"Yaşıyor, ama artık yaşamıyor. O zaten ölü olduğundan, yaşamsız bir yaşamdır bu. Blanchot'nun yorulmadan "X olmadan X" modeli içinde kurduğu bütün deyimler ('yaşamadan yaşamak [vivre şans vivanf],' 'öl-meden ölmek [mourirsans morf],' 'isimsiz isim,' 'mutsuz olmadan mut-suzluk,' 'var olmadan var olmak,' vs.) olabilirliğe sahiptir. Biçimsel bir olasılık değildir bu, bizzat o gün, o anda olan şeyin olabilirleştirilmesine dair bir olaydır,... onun için, bu genç adam için, onun tanığı için ve yazar için ölümsüz bir ölüm ve dolayısıyla yaşamsız bir yaşam olacaktır."
Enteresan bir düşünürle karşı karşıyasınız. “Ölüm Anım” adından birinci şahıs bir anlatımla ölümün izleklerini okuyacağınızı sansanız da, bu kısacık öykü üçüncü şahıs anlatım üzerine kurulmuş. Bunun kişinin kendini dışarıdan, benliğinden uzak bir halde görmesiyle mi açıklayabiliriz? Bilmiyorum. Ayrıca kitaptaki “hafiflik” tanımlaması çok hoşuma gitti.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Blanchot’un diğer kitaplarını okuduktan sonra anlaşılır olacaktır.
Açıkçası bence Blanchot’un diğer eserlerine hakim değilseniz en azından az da olsa hiç okumadiysaniz bu kitabı almanızı tavsiye etmem
Farklı düşünceleri seven biriyseniz bu eseri de seve seve bağrınıza basarsınız.
orda bir şey var. dünya klasiklerinden diyor. elbette. seni nereye yerleştirebilirlerdi ki. ama seni değil. seni.
Enteresan bir düşünürle karşı karşıyasınız. “Ölüm Anım” adından birinci şahıs bir anlatımla ölümün izleklerini okuyacağınızı sansanız da, bu kısacık öykü üçüncü şahıs anlatım üzerine kurulmuş. Bunun kişinin kendini dışarıdan, benliğinden uzak bir halde görmesiyle mi açıklayabiliriz? Bilmiyorum. Ayrıca kitaptaki “hafiflik” tanımlaması çok hoşuma gitti.