları yüzünden çok zor durumlara düşmüş bir genç kadın..Tüm amacı kötülüklerden kendisinden çok daha güzel bir genç kız olduğuna inandığı kız kardeşini korumak..Annesınden özellikle..Bir anne düşünün ki kızının bekaretini satılığa çıkartabiliyor…Annesinin bu hesapsız bencil tavırları yüzünde Francis Ve Elinor’un yolları Rohan evinde tam da bir çılgın partide kesişir:))..Elinor’un tüm amacı annesinin son kalan parayı kaybetmemesi,Francis’in ise belli bir amacı yoktur bu genç kadın çok ilgisini çekmiştir..Tüm ilgisi ona yönlenir…Veee olaylar başlar…Daha fazla anlatıp kitabın büyüsünü bozmak istemiyorum:))..Tam anlamı ile doludizgin bir hikayedi..Durmak yok:)) Yavaşlamıyor hiç…Sıkılmayı aklınıza bile getirmeyin…TavsiyemDiR