Bu Eserde, yirminci yüzyılın önde gelen tarihçi ve tarih felsefecilerinden Arnold J. Toynbee'nin bizzat kendisinin yakından tanıma fırsatı bulduğu, hem siyaset dünyasının hem entelektüel camianın pek çok meşhur siması hakkındaki hatıralarını bulacaksınız.1889-ı975 yılları arasında ömür süren Arnold J. Toynbee, uzun yıllar İngiltere Kraliyet Enstitüsü Uluslararası İlişkiler bölümünde yöneticilik yapmış, Birinci ve İkinci Dünya Savaşı esnasında İngiltere Dışişleri Bakanlığı İstihbarat Dairesi'nde görev almış bir akademisyendir ve bu nedenle de dünya siyasetinde çok önemli kırılmaların gerçekleştiği dönemlerde pek çok önemli hadiseye dönemin süper gücü İngiltere'nin safında tanıklık etmiştir. Yazarı olduğu "Dünya Tarihi" isimli on ciltlik klasik çalışmada "medeniyet" kavramı ekseninde bir tarih okuması geliştirmeye çalışan Toynbee, bu yönüyle birçok tarihçiyi etkilemiş güçlü bir isimdir.Bu kitabında bir entelektüel ve bir siyaset danışmanı olarak tanık olduğu önemli hadiselere ilişkin Birinci elden bilgiler veren Toynbee, hem kendi biyografisine hem de yirminci yüzyıl siyasi tarihine dair karanlık kalmış pek çok hususa açıklık getiriyor. Toynbee'nin hatıraları onun entelektüel kimliği ile siyasi kimliği arasındaki iç içeliğin ve zaman zaman gündeme gelen gerilimlerin nasıl kendisini açığa çıkardığını göstermesi açısından da ilgi çekici. Bu kitabın Türk okuru açısından ilgi çekici olan bir diğer boyutu ise, kitapta Türkiye'ye geniş bir yer ayrılıyor olması.
Ünlü tarihçi Arnold Toynbee’nin hayatında yer eden tanıdıklarının yer aldığı eser İngiltere’de akademinin; İngiliz siyasetine ve dış politikasına, akademik tecessüse ara vermeden, nasıl katkı sağladığını güzel bir şekilde ortaya koymaktadır. Böylece akademisyenler bilgi ve deneyimlerini hayata geçirebilmekte ve aynı zamanda bu imkânlardan istifade ederek akademik kariyerlerine katkı sağlamaktadır. Zaman zaman sıkıcı kısımlar eserde yer alsa da eser, okuyucuyu Mavi Kitap’ın yazılması sürecinden II. İnönü Savaşı’na ve Paris Barış Konferansı’na, Lawrence’e dair anılardan Atatürk ve Hitler ile görüşmeye kadar bir dizi ilginç hatıra ve gözlemlere götürmektedir. II. İnönü Savaşı’nda tek gazeteci olan Toybee’nin Türkiye’nin özgürlük mücadelesini nesnel bir şekilde Manchester Guardian’ın satırlarına taşıması Türkiyeli okurlar için fevkalade dikkat çekicidir. Akıcı ve sade bir Türkçeyle tercüme edilen eserde maalesef azımsanmayacak kadar yazım yanlışı yer almaktadır.
Kitap 24 bölümden oluşuyor.
Bazı Türk Dostlarım Bölümünde; Rauf Orbay, Adnan-Halide Edip Adıvar ve Atatürk ile görüştüğünden bahsediyor. “Türk sempatisi olarak İngiliz gazetelerine Yunan olaylarını yazdığımda çok tepki aldım. Yetiştiği ortamda (İngiltere) İslam ve Türklere karşı düşmanlık vardır. Hatta Türklerin Anadolu’dan atılıp Orta Asya’ya gönderilmesini istiyorlardı” “Geleneksel önyargıları kırmak için kişisel olarak Türklerle tanışmak gerekir” diyor. Batı’nın bizleri ötekileştirdiği net bir şekilde görüyoruz. T.E. Lawrence’yi anlattığı kısımda da Türklerle ilgili bilgilere yer vermiştir.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Toynbee’nin bu kitabı çok bilinmez fakat mühimdir.
Ünlü tarihçi Arnold Toynbee’nin hayatında yer eden tanıdıklarının yer aldığı eser İngiltere’de akademinin; İngiliz siyasetine ve dış politikasına, akademik tecessüse ara vermeden, nasıl katkı sağladığını güzel bir şekilde ortaya koymaktadır. Böylece akademisyenler bilgi ve deneyimlerini hayata geçirebilmekte ve aynı zamanda bu imkânlardan istifade ederek akademik kariyerlerine katkı sağlamaktadır. Zaman zaman sıkıcı kısımlar eserde yer alsa da eser, okuyucuyu Mavi Kitap’ın yazılması sürecinden II. İnönü Savaşı’na ve Paris Barış Konferansı’na, Lawrence’e dair anılardan Atatürk ve Hitler ile görüşmeye kadar bir dizi ilginç hatıra ve gözlemlere götürmektedir. II. İnönü Savaşı’nda tek gazeteci olan Toybee’nin Türkiye’nin özgürlük mücadelesini nesnel bir şekilde Manchester Guardian’ın satırlarına taşıması Türkiyeli okurlar için fevkalade dikkat çekicidir. Akıcı ve sade bir Türkçeyle tercüme edilen eserde maalesef azımsanmayacak kadar yazım yanlışı yer almaktadır.
Kitap 24 bölümden oluşuyor.
Bazı Türk Dostlarım Bölümünde; Rauf Orbay, Adnan-Halide Edip Adıvar ve Atatürk ile görüştüğünden bahsediyor. “Türk sempatisi olarak İngiliz gazetelerine Yunan olaylarını yazdığımda çok tepki aldım. Yetiştiği ortamda (İngiltere) İslam ve Türklere karşı düşmanlık vardır. Hatta Türklerin Anadolu’dan atılıp Orta Asya’ya gönderilmesini istiyorlardı” “Geleneksel önyargıları kırmak için kişisel olarak Türklerle tanışmak gerekir” diyor. Batı’nın bizleri ötekileştirdiği net bir şekilde görüyoruz. T.E. Lawrence’yi anlattığı kısımda da Türklerle ilgili bilgilere yer vermiştir.
hatıraların yanlı olabileceğini değerlendirerek okumakta fayda var
Önemli bir kitap, güzel hatırat