Osmanlı Devleti dini,askeri ve eğitim hayatıyla alakalı müesseselerinin yanında ticari gelenekleri ve han,kervansaray,çarşı gibi yapılarıyla da öne çıkmıştır.Bu yapılar,kadim olan bir geleneğin ürünüdür. Yönettiklerinden şahsen sorumlu oldukalrı düşüncesinde olan Osmanlı sultanları,halkın ''terfih-i ahvalleri'' yani ferah seviyesinin yükseltilmesi ve korunması hususunda da önem göstermişler ,dünya var olduğu sürece ayakta olacak bir sistem oluşturmuşlardır.Bu amaçla gelenek olduğu üzere kurulan vakıflar,sosyal barışın ve dayanışmanın sağlanmasında ve refahın dağılımında üstlendeği rol ile toplumsal sorumluluğun yerine getirilmesinde etkili bir araç olmuştur. Dini ve milli düşüncelerinin ön planda olduğu bu sistemde ,halkın tüm ihtiyaçları giderilmeye çalışıldığı gibi diğer canlıların da ihtiyaçları karşılanmıştır. Kurulan vakıfların yanı sıra yapılan hayır eserleriyle hâkim olduğu coğrafyaya mührünü vuran Türk devletleri ve takiben Osmanlı Devleti,yok olması imkânsız olan birlik ve beraberlik tohumlarını ekmiştir.
Kitap Yorumları - (0 Yorum)