Sırça Fanus, 20. yüzyıl edebiyatının efsane yazarlarından Sylvia Plath’ in tek romanı. İlk kez 1963’te yayımlanan kitap, Plath’in kendi gençlik bunalımlarından yola çıkan, büyük ölçüde özyaşamöyküsel bir yapıt. Amerikalı aydınlar üzerinde acımasız bir baskı kuran McCarthy döneminde, üniversite öğrencisi genç bir kızın zihinsel rahatsızlığını, intihar girişimini ve yeniden yaşama dönme uğraşını anlatır Sırça Fanus. Ne var ki, Plath’in şaşırtıcı akıcılıktaki üslubu, ayrıntılara inen keskin gözlemciliği ve kurgulama ustalığı, Sırça Fanus’u iç karartıcı bir bunalım romanı olmaktan çıkarır, insan ruhunun derinliklerinde cesaretle gezinen eleştirel bir yapıta dönüştürür. Şiirleri ve öykülerinde de yabancılaşma, ölüm ve kendini yok etme temalarını işlemiş olan Plath, bu romanın yayımlanmasından bir ay sonra, otuz bir yaşında, yaşamına kendi eliyle son vermiştir.
Sylvia Plath’in günlüklerini de okumuş biri olarak, bu kitabın onun hayatının bir dönemine ait bilgiler içeren sürükleyici bir kitap olduğunu söyleyebilirim. Biraz karamsar bir kitap, zaten günlüklerini de okuduğunuzda anlayacaksınız ki, yazılmak için yazılmış bir kitap. O dönemler Sylvia bir roman yazmak istiyordu ama bir türlü ne hakkında yazacağına karar veremiyordu, En iyi malzemenin kurgu değil de kendi yaşadıkları olduğuna kanaat getirdi ve günlüklerini gözden geçirerek bu kitabı yazdı. Kitabı binbir zahmetle burs alarak yazdı, yayınlandı ve çok sürmeden intihar etti. Hırs, hayattan beklentilerin karşılanamaması, yaşadığı hayat ile yaşamak istediği hayat arasında sıkışan bir anne. Okunmasını tavsiye ederim ama çok ilgi çekici bir kitap değil. Bunu da eklemekte fayda görüyorum.
Sırça Fanus, intihar eden birinin yaşama bakış açısını, iç dünyasının izlerini öğrenmek için aldığım bir kitap, gerçektende kitabın geneline ağır bir karamsarlık havası sinmiş durumda, fakat çevresinde olan biten çoğu şeyi olumsuz eleştirel gözlerle aktaran Sylvia Plath’in anlatımı insanı kendisine bağlıyor, sanki anlattığı kısa hayatına eşlik ediyormuşsunuz hissi uyandıyor, özellikle ayrıntılı betimlemelerini tekrar tekrar okumaktan kendimi alamadım…
İnsanların özellikle neden intihar girişiminde bulunduğunu anlamak için almıştım kitabı..Okudukça böylesine akıcı yazan bir yazarı kaybettiğimize hayıflandım.Yazardaki derinlik ve kurgu gerçekten hoş…Kitap ağır bir psikoloji romanı gibi görünsede okunması akıcı,kesinlikle sizi boğmuyor..Tavsiye ederim..
Kurgusal bir beklenti gütmeksizin Sylvia Plath’i tanımak ve yazarın psikolojik derinliğine dalıp sırça fanusunun içinde biraz da kendimizle baş başa kalmak adına okuyabileceğimiz güzel bir kitap.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
sylvia plath keske daha cok roman yazsa imiş. çok begendim.
Sylvia Plath’in günlüklerini de okumuş biri olarak, bu kitabın onun hayatının bir dönemine ait bilgiler içeren sürükleyici bir kitap olduğunu söyleyebilirim. Biraz karamsar bir kitap, zaten günlüklerini de okuduğunuzda anlayacaksınız ki, yazılmak için yazılmış bir kitap. O dönemler Sylvia bir roman yazmak istiyordu ama bir türlü ne hakkında yazacağına karar veremiyordu, En iyi malzemenin kurgu değil de kendi yaşadıkları olduğuna kanaat getirdi ve günlüklerini gözden geçirerek bu kitabı yazdı. Kitabı binbir zahmetle burs alarak yazdı, yayınlandı ve çok sürmeden intihar etti. Hırs, hayattan beklentilerin karşılanamaması, yaşadığı hayat ile yaşamak istediği hayat arasında sıkışan bir anne. Okunmasını tavsiye ederim ama çok ilgi çekici bir kitap değil. Bunu da eklemekte fayda görüyorum.
Sırça Fanus, intihar eden birinin yaşama bakış açısını, iç dünyasının izlerini öğrenmek için aldığım bir kitap, gerçektende kitabın geneline ağır bir karamsarlık havası sinmiş durumda, fakat çevresinde olan biten çoğu şeyi olumsuz eleştirel gözlerle aktaran Sylvia Plath’in anlatımı insanı kendisine bağlıyor, sanki anlattığı kısa hayatına eşlik ediyormuşsunuz hissi uyandıyor, özellikle ayrıntılı betimlemelerini tekrar tekrar okumaktan kendimi alamadım…
İnsanların özellikle neden intihar girişiminde bulunduğunu anlamak için almıştım kitabı..Okudukça böylesine akıcı yazan bir yazarı kaybettiğimize hayıflandım.Yazardaki derinlik ve kurgu gerçekten hoş…Kitap ağır bir psikoloji romanı gibi görünsede okunması akıcı,kesinlikle sizi boğmuyor..Tavsiye ederim..
Kurgusal bir beklenti gütmeksizin Sylvia Plath’i tanımak ve yazarın psikolojik derinliğine dalıp sırça fanusunun içinde biraz da kendimizle baş başa kalmak adına okuyabileceğimiz güzel bir kitap.