Şahbaba

Kategori: Tarih Yazar: Murat Bardakçı Yayınevi: Pan Yayıncılık

Şahbaba

  • Dil: TÜRKÇE
  • Cilt Tipi: Karton Kapak
  • Kağıt Cinsi: 1. Hm. Kağıt
Tanıtım Bülteni
Murat Bardakçı'nın titiz bir araştırmayla topladığı ve bugüne kadar hiçbir yerde yayınlanmamış belgelere dayanarak kaleme aldığı "Şahbaba" sadece Sultan Vahideddin'in değil, ailesinin ve yakın çevresinin de hikayesi...
Kitap Adı Format Boyut Bağlantı
Şahbaba PDF 6.23 MB İndir
Şahbaba EPUB 6.96 MB İndir
Şahbaba MOBİ 5.49 MB İndir
Şahbaba ODF 5.86 MB İndir
Şahbaba DJVU 7.32 MB İndir
Şahbaba RAR 4.76 MB İndir
Şahbaba ZIP 4.39 MB İndir

Sponsorlu Kitaplar

Satıcı Kitap Adı Bağlantı
BKM Kitap Sessizlik Artık Sensizlik Satın Al
Kitapyurdu Yüreğin Yorgunluk Görmesin Satın Al

Kitap Yorumları - (5 Yorum)


Şahbaba okuduğum tarihi kitaplar arasında en mükemmeli ve en doğru yazılanı diyebilirim.Ben tarihimizin saklı olduğu kanaatindeyim.Vatan haini denen bir insanın nasıl vatanına,milletine ve ailesine bağlı bir insan olduğunu gördüm.Onun hakkında şimdiye kadar duyduğum yalanların birer karalamadan ibaret olduğuna kanaat getirdim.Ve bu karalamaları yapanların atalarına ve bu vatana ihanet ettiklerini bilmelerini isterim.Hele cenazesinin bir ay boyunca rehin alınması türk ulusunun unutmaması gereken bir kara lekedir.Namussuz ve hain denen bu insanın yokluk ve sefalet içinde ölmesi hazinenin tek kuruşuna dokunmaması ne kadar namuslu olduğunu ve ne kadar vatanperver olduğunu göstermiyormu.Ben kurulan cumhuriyette sultan Vahidittininde büyük payi olduğuna inanıyorum.Sağol varol sayın Murat BARDAKÇI kafamda bir çok istifham vardı bunların tümünü izale ettiniz.Tarihini merak edenler için harikulade bir eser.


Vahdeddid hakkında doğru ve gerçeklere en yakın bilgileri ihtiva eden yapıt


Şahbaba’ yı okurken bir yandan da Gazeteci ve tarihçi yazar Murat Bardakçı’ nın diğer araştırmaları gözümün önüne geldi. Tüm vatan insanına yıllar boyunca İngilizlere vatanını fütursuzca satan adam olarak anlatılan Vahdettin’ in gerçekliğini bu eseri ile anlatan Murat Bardakçı bir yandan da bize gerçek bir hükümdarın, hakiki bir Osmalı Padişahının onurlu yönünü de çizmiştir. Onun Sürgün yıllarındaki hayatı, Mustafa Kemal hakkındaki bir kısım ufak tefek te olsa görüşlerini yansıtarak “İlle de Vatan” diyen uslübunu bizlere yansıtan Murat Bardakçı’ ya. Son Osmanlı Hükümdarı Vahdettin ve ailesinin gerçekliklerini sürgünün ardından daha net bir şiekilde ve objektif bir dille yansıttığı için sonsuz teşekkür ediyorum. Bu kitabı elime aldığım ilk an da aklıma izlediğim bir kısım belgeseller ve geride kalan bir sultanın “Şahbabamı hep bir sigara bulutu arkasından hatırlarım” sözü geldi, sanki bana ait bir yaşam gibi…


başlarken bu kadar objektif olunacağını düşünmemiştim.kitapta zman zaman mustafa kemalin yanında buluyorsunuz kendinizi zaman zaman şahbabaya hak veriyorsunuz..belgelerle ve o kadar hoş anlatılmış ki “tarih saptırılmadan kimseye yaranmak kaygısı olmadan da anlatılabiliyormuş” dedim bittiğinde…herkes vatanı kendine göre kurtarmaya çalışıyor, niyetler samimi..giden vahdettin de vatan için gidiyor, gönderen de vatan için gönderiyor..vahdettin han’ın haciz koyulan tabutu ve ı tabut içinde evinin salonunda 1 ay gömülmeyi bekleyen cenazesi o kadar düşündürücü ki…kesinlikle tavsiye ederim tarihe meraklı olanlara..


Şahbaba okuduğum tarihi kitaplar arasında en hoşuma gidenlerden birisi. Cani, katil ve soyguncu denen bir insanın nasıl vatanına bağlı ailesine bağlı bir insan olduğunu üzülerek anladım .Onun hakkında şimdiye değin duyduğum yalanların birer karalamadan öteye geçemediğini anladım. Bir kaç yıl önceye kadar Osmanlı padişahlarının birer vatan haini olduğu kanısındaydım ama Murat Bardakçının be eseri beni yanılgımdan kesinkes döndürdü. Öyle ki kitapın kapağında Sultan Vahdeddin’in o hüzünlü resmini gördükçe daha önceki düşüncelerim için binlerce kez ondan özür diledim. Sürgünde öldüğü zaman tam bir ay naaşının haczedilmesi göz yaşlarımın akmasına sebep oldu. Sürgünde çektiği çileler, ve namusluluğu yüzünden hazineden tek kuruşa dokunmayan bir insanın cenazesine bile saygısızlık yapılmış. Ne kadar acı bir durum. Fakat aklıma takılan bir soru var.Ulu Önder Atatürk Sultan Vahdeddin vefat ettiği zaman haberini alınca “Öok namuslu bir adamı kaybettik. İsteseydi Osmanlı hazinesinin hepsini götürebilirdi.” demişti. Bu gerçek bilinmesine rağmen Sultan Vahdeddin’in cenazesi niçin uğruna Çile çektiği vatanına getirilmemiştir bunu merak ediyorum. Tarihimizi malesef yanlış kaynaklardan öğreniyoruz. Murat bardakçı’dan ricam eğer sesimi duyarsa hakkında en çok eser yazılmış padişah olan Sultan Abdülhamid han’ın da böyle bir eserle aklanmasını canı gönülden istiyorum ve kendisine bizim gibileri büyük bir yanılgıdan kurtardığı için teşekkür ediyorum…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

*

*