Aslında başlangıcından beri felsefe, ne vakit "zaman" hakkında düşündüyse zamanın ait olduğu yeri de sordu. Felsefenin ilkin sahip olduğu görüş birbirini izleyen şimdilerin art ardalığının bir dizisi olarak hesaplanan zamandı. Bizim, psychesiz, animussuz, ruh'suz, bilinçsiz, tinsiz hesapladığımız, sayısal olarak ölçülmüş hiçbir zamanın olamayacağı açıklanmıştı. İnsansız zaman yoktur. Fakat bu "onsuz olmama" ne anlama gelir? Zamanın vericisi ya da alıcısı insan mıdır? İnsan, her şeyden önce insandır da ondan sonra mı ara sıra - yani şu ya da bu zamanda- zamanı alır ve kendisini ona bağlar? Hakiki zaman, şimdi, geçmiş ve geleceğin ortaya çıkmasının yakınlığı, zamanın üç katlı açık yayılımını birleştiren yakınlıktır. O, zaten insana, sadece üç katlı yayılma içinde kalma, yadsımayı sürdürme ve bu yayılmayı belirleyen yakınlığı elde bulundurma yoluyla insan olabilsin diye ulaşmıştır. Zaman insanın ürünü olmadığı gibi insan da zamanın ürünü değildir. Ortada hiçbir ürün yoktur. Yalnızca, zaman uzam'ı açan yayılma anlamında verme vardır.
Dili çok ağır gelmişti aldığım zaman ama çok bir şeyler söylediği kesindi. Benim genç olmamla da ilgiliydi ama bir daha okuyamadım. Yine de zaman varlığı üzerine güzel işleniyordu insan hem içinde hem dışında…
Ya kötü çevrilmiş yada özellikle heidegger karışık ve anlaşılmaz bir şekilde yazmayı tercih etmiş. Yazar varlık ve zaman tanımlarından yola çıkarak kavramlar arasında geçişler yapar ve kaynağa ulaşmaya çalışır. kitapta hegelin düşüncelerine gönderme yapılır.sayfa sayısının az olduğuna bakıp aldanmayın, uzun sürede okunabilecek bir kitap
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Dili çok ağır gelmişti aldığım zaman ama çok bir şeyler söylediği kesindi. Benim genç olmamla da ilgiliydi ama bir daha okuyamadım. Yine de zaman varlığı üzerine güzel işleniyordu insan hem içinde hem dışında…
Heidegger’in dili ve onu çevirmenin güçlüğü bir araya gelince en azından dikkatli ve yavaş okunmalı diyebilirim.
dili çok ağır , büyük ihtimalle çevirisinden kaynaklanıyor, almadan önce düşünün derim.
Ya kötü çevrilmiş yada özellikle heidegger karışık ve anlaşılmaz bir şekilde yazmayı tercih etmiş. Yazar varlık ve zaman tanımlarından yola çıkarak kavramlar arasında geçişler yapar ve kaynağa ulaşmaya çalışır. kitapta hegelin düşüncelerine gönderme yapılır.sayfa sayısının az olduğuna bakıp aldanmayın, uzun sürede okunabilecek bir kitap
hocamın baş ucu kitabı genel ve temel esasları ele almış,okunmalı ve cevreye tavsiye edilmeli,akıcı acık ve net ifadeler,olayı netlestiriyor.