inanılmaz sürükleyici bir kitap. bir solukta okuyorsunuz… anlatımı son derece akıcı ve çok gerçekçi… kitapta sözü geçen karakterleri resmen yaşıyorsunuz. örneğin kitaptaki karakterin güzelliği o kadar net anlatılıyorki, kitabı okudukça siz bile kıskanıyor veya beğeniyorsunuz kişiyi. konu olmasa da anlatımın ve üslubun etkileyici olduğunu düşünüyorum.
Brautigan yine kendine has tarzıyla, kelimeler altında ezilmeden kalbindeki ezikliği apaçık ortaya koymasını bilmiş. İnsanda “bu adam yazdıkça sonsuza kadar okurum” hissi uyandırıyor. Alabildiğine eyreti dursa da yaşamın kenarından söylediklerinde kesinlikle ucuz “muhalif” olma tuzağına düşmüyor. İçindeki elmanın tadıyla sarhoş olup dalgasını da geçen bir kurt gibi o. Ve bu kitapta en iddialı köşelerin birinde beliriyor karşımızda; aşk! Ve bu bıyıklarını burda olsa pek hoş karşılamayacağımız 🙂 Amerikan düzyazı şairi, aşk söz konusu olunca hem “kana kana” hem de “kanaya kanaya” seviyor!
Kaybetmek insanın doğasında olan bir şeydir ve insanlık kadar eskidir.Ne var ki yine insanlar kendi tarihleri boyunca bunu kabul etmek istememişlerdir.Brautigan bize kaybetme olgusunu kabullenmeyi,bu kabullenişin bize nezaketi,düşünceyi,inceliği ve unuttuğumuz daha bir çok meziyeti tekrar veriyor.Bir kadın için hayatının önemli bir kısmından vazgeçebilmeyi öğretiyor.
Kitap Yorumları - (4 Yorum)
inanılmaz sürükleyici bir kitap. bir solukta okuyorsunuz… anlatımı son derece akıcı ve çok gerçekçi… kitapta sözü geçen karakterleri resmen yaşıyorsunuz. örneğin kitaptaki karakterin güzelliği o kadar net anlatılıyorki, kitabı okudukça siz bile kıskanıyor veya beğeniyorsunuz kişiyi. konu olmasa da anlatımın ve üslubun etkileyici olduğunu düşünüyorum.
açık, kolay anlaşılan ve espiritüel cümleleriyle kesinlikle okunması gereken bir kitap. ayrıca romanda bulunan kütüphanecilik sistemine hayran oldum..
Brautigan yine kendine has tarzıyla, kelimeler altında ezilmeden kalbindeki ezikliği apaçık ortaya koymasını bilmiş. İnsanda “bu adam yazdıkça sonsuza kadar okurum” hissi uyandırıyor. Alabildiğine eyreti dursa da yaşamın kenarından söylediklerinde kesinlikle ucuz “muhalif” olma tuzağına düşmüyor. İçindeki elmanın tadıyla sarhoş olup dalgasını da geçen bir kurt gibi o. Ve bu kitapta en iddialı köşelerin birinde beliriyor karşımızda; aşk! Ve bu bıyıklarını burda olsa pek hoş karşılamayacağımız 🙂 Amerikan düzyazı şairi, aşk söz konusu olunca hem “kana kana” hem de “kanaya kanaya” seviyor!
Kaybetmek insanın doğasında olan bir şeydir ve insanlık kadar eskidir.Ne var ki yine insanlar kendi tarihleri boyunca bunu kabul etmek istememişlerdir.Brautigan bize kaybetme olgusunu kabullenmeyi,bu kabullenişin bize nezaketi,düşünceyi,inceliği ve unuttuğumuz daha bir çok meziyeti tekrar veriyor.Bir kadın için hayatının önemli bir kısmından vazgeçebilmeyi öğretiyor.