"Çeşitli reflekslerden ve iyi eğitilmiş bir istem çıkınından oluşan ben, tarih süprüntüsüyle, dürtü ve içgüdülerin süprüntüsüyle beslenen ben, bir ayağı vahşi topraklarda, bir ayağı başı sonu görülmeyen, uygarlığın ana yolunda olan ben, her türlü malzemeden bir karışım, keçeleşmiş, çözülüp dağılmaz, ama yine de kafasına arkadan indirilecek bir darbeyle yokedilebilecek olan ben, içine nüfuz edtilmeyen, suskunluktan oluşan susturulmuş ben."Otuz yaşına başlayan kişisine "Yeni bir dil olmadan yeni bir dünya yaratılamaz" dedirten Bachmann (1926-1973), Otuz Yaş'ta yer alan 7 öyküsünde yine 'ben-dil-şey' ilişkisini sorguluyor.
Kitap Yorumları - (0 Yorum)