Telif Bildirimi ve Kitap Kaldırma İstekleri İçin
Yara 1915

Kategori: Edebiyat Yazar: Suna Taşdemir Dündar Yayınevi: ıq Kültür Sanat Yayıncılık

Yara 1915

Tanıtım Bülteni
Şule bir kez daha annesine hayranlık duydu. Ne de güzel özetleyivermişti durumu. Tüm gönlüyle katılıyordu annesine. Osmanlı tebaası olup ta bağımsızlığını kazanamayan tek Hristiyan topluluktu Ermeniler. Duruma bu pencereden bakınca neden bu kadar Türk düşmanı olduklarını kavramak daha kolaydı. Üstelik eğitim olarak o dönemki fakir, gariban Türk milletinden kat kat üstün, maddi olarak kat kat daha zengindiler. Kan da dökmüşler, mezalim de uygulamışlardı. Ama becerememişlerdi işte. Anadolu toprakları üzerinde bağımsız bir Ermeni Devleti kuramamışlardı. Savaş sırasında yanlış ata oynamışlardı ve kaybetmişlerdi.Gerçi annesi, hiçbir zaman Ermenilerden nefret etmesi gerektiğini aşılamamıştı, ama Şule yine de Ermenileri beceriksiz bir millet olarak düşünmekten garip bir keyif alıyordu. Ermenilerin bu kadar hırçın olmalarının altında yatan şeyde buydu zaten. Müthiş bir başarısızlık kompleksi. Daha donanımlı, daha zengin, daha organize bir milletken, senden daha donanımsız, çoğu okur yazar bile olmayan, daha masada yemek yemekten aciz Türkler pırıl pırıl bir devlet kuruyorlardı. Şule bir kez daha minnetle andı, Mustafa Kemal’i ve onun silah arkadaşlarını.
Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Yara 1915 PDF 6.23 MB İndir
Yara 1915 EPUB 6.96 MB İndir
Yara 1915 MOBI 5.49 MB İndir
Yara 1915 ODF 5.86 MB İndir
Yara 1915 DJVU 7.32 MB İndir
Yara 1915 RAR 4.76 MB İndir
Yara 1915 ZIP 4.39 MB İndir

ALTERNATİF İNDİRME LİNKLERİ

Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Yara 1915 PDF 6.23 MB İndir

Benzer Kitaplar




Kitap Yorumları - (5 Yorum)


Özellikle soykırımı sadece duymuş , içeriğini bilmeyen insanlar için harika bir kitap. Konunun hikayeleştirilmiş hali .. Okunmaya değer kitap tavsiye ederim.


Bu kitapta ,ulusal meselelere duyarlı bir tıp doktorunun haykırışını okuyacaksınız.Özenli, sade ve akıcı bir anlatımla.Kişiler çok tanıdık gelecek,anlatılanlar ise bir o kadar bizden.Bizi sarmalamış ancak;henüz istediğini alamamış,devamlı haykıran ve başkasından medet uman aciz bir toplumun maskesini düşürüyor. Suna;cesaretin,duyarlılığın ve ulus bilincin için sonsuz saygı ve sevgiler…


Bazı kitaplarda seçilen karakterler o kadar uzaktır ki insana, gerçekten de mümkün mü böyle biri diye düşünürüz. Bazıları ise gerçekten tanıdıktır, çok samimi gelir bize bu isimler.. Bu kitapta da tam olarak böyle aslında. Kitabın tamamında bahsi geçen kahramanlar o kadar tanıdık, o kadar bizden ki bu kitaba bağlanmamızı sağlar..Konusu ise kısa bir süre önce yaşananları anlatıyor, ermeni olaylarını, yaşananları bir doktorun dilinden anlatıyor. Suna Taşdemir Dündar’ın kaleminden Yara kitabını okumanızı öneriyorum..


Ermenileri ve yakın tarihimizi anlatan. Bir doktorun ulusal meseleler karşısındaki tavırlarından şekillenen objektif sade akıcı bir roman. Tavsiye ederim.


Yara’ dan; “Ne zaman ,Sarıkamış dağlarında düşmana tek kurşun sıkamadan şehit düşen askerler gelse aklına ağlardı Ayşe.Beyaz ölüm karşısında incecik yazlık kıyafetlerle Allahüekber dağlarında -40 derecede ölüme daha fazla dayanamayıp düşen gencecik fidanlar için ağlardı.Düşeni kaldırmak yasak olduğundan,gözünün içine bakan arkadaşının elini tutamadığı için ağlayan,ama daha o anda gözyaşları donan asker için ağlardı.Kendilerine verilecek kışlık kıyafetlerin hayaliyle donan Mehmetçik için ağlardı. ““1912-1922 yılları arasında Doğu Anadolu’da yaşayan Müslüman nüfusun 650 bini ölmüştü. Bundan haberiniz var mıydı? Ölen Ermeniler hangi nedenle öldü ise aynı nedenlerle öldüler.Salgından,açlıktan,savaştan ve kıyımdan öldüler.Kaç kişi yerini yurdunu bırakıp,yollara düştüğünde,ermeni çeteler tarafından işkencelerle öldürüldü,bir tarafta Rus ordusu,bir tarafta kaçış yollarını kapatan ermeni çeteleri,kaç Türk bu iki kıskaç arasında acı çekerek öldü bir fikriniz var mı?Siz bu insanlar için gözyaşı dökebilir misiniz?İçinizde bir parça insanlık varsa ,insan hayatına olan saygıdan,asker olan erkekleri es geçtim,kadınlar için,tecavüze uğrayan kadınlar için,hamileyken süngü ile bebekleri karınlarından çıkarılan kadınlar için gözyaşı dökebilir misiniz?” “Artık savaş,cephede,topla tüfekle yapılmıyordu maalesef.Artıkedebiyatla,müzikle,sinemayla,tiyatroyla yapılan bir savaşta,”Türkler bir milyon ermeni öldürdü”diyerek nobeli hak eden savaşçılarla yapılan bir savaştı.Artık susmanın zamanı değildi,artık taraf olmanın zamanıydı.Yeter artık demenin zamanıydı.”Bu satırlar romanda dikkatimi çeken kısımlardan buraya sığdırabildiklerim. Yara’yı okurken bazen gözleriniz dolacak, bazen gülümseyecek bazen de ülke olarak karşı karşıya kaldığımız haksızlıklara isyan edeceksiniz. neden diyeceksiniz? neden biz sesimizi duyuramıyoruz????2 gecede bitirdiğim bu içli, anlamlı ve akıcı kitabı bizlerle buluşturan yazara sonsuz teşekkürler.Bu ülke için kaygılanan,doğruları açıkca ortaya koyan yazarların olması beni yeniden umutlandırdı.Suna Taşdemir Dündar; Orhan Pamuk gibi düşünmediği için nobel almaz biliyorum ama benim gönlüm nobeli Yara’ya verdi bile.Tutkuyla sevdiğim yalnız ve güzel ülkeme sevgiler…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*