Yıldız’dan Sanremo’ya Vahdettin’in Dördüncü Kadın Efendisi Nevzat Vahdettin’in Hatıraları ve 150’liklerin Gurbet Maceraları
ISBN: 9789757336150
Dil: TÜRKÇE
Sayfa Sayısı: 254
Cilt Tipi: Karton Kapak
Kağıt Cinsi: 1. Hm. Kağıt
Boyut: 13.5 x 19.5 cm
Tanıtım Bülteni
1937 yılında Tan Gazetesinde dizi olarak yayınlandığı zaman büyük yankı yapan bu kitap iki kısımdan oluşmaktadır.Birinci kısım son Osmanlı Padişahı Vahdettin'in Dördüncü Kadınefendisi Nevzat Hanım'ın hatıralarından ibarettir. Son derece önemli olan bu hatıralarda Nevzat Hanım'ın Sultan Reşad'ın sarayında geçirdiği çocukluk dönemi, Vahdettin'in Dördüncü Kadınefendisi olarak katıldığı Vahdettin'in haremine ait hatıralar ve son nefesine kadar yanında bulunduğu Vahdettin'in Sanremo'ya ait hatıraları anlatılmaktadır.İkinci kısımda ise Vahdettin'in yurt dışına kaçışından sonra gittiği Malta, Hicaz ve Sanremo'da başından geçenlerle, İngiliz elçiliğine sığınıp bir süre Taşkışla'da kalan, daha sonra İngiliz gemileriyle yurt dışına çıkarılan ve büyük bir çoğunluğu 150'likler listesine dahil olanların Malta, Mısır, Sanremo, Romanya, Yunanistan ve Hicaz'da başlarından geçenler yer almaktadır.
Oldukça yanlı yazılmış olan kitapta yazara ait olan kısımlar çok az. Büyük bir kısmı padişah Vahdettin ile aynı dönemde yurt dışına çıkmış olanları anlatıyor. İlginç ve sürükleyici bir kitap.
Son Osmanlı Padişahı Vahdettin’in dördüncü eşi Nevzat Hanım’ın anıları kitabın ilk 50 sayfasını içeriyor. Fakat anılar son derece tutarsız ve oyuncakları elinden alınmış bir çocuğun feryadını andırıyor. Sanremo’da parasız kalındığında kendi ziynet eşyalarının satıldığını anlatmasından anlayabiliyoruz bunu. Vahdettin’in saraydan kaçarken yanına 20 bin İngiliz Lirası alarak kaçtığını söylüyor. Bu çok yüksek bir meblağ, hem apar topar kaçıldığını anlatıp, hem de bu kadar paranın yanına alınabilmesi çok çelişkili. Vahdetti’in Sanremo’da mütevazi bir köşkte barındırıldığı söyleniyor. Fakat sıkıntı içinde öldüğü ve tabutuna bile haciz konulması bu kadar para ile kaçılmasını doğrulamıyor. Nevzat Hanım, Vahdettin ile istemeden evlendirildiğini belirtiyor fakat Vahdettin’in kendisiyle evli kalmak istemeyen başka bir kadınını ise nasıl anlayışla boşadığını anlatıyor. Bunlar hep birer çelişki. Vahdettin Vatanı düşmanlara sattı diyor. Halbuki Vahdettin 4 Temmuz 1918 yılında tahta çıktı, yani Birinci Dünya Savaşının bitiminde. Savaştan sonra tahta çıkan biri nasıl vatanını satmış olacak. Öyle olsa bile İkinci Meşrutiyetten sonra (1908) padişahlık sembolik bir hale düşmüştü, devlet yönetimi İttihat ve Terakki Partisindeydi. Savaş, padişah iradesi dışında gerçekleşmişti. İ. ve Terakki liderleri savaş sonunda yurtdışına kaçtı, yerine de rakibi olan Hürriyet ve İtilaf partisi liderleri yönetimi ele aldı. Bu durumda olsa olsa H.ve İtilaf partisi liderleri ve bu partinin sadrazamı Damat Ferit sorumlu tutulabilir diye düşünüyorum.50.sayfadan sonra ise 150’liklerin maceraları anlatılıyor. 150’likler diye adlandırılanlar ise bilindiği gibi, saltanatın kaldırılması sırasında saray arkanı ya da saraya yakın kimselerden İngiliz elçiliğine iltica ederek yurtdışına gidenler. Bunların içinde ağırlıklı olanlar ise, o dönem iktidarda bulunan Hürriyet ve İtilaf partisi liderleri, Kuvayi İnzibatiye Liderleri, Damat Ferit yanlısı Valiler, Şeyhülislam vs. gibi kimseler. Bu kişilerin bazıları Vahdettin Malta’ya kaçtığı için orayı tercih etmişler, bir kısmı ise Mısır, Romanya ve Yunanistan’ı tercih etmişlerdi. Bu kişilerin anılarını ise S.S rumuzlu bir kişi derlemiş ve 1937 yılında önce Tan gazetesinde yayınlamış. Anılar derlenirken fazlaca şahsi yorumlarda bulunulmuş. Örneğin; Hicaz kıralı ile olan bir görüşmesinde Vahdettin için; “şeytan ruhlu ve fikirli Vahdettin kralın niyetini anlayarak teklifini reddetti” ifadesinde bulunmuş. Halbuki olay ne ise onu yansıtmalı, Vahdettin hakkındaki farazi yorumları okuyucuya bırakmalıydı. Vahdettin ve 150’likleri sonu ile ilgili bilgi edinmek isteyenler için güzel bir kitap, yazarın şahsi yorumlaraına kapılmamak şartıyla.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Oldukça yanlı yazılmış olan kitapta yazara ait olan kısımlar çok az. Büyük bir kısmı padişah Vahdettin ile aynı dönemde yurt dışına çıkmış olanları anlatıyor. İlginç ve sürükleyici bir kitap.
Son Osmanlı Padişahı Vahdettin’in dördüncü eşi Nevzat Hanım’ın anıları kitabın ilk 50 sayfasını içeriyor. Fakat anılar son derece tutarsız ve oyuncakları elinden alınmış bir çocuğun feryadını andırıyor. Sanremo’da parasız kalındığında kendi ziynet eşyalarının satıldığını anlatmasından anlayabiliyoruz bunu. Vahdettin’in saraydan kaçarken yanına 20 bin İngiliz Lirası alarak kaçtığını söylüyor. Bu çok yüksek bir meblağ, hem apar topar kaçıldığını anlatıp, hem de bu kadar paranın yanına alınabilmesi çok çelişkili. Vahdetti’in Sanremo’da mütevazi bir köşkte barındırıldığı söyleniyor. Fakat sıkıntı içinde öldüğü ve tabutuna bile haciz konulması bu kadar para ile kaçılmasını doğrulamıyor. Nevzat Hanım, Vahdettin ile istemeden evlendirildiğini belirtiyor fakat Vahdettin’in kendisiyle evli kalmak istemeyen başka bir kadınını ise nasıl anlayışla boşadığını anlatıyor. Bunlar hep birer çelişki. Vahdettin Vatanı düşmanlara sattı diyor. Halbuki Vahdettin 4 Temmuz 1918 yılında tahta çıktı, yani Birinci Dünya Savaşının bitiminde. Savaştan sonra tahta çıkan biri nasıl vatanını satmış olacak. Öyle olsa bile İkinci Meşrutiyetten sonra (1908) padişahlık sembolik bir hale düşmüştü, devlet yönetimi İttihat ve Terakki Partisindeydi. Savaş, padişah iradesi dışında gerçekleşmişti. İ. ve Terakki liderleri savaş sonunda yurtdışına kaçtı, yerine de rakibi olan Hürriyet ve İtilaf partisi liderleri yönetimi ele aldı. Bu durumda olsa olsa H.ve İtilaf partisi liderleri ve bu partinin sadrazamı Damat Ferit sorumlu tutulabilir diye düşünüyorum.50.sayfadan sonra ise 150’liklerin maceraları anlatılıyor. 150’likler diye adlandırılanlar ise bilindiği gibi, saltanatın kaldırılması sırasında saray arkanı ya da saraya yakın kimselerden İngiliz elçiliğine iltica ederek yurtdışına gidenler. Bunların içinde ağırlıklı olanlar ise, o dönem iktidarda bulunan Hürriyet ve İtilaf partisi liderleri, Kuvayi İnzibatiye Liderleri, Damat Ferit yanlısı Valiler, Şeyhülislam vs. gibi kimseler. Bu kişilerin bazıları Vahdettin Malta’ya kaçtığı için orayı tercih etmişler, bir kısmı ise Mısır, Romanya ve Yunanistan’ı tercih etmişlerdi. Bu kişilerin anılarını ise S.S rumuzlu bir kişi derlemiş ve 1937 yılında önce Tan gazetesinde yayınlamış. Anılar derlenirken fazlaca şahsi yorumlarda bulunulmuş. Örneğin; Hicaz kıralı ile olan bir görüşmesinde Vahdettin için; “şeytan ruhlu ve fikirli Vahdettin kralın niyetini anlayarak teklifini reddetti” ifadesinde bulunmuş. Halbuki olay ne ise onu yansıtmalı, Vahdettin hakkındaki farazi yorumları okuyucuya bırakmalıydı. Vahdettin ve 150’likleri sonu ile ilgili bilgi edinmek isteyenler için güzel bir kitap, yazarın şahsi yorumlaraına kapılmamak şartıyla.
Benzer Kitaplar
Kırşehir Türbeleri Bozkırın Sessiz Tanıkları
Moğollarda Ceza ve İşkence (Büyük Moğol İmparatorluğu ve İlhanlılar )
Osmanlı’da Hac Kültürünün Dolaşımında Hac el Yazmaları Nebzetü’l-Menaşık Mekke Medine Kudüs
Anadolulu Tanrı Apollon’un İzinde
Sadıkbey Yalıların Dili Olsa
Orhan Bey
Uzun Hasan ve Otlukbeli Savaşı
Ortaçağ İslam Dünyasında Asayiş
Türkiye Selçuklu Devleti Tarihi
Germenlerle Slavların Kökeni Avrupa’daki Türk Boylarının Dönüşümü
Millî Mücadele 1921
Geçmişten Günümüze Doğum, Evlenme ve Ölümde Kütahya
Antik Çağ Mutfak Kültürü
Irak Şiîliği (Arap-Fars Şiîliği Bağlamında) Tarihî, Sosyo-Politik Analiz
Sapiens: Grafik Tarih 2 Uygarlığın Sütunları