Telif Bildirimi ve Kitap Kaldırma İstekleri İçin
Max Weber ve Karl Marx

Kategori: Sosyoloji Yazar: Karl Löwith Yayınevi: Doruk Yayınları

Max Weber ve Karl Marx

  • çevirmen: Nilüfer Yılmaz
  • Yayın Tarihi: 01.01.1999
  • ISBN:
  • Dil: TÜRKÇE
  • Sayfa Sayısı: 186
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: 1. Hm. Kağıt
  • Boyut: 13.5 x 19 cm
Tanıtım Bülteni
Marksizm'in bir sosyoloji ya da bir kültür kuramı olduğuna dair çeşitli görüşler bulunuyor. Marksizm'le ilişkileri daha derin görünen bu görüşler tezlerini daha çok '1844 El Yazmaları'na ya da 'Hegel'in Hukuk Felsefesi'nin Eleştirisi'nin yazarı olan genç Marx'a dayanıyorlar. Ve bu düşünürlerin düzeltmeye ve yenilemeye çalıştığı Marksizm dayanaklarını insanın kurtuluşu, yabancılaşma vb. gibi hümanist kavramlarda buluyor. Bu şemaya göre Marksizmin belirleyici özelliği, bilinçli insan öznesi -Hegelci terminolojide sivil toplum kurumları olan- ve kültürel yapılar arasındaki karşılıklı ilişkinin açık hale getirilmesiydi.Felsefi yaklaşımıyla Heidegger'in varoluşçuluğundan etkilenmiş olan Karl Löwith, Marx ve Weber arasındaki ayrımlara işaret ederek Marksizmin bir sosyoloji olmadığını vurguluyor. Fakat modern kapitalist toplumu Marx'ın yabancılaşmayla, Weber'in ise akılcılaşmayla tanımladığını da söylüyor.Durkheim, Sombort, Simmel'le birlikte klasik sosyologlar arasında ve önemli Marksist eleştirmenler arasında yer alan Weber, bilimsel tezlerine itiraz ettiği Marksizmin esasında bilgiyi ideoloji olarak yani sınıfsal ve ekonomik çıkarların bilinçteki yansıması şeklinde kavradığını ifade ediyordu. Benzer düşünceleriyle başta öğrencisi Lukacs da olmak üzere birçok Marksist düşünürü etkileyen Weber, Marksizmin sınıf mücadelelerine (antagonizmaya) verdiği temel önemi bir toplumsal eylem ve kültür süreci içerisinde insan (birey) özneye gösterdiği ilgiyle sınırlandırmaya çalıştı. Ona göre, "toplumsal eylem, amaçlarını gerçekleştirmek için uygun araçları da seçebilen insan öznenin varlığına bağlıdır. Toplumsal eylem ise, doğrudan insan özneye yani kültürel süreçteki bireye yöneliktir. Dolayısıyla Weber, teker teker bireylerin yaratabilmeye muktedir olduğu toplumsal ve tarihsel 'kendi gerçeklerine' işaret ediyor: Kendi gerçeğini yaratabilen insan (özne) tarihi de yaratabilir.Oysa Marksizm, "tarihi insan ya da insanlar değil kitleler yapar" diyor ve bilim, ideoloji ayırımı yaparak bireyi-insan özneyi ancak belirli sınıf ilişkileri içerisinde incelemek gerektiğini vurguluyor. Hegel'den, Marx'a uzanan süreç, Meta Dünyası, Burjuva Toplumunda Yabancılaşma İşçi sınıfının Yabancılaşması ve Weber'in Din Sosyolojisini inceleyen Karl Löwith şöyle bir belirlemede bulunuyor; "İçinde yaşadığımız toplum gibi, sosyal bilimler bir bütün haline getirilemez ve ikiye ayrılır: Burjuva sosyolojisi ve Marksizm. Bu iki tarafın en önemli temsilcileri Max Weber ve Karl Marx'tır, iki ayrı düşünce tarzını temsil etmelerine rağmen, araştırmalarının alanı bir ve aynıdır: Modern ekonomi ve toplumun kapitalist organizasyonu..."
Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Max Weber ve Karl Marx PDF 7.72 MB İndir
Max Weber ve Karl Marx EPUB 8.63 MB İndir
Max Weber ve Karl Marx MOBI 6.81 MB İndir
Max Weber ve Karl Marx ODF 7.27 MB İndir
Max Weber ve Karl Marx DJVU 9.08 MB İndir
Max Weber ve Karl Marx RAR 5.90 MB İndir
Max Weber ve Karl Marx ZIP 5.45 MB İndir

ALTERNATİF İNDİRME LİNKLERİ

Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Max Weber ve Karl Marx PDF 7.72 MB İndir

Benzer Kitaplar




Kitap Yorumları - (2 Yorum)


Yazarın iki farklı düşünürü karşılaştırarak bir sentez oluşturmaya çalıştığı kitapta; Markx’ın “Yabancılaşma” kavramına karşı Webwer’in “Rasyonelleşme”si, Markx’ın “Proleter Diktatorya”sına karşı Weber’in “Burjuva Sosyalizm”i, Markx’ın “Öz”üne karşı Weber’in “Varoluş”çuluğu antılmış ancak tercümesinin çok kötü olması kitabı rahatça okunabilir olmaktan çıkarmış. Konuya çok meraklı olanlar sabır gösterebilirlerse okumalarını tavsiye ederim fakat daha güzel bir tercümeyle tadına doyum olmayacak bir kitap olacağına eminim.


yazarın weber ve marx’ı her yönüyle tanımış olduğu çok açık olarak belli olsa da mütercim kitabı tek kelimeyle mahvetmiş. orjinalinin çok güzel olduğu rahatlıkla tahmin edilebilecek kitap, mütercimin elinde perişan olmuş. nereden çıkarıldığı belli olmayan acaip uydurukça kelimeler, anafikirleri anlaşılmadan tercüme edilen cümleler, bütünlükten yoksun bırakılmış paragraflar; ve anlamsızlaştırılan bir kitap. telif ve tercüme olmak üzere türkiyede alanındaki tek kitap olan bu çalışmanın yeniden çevrilmesi bence hem daha yararlı hem de kitabın öneminin anlaşılması açısından gerekli. yayınevlerine ilan olunur!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*