Üstad Ali Ulvi Kurucu Bey, Türkiye’mizde ve Müslüman ülkelerde milyonların tanıdığı bir zat… Sevimli çehresi, Muhammedî güzel ahlâkı, ruhlara hitap eden millî, dinî şiirleri ve insanı mânevi âlemlere alıp götüren gönül sohbetleri ile bir ilim ve irfan önderi… Üstad Ali Ulvi Kurucu Bey, bir Anadolu çocuğu… İlk feyzini doğduğu muhitten aldıktan sonra yüksek tahsilini Kahire’de yapmış; son elli altı senesini Medîne-i Münevvere’de yaşamış ve orada vefat ederek, sahabîlerin yanına uzanmış mes’ud bir insan… İslâm dünyasının mânevi ve siyâsî binbir hâdise ile sarsıldığı yakın tarihi bizzat yaşamış; önemli olayların şahidi olmuş ve mühim şahsiyetlerle tanışmış; bir Müslüman aydının, aydın bakışı ile bunları değerlendirmiş, bir fikir ve mânâ büyüğü… Onun hatıraları, bizler için, bir ilim, irfan ve mâneviyat kaynağı olduğu kadar, yakın tarihimiz için de bir “şifre çözücü” ve geleceğimizi tâyinde bir yol gösterici olacak…
Serinin bu üçüncü kitabında Üstad’ın kutlu belde Medineyi Münevvere’de yaşadığı ibretlik hadiseler, temas ettiği müstesna şahsiyetler ile olan münasebetler ve hac anıları gibi konular yer almaktadır. Eserde yirminci asırda iz bırakmış pek çok ünlü alim ve mütefekkire rastlamak mümkün. Bu kıymetli büyükler ile olan münasebetlerde ibretlik hatıralar mevcut. Bşr döneme çok farklı bir zaviyeden tanıklık edeceğiniz bu kıymetli eseri mutlaka okumanızı tavsiye ederim.
“Efendiler, bir ezanı düşünün, bir de kiliselerin çanını… Çan sesi, demirden çıkan bir ses, ne sözü var, ne özü. Sadece bir gürültü. Bir saatin çalması gibi, sadece vakti bildirir.”
“İslam’ın ibadete davetinde ise, bir mana var. Öyle bir mana ki, müminleri evvelâ iman birliğine, mânâ birliğine çağırıyor; vahdete çağırıyor. Ezanın kudsiyeti büyüktür. Ezan, kendi başına bir ibadettir…”
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Serinin bu üçüncü kitabında Üstad’ın kutlu belde Medineyi Münevvere’de yaşadığı ibretlik hadiseler, temas ettiği müstesna şahsiyetler ile olan münasebetler ve hac anıları gibi konular yer almaktadır. Eserde yirminci asırda iz bırakmış pek çok ünlü alim ve mütefekkire rastlamak mümkün. Bu kıymetli büyükler ile olan münasebetlerde ibretlik hatıralar mevcut. Bşr döneme çok farklı bir zaviyeden tanıklık edeceğiniz bu kıymetli eseri mutlaka okumanızı tavsiye ederim.
özenmemek mümkün değil
Ne güzel bir hayattir. Ibtetle okunmali
“Efendiler, bir ezanı düşünün, bir de kiliselerin çanını… Çan sesi, demirden çıkan bir ses, ne sözü var, ne özü. Sadece bir gürültü. Bir saatin çalması gibi, sadece vakti bildirir.”
“İslam’ın ibadete davetinde ise, bir mana var. Öyle bir mana ki, müminleri evvelâ iman birliğine, mânâ birliğine çağırıyor; vahdete çağırıyor. Ezanın kudsiyeti büyüktür. Ezan, kendi başına bir ibadettir…”
hatıra severlerin mutlaka okuması gereken bir kitap, ah medine günleri dedirtiyor…