Bu, vatandaşları tarafından erdemin dört adıyla şereflendirilen Virata’nın hikâyesidir. Yine de âlimlerin kitaplarında ondan hiç bahsedilmez. Anısı, insanoğlunun hafızasından aktarılır. Bu anlatılan, bir savaşta farkında olmadan kendi abisini öldürüp yaşadığı pişmanlık ve sorgulamalardan sonra kılıcını sonsuza dek elinden bırakan, günahsız bir hayat yaşama peşinde acı çeken Virata’nın öyküsüdür. Büyük Hint destanı Mahabharata’dan aldığı bu hikâyeyi kendi dilince yeniden yazan Zweig bizleri Virata’nın öyküsü üzerinden hayat üzerine düşünmeye davet ediyor.
Yaşamında doğru hareketi yapmayı hedefleyen Virata’nın öğretici hikayesi.
”Yapılan her hareketin tanrının hereketi olduğunu ve hiç kimsenin kendi iradesiyle sorumluluktan kaçınamayacağını çocuklar bile bilirken sen bilmiyorsan senin alimliğine ne oldu, ey bilge? Kendi hareketlerinin efendisi olmayı ve bunu diğerlerine öğretebileceğini düşünürken gururdan beynin şişmiş Sana tatlı gelen bana safra oldu.”
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Erdemin dört ismiyle kendi hemşerileri tarafından onurlandırılan Virata’nın öyküsüdür bu. Okunur.
savaşın ayırdığı iki kardeş duygu dolu bir kitap
Yaşamında doğru hareketi yapmayı hedefleyen Virata’nın öğretici hikayesi.
”Yapılan her hareketin tanrının hereketi olduğunu ve hiç kimsenin kendi iradesiyle sorumluluktan kaçınamayacağını çocuklar bile bilirken sen bilmiyorsan senin alimliğine ne oldu, ey bilge? Kendi hareketlerinin efendisi olmayı ve bunu diğerlerine öğretebileceğini düşünürken gururdan beynin şişmiş Sana tatlı gelen bana safra oldu.”
stefan zweig her zaman öneririm.
Bir insanın pişmanlığı ancak bu denli iyi anlatılabilirdi.