Göç, insanlık tarihi kadar eski, insanlık tarihiyle özdeş bir olgudur. Göç hareketleri göç eden birey ya da insan grupları açısından olduğu kadar göç edilen ya da terk edilen mekânda da önemli değişikliklere yol açmaktadır. Nüfus artışı ya da azalışı ilk aşamada karşımıza çıkan sonuçlardan birisidir. Bir diğer önemli sonuç ise, kültürel karşılaşmaların neticesinde bireysel-grupsal tutum, davranış ya da hissetme biçimlerinde yaşanılan farklılaşmalardır. Birey ya da insan grupları açısından bakıldığında göç, öznel ve nesnel boyutlarıyla çok katmanlı ve çeşitlilik arz eden sosyolojik görünümlere sahiptir. Göç eden birey için göç deneyimi, hayatta kalma mücadelesi, daha yüksek bir yaşam kalitesi, daha iyi gelir getiren bir meslek ya da daha güvenlikli bir yaşam alanına kavuşma manasına gelmektedir.Tarihi boyunca göç kavramı ile sıkça yüzleşen milletlerin başında Türkler, göçerlere vatan olma konusunda da Anadolu gelmektedir.Bu kitap, merkezinde Konya olmak üzere Sultan Alparslan’dan Cumhuriyet dönemine kadar geniş bir yelpazede yaşanan göçler ile göçerleri ve bu hususun tarihi süreklilik içerisindeki durumunu ele alan yazıları bir araya getirmek amacıyla hazırlanmıştır. Oğuz boylarının Anadolu’ya göçlerinden, Kafkas ve Balkan göçlerine, nüfus mübadelesinden Suriyeli göçmenlere kadar değişik zaman ve şartlarda gerçekleşen göçler çeşitli yönleriyle ele alınmıştır.
Alaattin Aköz ve Doğan Yörük’ün editörlüğünde on sekiz farklı makale ile Konya şehrinin göç olgusu ile bağlantısının anlatıldığı eser. Her bir makale zengin kaynakçası ile günümüz Konya’sının oluşumunda farklı göç hareketlerinin etkisini okuyucuya sunuyor.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Alaattin Aköz ve Doğan Yörük’ün editörlüğünde on sekiz farklı makale ile Konya şehrinin göç olgusu ile bağlantısının anlatıldığı eser. Her bir makale zengin kaynakçası ile günümüz Konya’sının oluşumunda farklı göç hareketlerinin etkisini okuyucuya sunuyor.
Kent ve göç sosyolojisi için güzel bir kaynak.