Karşı Darbe

Kategori: Siyaset Yazar: Kermit Roosevelt Yayınevi: Nehir Yayınları - Kelepir

Karşı Darbe

  • çevirmen: Bedirhan Muhib
  • Yayın Tarihi: 15.03.1979
  • ISBN: 9789755511573
  • Dil: TÜRKÇE
  • Sayfa Sayısı: 216
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: 3. Hm. Kağıt
  • Boyut: 12 x 19 cm
Tanıtım Bülteni
Amerika'nın üçüncü dünya ülkelerindeki çıkarlarını korumak amacıyla sık sık ihtilallere, askeri darbelere ve gizli - açık operasyonlara başvurduğu bilinmektedir. Zaman zaman Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı kriz dönemlerinin de, Amerika'nın tezgahladığı müdahaleler sonucu gerçekleştirildiği iddiaları gerek basın-yayın organları tarafından, gerekse kamu oyunun diğer bazı kesimleri tarafından gündeme getirilmektedir. Tarih elbette bütün bu iddiaların hakikatini ortaya koyacaktır. Ne var ki, Şah'ın tahtını kendisine iade eden bu kitabın yazarına söylediği: "Tahtımı, Tanrıya, halkıma, orduma ve tabii size (Amerika, İngiltere ve Kermit Roosevelt kastediliyor.) borçluyum. "Sözleri, geri kalmış dünya ülkeleri ve özellikle Ortadoğu ülkeleri için göründüğünden çok daha önemli anlamlar içermektedir.1953 yılı Haziran ayında, Amerikan ve İngiliz çıkarlarını tehdit etmeye başlayan İran Başbakanı Musaddık'ın devrilmesi için aynı ülkeler Ajax operasyonu olarak da bilinen gizli bir operasyona karar verdiler. Operasyonu yönetmekle görevlendirilen CIA Ortadoğu Şefi Kermit Roosevelt bu kitabında, Musaddık'ı nasıl devirdiklerini ve İran'ın dünya güç devresindeki stratejik konumunu anlattıktan sonra, Şah'ın Ortadoğu'da Amerikan çıkarları adına "başarılı bir kahraman" rolünü devam ettirebilmesi için verdikleri mücadeleyi anlatıyor. Kitabın içerdiği bilgiler öylesine önemliydi ki, İran'daki Amerikalı rehineler serbest bırakılıncaya kadar yayınlanması geciktirilmişti. İngilizlerin bu işe karıştığının öğrenilmesi de dünyada bir diplomatik şok havası yaratmıştı.
Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Karşı Darbe PDF 8.96 MB İndir
Karşı Darbe EPUB 10.02 MB İndir
Karşı Darbe MOBİ 7.91 MB İndir
Karşı Darbe ODF 8.44 MB İndir
Karşı Darbe DJVU 10.55 MB İndir
Karşı Darbe RAR 6.86 MB İndir
Karşı Darbe ZIP 6.33 MB İndir

Sponsorlu Kitaplar

Satıcı Kitap Adı Bağlantı
BKM Kitap Sessizlik Artık Sensizlik Satın Al
Kitapyurdu Yüreğin Yorgunluk Görmesin Satın Al

Kitap Yorumları - (5 Yorum)


ABD ve İngiltere Musaddık’ın devrilmesi için aynı ülkeler Ajax operasyonu olarak da bilinen gizli bir operasyona karar verdiler. Operasyonu yönetmekle görevlendirilen CIA Ortadoğu Şefi Kermit Roosevelt bu kitabında, Musaddık’ı nasıl devirdiklerini ve İran’ın dünya güç devresindeki stratejik konumunu anlattıktan sonra, Şah’ın Ortadoğu’da Amerikan çıkarları adına “başarılı bir kahraman” rolünü devam ettirebilmesi için verdikleri mücadeleyi anlatıyor. Zevkle okunabilir.


Batının kendi çıkarları için neler yapabildiğini anlatan bir kitap tavsiye ederim.


Çıkarları tehlikeye giren amerika nın CIA ile iran da yaptığı darbeyi anlatan, (yazarın da bizzat işin içinde olduğu) bir çalışma. Darbelerden çok çekmiş bir millet olarak okumamız gereken bir kitap. Okuduktan sonra aslında hiç bir darbenin masum bir ayaklanma olamayacağını, arkasında belli başlı aktörlerin olduğunu daha iyi anlayacaksınız.


İran başbakanı Musaddık’ın CIA tarafından iktidardan uzaklaştırılması anlatılıyor. İngiliz ve Amerikalılar sırf kendi çıkarlarına ters olduğu için şah ile anlaşarak (güya Musaddık şahı İran’dan sürgün edecekmiş) orduya ve halka darbe yaptırıyorlar. Basının ve sivil kuruluşların yönlendirilmesi ile ortamı hazırlıyorlar. İbret alınacak bir kitap, tavsiye ederim.


“Sipariş ile darbe yapılır. Nasıl alırsınız efendim!” İşte size menüden bir örnek. İran her zaman önemli bir ülke olmuştur bugün de İran önemini halen devam ettiriyor. Bugünkü yaşananlar bunu gösteriyor. 1950’li yıllarda İran ve o dönemin başbakanı Musaddık üzerine oynanan sonunda tahttan indirilişini konu edinen ‘satranç oyunları’nı anlatıyor kitap. Görevli ajanların nasıl at oynattığını, kendi zülfiyarına dokuna istemedikleri kimseleri nasıl alaşağı etmek için alicengiz oyunları oynadıklarını ortaya koyması açısından ilginç bir kitap. Eser, İran petrollerini ele geçirmek için Rus, İngiliz ve Amerikalıların mücadelesinin 1951-1953 yılları arasında verilen mücadeleyi anlatıyor.Petrol… Yüzyıllardır dünya politikasının şekillendiren, savaşlara yol açan, haritaların tekrar tekrar çizilmesine neden olan “kara altın”.Yerin altında dururken de çıkarıldıktan sonra da siyaseti yönlendirici etkilere sahip güçtür Petrol. Churchill 1936 yılında petrol ve İngiltere’nin menfaatleri müzakere edilirken, petrolün ehemmiyetini şüpheye mahal vermeyecek şu sözleri ile dünya efkarına açıklıyordu: “Bir damla petrol bir damla kandan daha kıymetlidir.”Okuma tutkusu olanlara tavsiye ile alıntılar şöyle:1953’te Şah samimi bir şekilde bana şunu söylemişti: ‘Tahtımı, Tanrıya, halkıma, orduma ve tabi size borçluyum.’ Siz’den kastı hem bendin hem de temsil ettiğim iki ülke: Amerika ve İngiltere. (s.7)Her ne olursa olsun, benim burada anlattığım olaylar, geçmişteki olanlar kadar gelecek için de bir ilgililik payı taşıyacaktır. (s.9)İran bir Arap ülkesi değildir ve Arap komşularıyla özellikle de Irak’la ilişkileri her zaman çok problemli olmuştur. (s.21)Bir ordu mağlup edilebilir, ama bir ulus edilemez. (s.70)Kağıtları karıştıran ile onları kesen bir değildir ve yapılan bir iş verilen iki söz bedeldir. (s.79)Hiçbir şey sebepsiz olmaz. Her şeyin bir sebebi vardır ve zorunludur. (s.110)Seçme şansına sahip olanın başı beladadır. (Hollanda Atasözü)(s.128)Tutkular hakikat için, yalanlardan daha tehlikelidir. (Nietzche)“Bir insanı yaptığınız biçimde düşünmeye alıştıramıyorsanız düşündüğünüz biçimde yaptırmayı deneyin.” (s.128)Sahilde dinlenenler, dalgalı denizlerde yaşadığımız zorlukların pek azını bilirler. (Sadi)(s.140)“Bazısı bu dünyanın nimetlerine bazıları Peygamber’in vaat ettiği cennete istek duyar. Sen nakit olanı al, atideki serveti boş ver. Ne de uzaktan gelen davulun sesini dinle.” (Ö.Hayyam) (s.150)Bazen ertelemeyi, ağırdan almak olarak görürüm. (s.172)Her rüzgarlı gecenin sabahında yağmur yağmaz. (W.Shakrspeare)(s.183)Yarısı boş olan bir bardağın yarıya kadar dolu olduğunu söyleyen kişi iyimserdir. (s.200)Musaddık gitmiş, Şah gelmişti. Her şey böylece özetlenebilir. (s.209)Eğer, biz, CIA olarak bir daha böyle bir işe girişirsek dikkat etmemiz gereken söz konusu ülkenin halkı ve ordusunun bizim istediğimiz şeyle aynı şeyleri istemesidir. (s.214)MUHAMMED MUSADDIK KİMDİR? (1881-1967) İran’da petrolün millîleştirilmesini sağlayan başbakan.Tahran’da dünyaya gelen Muhammed Hidayet Musaddık on yaşında iken Nâsırüddin Şah kendisine Musaddıku’s-saltana unvanı verdi ve bundan dolayı Musaddık lakabıyla anıldı. Musaddık’ın gençliği, bir yandan İran’ın dış güçlerin nüfuz mücadelesine sahne olduğu ve bu güçlerin büyük imtiyazlar elde ettiği, öte yandan bu durumu kabullenemeyen bazı aydınların ülkenin kurtuluşu ve modernleşmesi için yoğun çaba sarfettiği bir dönemde geçti. 1949 yılı sonbaharında yeni seçimler yaklaşırken Muhammed Rıza Şah Pehlevî’nin diktatörlüğünü onaylamayan muhalif kuruluşların katıldığı Cephe-i Millî’yi kurdu. Bu arada seçimleri kazanıp meclise girmeyi başardı. Verdiği uzun bir mücadelenin ardından petrolün ve petrol endüstrisinin millîleştirilmesine ve işletilmesine dair kanunun meclisten geçmesini sağladı; aynı yıl meclis tarafından başbakanlığa seçildi(1951).Musaddık’ın başbakanlıktaki ilk icraatı petrolün millîleştirilmesiyle ilgili kanunu uygulamaya koymak oldu. İngilizler’in tehditlerine boyun eğmeden İran petrollerini elinde tutan Anglo-Iranian Oil Company’yi tasfiye ederek İngiliz teknisyenlerini yurt dışına çıkardı ve BM Güvenlik Konseyi ile Lahey Adalet Divanı’nda icraatını savunan konuşmalar yaptı; bu başarılarından dolayı Time dergisi tarafından yılın devlet adamı seçildi. 17 Temmuz 1952’de çıkar çevrelerinin baskısı sonucu istifa etmek zorunda kaldı. Milliyetçilerin ve komünist Tudeh Partisi’nin başlattığı isyanlar üzerine 22 Temmuz günü tekrar başbakanlığa getirildi ve Savunma bakanlığı da onun uhdesine verildi. Musaddık ordudaki muhalif subayları görevinden uzaklaştırdı; şah da 16 Ağustos 1953’te Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere’nin gizli planlarına uygun olarak onu azlettiğine dair bir kararname yayımladı. Musaddık, halkın desteğiyle bu kararı akamete uğratıp şahı Roma’ya kaçmak zorunda bıraktıysa da sokak gösterilerinin üçüncü günü Amerikan ve İngiliz istihbarat örgütleriyle iş birliği yapan General Fazlullah Zahidî’nin düzenlediği bir hükümet darbesiyle iktidardan düşürülerek tutuklandı (20 Ağustos 1953); şah da yeniden İran’a döndü. Yargılanan ve 21 Aralık 1953’te verilen idam cezası üç yıl hapse çevrilen Musaddık hapishaneden çıktıktan sonra uzun süre Ahmedâbâd’daki evinde göz hapsinde tutuldu. 5 Mart 1967’de Tahran’da vefat etti ve Ahmedâbâd’daki evinin bahçesinde toprağa verildi. Başbakanlık yaptığı süre içinde maaş almadığı gibi başbakanlık kurumunun masraflarını da bizzat üstlenen Musaddık, XX. yüzyıl İran tarihinin en önemli devlet ve siyaset adamlarındandır. Özellikle şahlık aleyhtarı tutumu ve İran halkının petrolden daha fazla yararlanması yönündeki çabalan onu İran tarihinde özel bir mevkiye yerleştirmiştir. Uzun süre aktif siyaset içerisinde yer almasına rağmen birçok eser telif eden Musaddık’ın başta siyasî ve iktisadî meseleler olmak üzere çeşitli konularda yazılmış pek çok makalesi bulunmaktadır.(İslam Ansiklopedisi, 31/228)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*