Kaybolduğun Sularda Yüzüyorum; insanın zaafları ve korkularıyla var ettiği yaşamına, ruhunun derinliklerine bakan hikayelerle dolu. Elif Sena Ergin, bu bilinçli “kazı” ile yitirdiklerimiz, inandıklarımız ve sevdiklerimizin ne olduğunu soruyor bize: Bir şehri kuran ve yıkan nedir? Evi terk etmek ne anlama gelir, ya eve dönmek? Peki, insanlar yıkıntılarda ne bulur, başkalarının kaybettiklerini mi? Elif Sena Ergin, cevabın, sorunun kalbinde olduğundan emin, yavaş adımlarla hikâyenin derinliklerine yürüyor. Artık tanıyamadığı gözlere bakan, sesini duymadığı denizleri özleyen, zamanın bir yerinde öylece duran insanlar; kendi hikâyelerini de kayboldukları sularda buluyorlar. Gülün sahibini arıyor, “Eymen kimdi?” diye soruyor, midelerindeki boşluğu büyütüyorlar. Hikâyeleriyle bir şehrin, bir evin ya da mutfağın değil asıl mekânın, asıl yurdun kendi ruhları olduğunu fark ediyorlar.
Sevgili Elif Sena Hanım’ın eserlerinde hep arka planda muzip ve bilgiç bir çocuğun kıkırdayarak güldüğünü işitiyorum. Hayatın rengarenk sinir uçlarında dolaştıkça içinizde yer yer uyandırdığı ürperişler, coşkulu bir serüven havasında sizi öykünün içine çekiyor.
Bu kitapta da meramını az ve öz cümlelerle anlatan, insanı yormayan kısa kısa öyküler var. Dilerim okuyanı bol olsun ve bu kalem daha çok eser yazsın…
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Kurgu ve anlatımı, okuru saran bir nitelikte. Sıcak ve samimi öyküler.
Sevgili Elif Sena Hanım’ın eserlerinde hep arka planda muzip ve bilgiç bir çocuğun kıkırdayarak güldüğünü işitiyorum. Hayatın rengarenk sinir uçlarında dolaştıkça içinizde yer yer uyandırdığı ürperişler, coşkulu bir serüven havasında sizi öykünün içine çekiyor.
Bu kitapta da meramını az ve öz cümlelerle anlatan, insanı yormayan kısa kısa öyküler var. Dilerim okuyanı bol olsun ve bu kalem daha çok eser yazsın…