Çin 1978'den buyana tarihin gördüğü en büyük ve sürekli kalkınma süreçlerinden birisini yaşıyor. Bu kalkınma süreci Çin'i 2020 yılında dünyanın en büyük ekonomisi haline getirecek. Bu ABD'nin on yıllardan buyana sürdürdüğü dünyanın en büyük ekonomisi unvanının elinden alınması anlamına gelecek. Bu ekonomik büyümenin kaçınılmaz olarak küresel siyasete yansıyacak politik, sosyal, kültürel ve ekonomik sonuçları olacak. Bütün bu gelişmeler ABD, AB ve Uzakdoğu'da çok yakından izleniyor. Çin ile ilgili her gelişme birçok makale ve kitabın inceleme konusu oluyor. Ne yazık ki Türkiye'de Çin araştırmaları hala ilk adımlarını atıyor. Bu ilk adımlar arasında en ciddiye alınması gereken adımlardan bazılarını da Dr. Giray Fidan atmakta. Dr. Giray Fidan, Çince kaynaklardan Çin iç ve dış politikasını ayrıntılı bir şekilde inceliyor. Çin meselelerine bir giriş yapmak istiyorsanız, elinizde tuttuğunuz kitap bunun için ideal.Prof. Dr. Ümit Özdağ21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Başkanı
Çin’in siyasi tarihi ve günümüzdeki siyaseti hakkında okumak isteyenlere kesinlikle önerebileceğim bir kitap. Siyasi tarihinin çok ayrıntılı olduğunu söyleyemem ama okuruna genel kültür olarak verebilecek kadar başarılı aynı zamanda sıkmayacak kadar da sade. Günümüzdeki politikaları ise daha ayrıntılı ele alınmış. Özellikle Çin’in uluslar arası politikadaki eksileri ve artıları, stratejik durumu çok yönlü bir bakış açısıyla ele alınmış. Yazarın, Çin hakkında doğrudan bilgisi olduğu da bir gerçek ve bu da kitabın tavsiye hanesine büyük bir artı koyuyor. Kitabın tek eksikliği ise Çin’in uluslar arası hukuka aykırı olarak yaptığı şeyleri çok derinlemesine ele almamış olması ama yine de gerçekten başarılı bir çalışma. Çin’i siyasi açıdan merak edenlere tavsiye edilebilecek bir çalışma.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Çin’in siyasi tarihi ve günümüzdeki siyaseti hakkında okumak isteyenlere kesinlikle önerebileceğim bir kitap. Siyasi tarihinin çok ayrıntılı olduğunu söyleyemem ama okuruna genel kültür olarak verebilecek kadar başarılı aynı zamanda sıkmayacak kadar da sade. Günümüzdeki politikaları ise daha ayrıntılı ele alınmış. Özellikle Çin’in uluslar arası politikadaki eksileri ve artıları, stratejik durumu çok yönlü bir bakış açısıyla ele alınmış. Yazarın, Çin hakkında doğrudan bilgisi olduğu da bir gerçek ve bu da kitabın tavsiye hanesine büyük bir artı koyuyor. Kitabın tek eksikliği ise Çin’in uluslar arası hukuka aykırı olarak yaptığı şeyleri çok derinlemesine ele almamış olması ama yine de gerçekten başarılı bir çalışma. Çin’i siyasi açıdan merak edenlere tavsiye edilebilecek bir çalışma.