Telif Bildirimi ve Kitap Kaldırma İstekleri İçin
Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi

Kategori: Sosyoloji Yazar: Roelf Bolt Yayınevi: Domingo Yayınevi

Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi

Tanıtım Bülteni
Kimse kandırılmak istemez ve kimse sahtekârlık hikâyelerine hayır demez. Sebebi ister sahtekârın yaratıcı yöntemleri ister kurbanların ısrarlı saflıkları olsun, eğlenceli ve hatta destansı buluruz ”bizden ırak” yalan dolanları.YALANCILAR VE SAHTEKÂRLAR ANSIKLOPEDİSİ, insan olmaya “aldatma ve aldanma” penceresinden bakıyor; dünden bugüne, şöhretliden bilinmeyene, en “doğru” yalanları, en “gerçek” sahteleri, en başarılı sahtekârlık vakalarını bir araya topluyor. Pazardan edindiği askeri üniformayla zor kullanmadan şehrin belediye sarayını teslim alan Alman ayakkabıcı (bugün adına basılmış bir pul var); kısırlık tedavisi diye erkeklere keçi testikülü nakledip servet edinen şarlatan; toplama çıkarma yapabilen atıyla sansasyon yaratan asilzade; foyası ancak 70 yılın ardından, ürettiği eserler dünyanın önemli müzelerine dağıldıktan sonra ortaya çıkan sanat dolandırıcısı ve denizkızı iskeletinden ejderha yumurtasına, alternatif gerçekler yaratmada sınır tanımayan düzenbazlar. Ayrıca Cicero, Einstein, Ernest Hemingway, François Mitterrand (kendine suikast düzenleterek bu kitaba girmeye hak kazandı), Marco Polo ve Batlamyus gibi adına kolay kolay toz kondurmayacağınız pek çok önemli isim.Ansiklopediler genelde nihai sözü söyler. Bu ansiklopedide okuyacaklarınız ise muhtemelen sizde tekrar tekrar teyit etme isteği yaratacak. YALANCILAR VE SAHTEKÂRLAR ANSIKLOPEDİSİ aynı anda hem büyük keyif verecek hem de fena halde paranoyanızı tetikleyecek.
Satıcı Kitap Adı Bağlantı
Trendyol Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi Satın Al
Kitapyurdu Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi Satın Al
D&R Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi Satın Al
Idefix Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi Satın Al
BKM Kitap Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi Satın Al
Hepsiburada Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi Satın Al
Nadir Kitap Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi Satın Al
N11 Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi Satın Al
Amazon Türkiye Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi Satın Al
Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi PDF 6.23 MB İndir
Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi EPUB 6.96 MB İndir
Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi MOBI 5.49 MB İndir
Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi ODF 5.86 MB İndir
Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi DJVU 7.32 MB İndir
Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi RAR 4.76 MB İndir
Yalancılar ve Sahtekarlar Ansiklopedisi ZIP 4.39 MB İndir

Sponsorlu Kitaplar

Satıcı Kitap Adı Bağlantı
BKM Kitap Sessizlik Artık Sensizlik Satın Al
Kitapyurdu Yüreğin Yorgunluk Görmesin Satın Al

Benzer Kitaplar




Kitap Yorumları - (5 Yorum)


İnanmak istemediğimiz sürece yalanın gerçeği çarpıtmak gibi bir özelliği yok. Duymak istemiyorsan sormazsın, işin bir diğer boyutu. Sessiz kalmak ya da inanmamak, yaşamımızı sekiz farklı alternatif gerçekliğe bölmez ama kimsenin doğal bir yalan makinesi olmadığını düşündüğümüzde doğrusal bir zamanda yaşamak pek mümkün gözükmüyor. Kolektif bir cinnete sürüklenen toplumun peygambere ihtiyacı varsa peygamber üretilir, tanrı üretilir ve kral çıplak olsa bile önemli olan çıplaklıktan çok kralsa eğer, o zaman inanmayan için ezilmişliğin yaratacağı cinnet başlar. İnanç savaşları bir yana, yalan için inanan ve inandıran gerekir, bu kitabın temelde anlattığı dalavereler de bu iki taraf üzerinden yürüyor. Birbirine umutsuzca muhtaç taraflar.

Yazarın giriş bölümünde neden bu konu üzerine yoğunlaştığıyla alakalı mevzulardan sonra insanın yalan söyleme ihtiyacıyla ilgili güzel bir açıklama var. İnsan, zihinsel olarak soyutlama yeteneğini edindiği andan itibaren yalan söylemeye başladı. Bolt için evrimsel bir garabet olan Homo sapiens, tarımdan gözlüğe pek çok icatla evrimin doğal seyrinden çoktan çıktı ve kendi yolunda ilerliyor. Şimdiye kadar evreni anlamada -fizik tam olarak bu işe yarar aslında ve bence ilginç bir şey; fizik bizi yarattı ama biz de onu yarattık, tabii cümlenin geri kalanını unuttunuz, bu kadar uzun ara cümle mi olur lan yüzünün çerçevesini sevdiğim, dediğinizi duyar gibiyim- büyük yol kat ettik ama işin yan etkileri pek iç açıcı değil. Savaşlar, soykırımlar bir yana, ilk olarak yalanın varlığından söz edilebilir. “Soyutlama gücü, yani alternatif gerçeklikler yaratma kabiliyeti, bu kitabın konusu olan kötülüğün esas nedenidir. Bir insan mükemmel bir hayat yaşamasının önündeki tek engelin partneri olduğuna inanabilir. Bir başkası şayet ortaokuldaki hocaları kimya alanındaki vizyoner görüşlerinin kıymetini bilip mezun olmasına izin verselerdi, bugün AIDS’e tedavi bulabileceğini öne sürebilir. Aynı şekilde icra ettiği sanatın değerinin ölümünden yüz yıl sonra anlaşılacağını iddia edenlere rastlamak mümkündür.” (s. 10) Sonsuz alternatif var, bunlara yol açan da insanın kendi icadı olan şeyler aslında. Örneğin Rönesans’a kadar sahtecilik diye bir şey yok, zira o tarihe kadar ressam kavramı -öznel üretim de diyebiliriz- üzerinde pek durulmadığı için taklide imitasyon denmiş ve sanatın nitelikleri tam olarak yerleştiği zaman bunun o kadar da zararsız bir şey olmadığı anlaşılmış. Sahte banknot, telif hakları, şudur budur derken işler iyice karıştı, haydi bakalım.
Vakalar çeşitli. Nitelikli dolandırıcılık var, trolllük var, neler neler. Ben en acayiplerini alacağım, toplamda 146 vaka var.

Abraham Lincoln’den sahte aforizmalar olayı bize pek uzak değil, internetten okuduğu bilgiyi, doğruluğunu teyit etmeden kullanan köşe yazarları, politikacılar gırla. Burada işin boyutu biraz daha büyük, Bush ve Al Gore bu naneyi yemiş.

Albert Einstein’ın 1915’te demirin manyetik özellikleri üzerine yaptığı bir deneyin sonuçlarını beğenmeyip kafasına göre değiştirmesi olayı var, hiç yakıştıramadım. Sen de mi Einstein, sen de mi?

Arthur Orton vakası çok ilginç, zengin bir ailenin çocuğu uzun bir yolculuğa çıkıyor ve kayboluyor. Kayıp ilanlarından sonra çocuktan haber geliyor yıllar sonra, herif geri dönüyor. Annenin oğluna kavuşması görmeye değer ama ailenin diğer üyeleri böyle düşünmüyor. Dönen çocuk asıl çocuk değil ama anne öyle düşünmüyor. Kadın öldükten sonra miras davaları, bilmem ne. Buna benzer bir film vardı, adını hatırlayamadım şimdi. Annenin arayışı, çocuğun dönmesi falan aynı ama bu kez anne tarafında sıkıntı var, anne çocuğu öldürüp etrafındaki insanlara evladının kaçırıldığını söylüyor. Yıllar sonra kavuşuyorlar ama çocuk o çocuk değil, anne o anne değil, çok ilginç bir filmdi. Olur yani böyle şeyler, büyütmeye gerek yok?

Barones Murphy’nin Çello Testisi vakası trolllüğün efsanevi örneklerinden. Dr. Murphy bir tıbbi dergide “Gitar Memebaşı” adlı rahatsızlıktan haberdar olur ve olayın geyik olduğunu düşünüp Çello Testisi nam kendi uydurukluğunu dergiye yollar, kendisi tıp profesörüdür ve bu yüzden çalışmasını kocasının imzasıyla gönderir ki mevzu ciddiye alınmasın. Mevzu ciddiye alınır, makaleye sayısız atıf yapılır.

Brooklyn Köprüsü’nü satan Bay Parker, bizdeki Sülün Osman’ın yediği naneyi 1800’lerin sonlarında yer ve koca koca köprüleri, binaları parası olan ama aklı kıt göçmenlere kakalar. Polis, yapıların önüne barikat kuran, turnike koymaya çalışan insanlardan bıkar ve limanlarda kamuya ait yapıların satın alınamayacağına dair broşürler dağıtır.

Ölü adamı uçağa bindirmeye çalışan bir aile aklımı aldı. Tabut içinde götürmek daha pahalı diye adamı giydirmişler, tekerlekli sandalyeye oturtmuşlar ve millete uyuduğunu söyleyip uçağa bindirmeye çalışmışlar. Ulan insanlar amma acayip ya.

Savaş hileleri falan var, onlardan bir iki tanesini yazayım. II. Dünya Savaşı’nda General Montgomery’ye çok benzeyen bir aktör, farklı cephelerde görünüp Almanları yanıltıyor ve saldırı farklı bölgelerde gerçekleşiyor. Kuzey Kore’nin bastığı sahte dolarlar da bombastik; adamlar piyasaya sahte dolar sürüyor ve ABD buna karşı koymuyor, çekik gözlü kardeşlerimiz açık açık sahte para için ham madde ithal ederken bile. Bir de 23. Özel Servis vakası var, filmi çekilmemişse ayıp edilmiş demektir. Üstün zekalı birkaç insan II. Dünya Savaşı’nda bir araya getiriliyor ve düşmanı yanıltmak için efektten tutun da kamuflaja kadar pek çok konuda katakulli düzenliyorlar ve tarihin tozlu sayfalarında yerlerini alıyorlar, zira başka bir savaş patlak verebilir ve kullandıkları taktikler bu savaşlarda işe yarayabilir.

Erich von Däniken nam abinin kitaplarını ayıla bayıla okuduk, yalan yok. Ben lisede almıştım bir tane, aklımı yitiriyordum ki olur mu oğlum öyle şey, olmaz deyip yırtmıştım. Neyse, adamın dalavereci olduğu anlatılmış. Güzel.

Sanattan ekonomiye pek çok alanda büyük dalavereler, insanın deliliğine eğlenceli bir yaklaşım. Hoş.


Osman Eğin hocanın tavsiyesi üzerine aldım, henüz okumadım


İçerisinde sahtekarlık hikayelerinin olduğu bir kitap. Her hikaye 2-3 sayfadan oluşuyor. Her hikaye 2-3 sayfadan oluştuğu için sürekli yeni içerik tüketiyor hissi yaratıp akıcı bir kitap olmasını bekliyorsunuz ancak tam tersi, kitap çok ama çok sıkıcı. Sonuna kadar okumaya dayanabilir misiniz bilmiyorum ancak inat ederek kitabı bitirmem 1 yıl sürmüştür.


beklentimin altında kalan bir içeriğe sahip


Hiç duymadığımız ilginç bilgiler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*